Bilindiği gibi bir gerçek kişinin bir takvim yılında elde ettiği gelirlerin safi tutarı gelir vergisine tabidir. Kişilerin ticari kazanç, zirai kazanç, serbest meslek kazancı, menkul ve gayrimenkul sermaye iradı, diğer kazanç ve iradlar ile ücret geliri elde etmeleri mümkündür. Bazen bu gelir türlerinden bir kaçını bir arada elde ederler. Ticari kazanç, serbest meslek kazancı ile gerçek usulde vergilendirilen zirai kazançlar kanun gereği, zarar oluşsa dahi yıllık beyanname ile beyan edilir. Menkul ve gayrimenkul sermaye iradları ve sair kazançların beyan haddini aşması halinde ve bazı hallerde ücret gelirleri için yıllık gelir vergisi beyannamesi verilmesi gerekir.
Yıllık beyanname ile beyanname verilmesine ilişkin olarak DÜNYA Gazetesi'nin mart sayıların da yayınlanan yazılarda gerekli açıklamalar yapıldı. Büyük bir bölümü kaynakta kesinti yoluyla vergilenen ücret gelirleri ve yapılacak indirimler konusunu bu yazımızda kısaca açıklamaya gayret edeceğiz.
Ücret geliri ve tespiti
Bilindiği gibi ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar (hizmet karşılığının mal olarak verilmesi) ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen (konut, araç sağlanması vb.) menfaatlerdir. Gerçek kişilerin bir takvim yılı içinde elde etmiş oldukları ücret gelirleri gelir vergisine tabidir. Ücret bedensel ya da zihinsel bir emek karşılığında işverenden elde edilen hasılayı ifade eder. Bu hasıla para şeklinde olabileceği gibi aynı veya para ile temsil edilebilen menfaat şeklinde de olabilir.
Ücret gelirleri iki şekilde vergilendirilmektedir: Gerçek usulde tespit edilen ücretler ve diğer ücretler. Ücret gelirlerinin vergilendirilmesinde ilke olarak gerçek usul kabul edilmiştir. Vergi, gelirin gerçek ve safi tutarı üzerinden alınmaktadır.
Ücretin safi tutarının tespiti ve indirimler
Ücretin safi tutarı, işveren tarafından verilen para ve ayınlarla sağlanan yararlar toplamından (yani ücretin gayrisafi tutarından) belli indirimlerin yapılmasından sonra kalan miktardır. Bu indirimler;
· Emekli aidatı ve sosyal sigorta primleri,
· OYAK ve benzeri kamu kurumlarınca yapılan yasal kesintiler,
· Sosyal güvenlik destekleme primi,
· Şahıs sigorta primleri,
· Bireysel emeklilik katkı payları,
· Sendikalara ödenen aidatlar (işçi ve memur sendikaları),
· Sakatlık indirimi olarak sıralanabilir.
Emekli aidatı ve sosyal güvenlik primleri
Emeklilik aidatı ve sosyal sigorta primlerinin gider olarak indirilmesi, yasal olarak kabul edilmiş bulunan kurumlara, yasalarında öngörülen şekilde ücretten kesilmek suretiyle ödenen borçlanma aidat ve primlerinin tutarına ve oranına bakılmaksızın, kesildiği aya ait gelir vergisi matrahının tespitinde indirim olarak dikkate alınmaktadır.
Aidat peşin olarak toptan ödenmiş ise, ödenen tutarın tamamı indirim konusu yapılıncaya kadar gayrisafi ücret tutarından indirim konusu yapılması gerekir.
Ücretin gerçek ve safi tutarının tespitinde indirim konusu yapılan aidat ve primleri, herhangi bir nedenle geri alan ve kendilerine toptan ödeme yapılanların, yeniden iştirakçi durumuna girmeleri nedeniyle ilgili kuruma peşin ya da borçlanma suretiyle iade ettikleri aidat ve primleri tekrar ücret matrahından indirim konusu yapmaları mümkün değildir.
Sosyal güvenlik destekleme primi
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na göre hesaplanarak işçiden kesilen sosyal güvenlik destekleme primi de ücretin gerçek safi tutarının hesaplanması sırasında indirim unsuru olarak dikkate alınabilir.
Şahıs sigorta primleri ve bireysel emeklilik katkı payları
Sigortanın ve emeklilik sözleşmesinin Türkiye'de kain ve merkezi Türkiye'de bulunan bir sigorta veya emeklilik şirketi nezdinde akdedilmiş olması şartıyla; ücretlinin sahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait hayat, ölüm, kaza, hastalık, sakatlık, işsizlik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta poliçeleri için hizmet erbabı tarafından ödenen primler ile bireysel emeklilik istemine ödenen katkı payları, ücretin gerçek safi tutarının tespitinde indirim konusu yapılabilecektir.
İndirim konusu yapılacak bireysel emeklilik katkı payları, ödendiği ayda elde edilen ücretin %10'unu (bireysel emeklilik sistemi dışındaki şahıs sigorta poliçeleri için ödenen primlerde, ödendiği ayda elde edilen ücretin %5'ini) ve yıllık olarak asgari ücretin yıllık tutarını aşamaz.
Ödenen aidatlar
İşçi sendikalarına ödenen aidatlar, aidatın ödendiğinin sendika tarafından verilecek bir makbuzla belgelendirilmesi kaydıyla, vergi matrahının tayininde gayrisafi ücret tutarından indirilebilecektir.
Sendika aidatı işverenler tarafından ücretlerden kesilmek suretiyle ödenmekte ise ve bu şekilde ödenen aidatın ücret bordrosunda gösterilmesi durumunda makbuz aranmaz.
Diğer taraftan, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu hükümleri uyarınca kamu görevlileri sendikalarından birisine üye olup, kendisinden sendika tarafından belirlenen tutar kadar kesilen sendika aidatının, ücretin safi tutarının tespitinde matrahtan indirim konusu yapılabilecektir.
Sakatlık indirimi
Gelir Vergisi Kanunu'na göre çalışma gücünün asgari %80'ini kaybetmiş bulunan hizmet erbabı birinci derece sakat, asgari %60'ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabı ikinci derece sakat, asgari %40'ını kaybetmiş bulunan hizmet erbabı ise üçüncü derece sakat sayılır ve elde ettikleri ücret gelirlerinden aşağıda belirtilen aylık sakatlık indirimi tutarları düşülür.
2012 yılında elde edilen ücret gelirlerinin yıllık beyanname ile beyanında dikkate alınacak sakatlık indirimi tutarları şöyledir:
Birinci derece sakatlık için 770 TL
İkinci derece sakatlar için 380 TL
Üçüncü derece sakatlar için 180 TL
Ücretli kişinin kendisi özürlü ise sakatlık indirimi tutarı gelir vergisi kesintisi yapılırken ücret matrahından indirilerek uygulanır. Bu indirimden bakmakla yükümlü olduğu özürlü kişi bulunan hizmet erbabı da yararlanır. Ayrıca ücret gelirlerini yıllık beyanname ile beyan eden ve bakmakla yükümlü olduğu özürlü kişi bulunan hizmet erbabı da sakatlık indiriminden yararlanabilecektir.
Ücret geliri yıl içinde kesintiye tabi olmadığı için yıllık gelir vergisi beyannamesi veren hizmet erbapları da bu indirimi yıllık olarak hesaplayıp beyanname üzerinden indirebilirler.
Asgari Geçim İndirimi
Asgari geçim indiriminden yararlanacak ve yararlanmayacak olan ücretliler
Ücretleri gerçek usulde vergilendirilen gerçek kişiler asgari geçim indiriminden yararlanabilecektir. Ancak;
· Ücretleri diğer ücret kapsamında vergilendirilen hizmet erbabı,
· Ücret geliri elde etmeyen diğer gerçek kişiler,
· Başka bir kanun hükmü (4490 Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu, 4691 Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu vb.) uyarınca ücretlerinden gelir vergisi tevkifatı yapılmayanlar,
· Dar mükellefiyet kapsamında ücret geliri elde edenler,
Asgari geçim indiriminden yararlanamazlar.
Asgari geçim indirimi tutarının hesaplanması
Asgari geçim indirimi, ücretin elde edildiği takvim yılı başında geçerli olan ve sanayi kesiminde çalışan 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan asgari ücretin yıllık brüt tutarına;
· Mükellefin kendisi için %50'si,
· Çalışmayan ve herhangi bir geliri olmayan eşi için %10'u,
· Çocukların her biri için ayrı ayrı olmak üzere; ilk iki çocuk için %7.5'i,
· Diğer çocuklar için %5'i,
Olmak üzere ücretlinin şahsi ve medeni durumu dikkate alınarak hesaplanan indirim oranlarının uygulanması sonucu bulunacak matrahın, gelir vergisi tarifesinin birinci gelir dilimine karşılık gelen %15'lik oranla çarpımı sonucu bulunan tutarın 12'ye bölünmesiyle her aya isabet eden tutar hesaplanır. Hesaplanan bu tutar ise ödenecek gelir vergisinden mahsup edilir. Hesaplamada kullanılan formül şöyledir:
A.G.İ. yıllık tutarı = (Asgari ücretin yıllık brüt tutarı X A.G.İ. oranı ) X %15
Asgari geçim indiriminin yıllık tutarı, her ücretli için asgari ücret üzerinden hesaplanan yıllık vergi tutarını aşamayacak ve yılı içerisinde asgari ücret tutarında meydana gelen değişiklikler, asgari geçim indirimi uygulamasında dikkate alınmayacaktır.
Geçim indiriminde, aile fertlerinin, emekli maaşı olanların ve boşananların durumu
Asgari geçim indirimi uygulamasında;
· Asgari geçim indirimi, ücret geliri elde eden aile fertlerinden her biri için ayrı ayrı hesaplanacaktır,
· Emekli maaşı alanlar da çalışmayan ve herhangi bir geliri olmayan eş olarak kabul edilecektir,
· Eşlerin her ikisinin de ücretli olması halinde çocuklar yalnızca sosyal güvenlik yönünden tabi oldukları eşin bildirimine dahil edilecektir,
· Boşananlar için indirim tutarının hesabında, nafakasını sağladıkları çocuk sayısı dikkate alınacaktır.
Yıl içinde ve işvereni değişen ücretliler, yeni işyerlerinde veya işverenleri nezdinde çalışmaya başladıkları aydan itibaren asgari geçim indiriminden yararlanmaya devam edeceklerdir.
Sakatlık indiriminden faydalanan ücretlilerde asgari geçim indirimi uygulaması
Sakatlık indiriminden yararlanan ücretlinin gelir vergisi matrahı hesaplanırken sakatlık indirimi düşülecek, kalan gelir vergisi matrahı üzerinden hesaplanan gelir vergisi tutarından da yıllık asgari geçim indirimi tutarının 1/12'si düşülecektir. Düşülecek tutar, kalan gelir vergisi tutarını aşamayacak ve asgari geçim indirimi farkı diğer dönemlerde de değerlendirilmeyecektir.
Medeni hal ve çocuk sayısının değişmesi durumunda asgari geçim indirimi
Ücretliler, medeni durumları ve çocuk sayıları ile eşinin iş ve gelir durumu hakkında "Aile Durumu Bildirimi" ile işverenlerine bildirimde bulunacaklardır. Durumlarında herhangi bir değişiklik olması halinde (evlenme, boşanma, ölüm, doğum vb.) bu değişiklikleri işverene bir ay içerisinde bildireceklerdir. Asgari geçim indirimi oranını etkileyen değişiklikler, söz konusu değişikliğin işverene bildirildiği tarih itibariyle uygulanacaktır.
(Kaynak: Dünya Gazetesi | 22.03.2012)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.