Bir ülkenin istikrarlı bir şekilde sürekli büyümesinde iç tasarrufların rolü son derece önemlidir.
İç tasarrufları yeterli düzeyde olamayan ülkelerin ilk yapmaları gereken ise yatırım ortamını iyileştirip, yabancı yatırımları ülkesine çekmeye çalışmaktır.
Türkiye'de son on yıldır yapılmaya çalışılan da iç tasarrufları kısa sürede artırmak mümkün olamadığı için yatırım ortamını iyileştirmeye çalışmak ve yabancı yatırımı kolaylaştırıcı tedbirleri artırmak olarak belirtilebilir. Elbette bu tedbirlerle beklenen amacın sağlanması için olmazsa olmazların başında kamu tarafında mali disiplinin sağlanması geliyordu. Bir yandan da bu yapılmaya çalışıldı ve bunda da başarı sağlanarak Türkiye'de bir "mali disiplin kültürü" oluşturuldu. Şimdi sıra iç tasarrufları artırıcı önlemleri biraz daha geliştirme çareleri arama noktasına geldi.
Kişi başı gelirin artırılması ve kentsel dönüşüm
İç tasarrufları kalıcı olarak artırmanın yolu, temel tüketim harcamaları üzerinde bir gelir oluşturmaktan geçiyor. İşte bu nedenledir ki, son on yılda kişi başına milli gelirin ilk etapta 10.000 dolarlara çıkarılması hedef olarak konulmuş ve gelinen noktada bu hedef gerçekleştirilmiştir. Kişi başına gelir artırılırken bir yandan da toplumun hayat standardı ya da yaşam koşullarının iyileştirilmesi yönünde gayret gösterilmiştir. Özellikle TOKİ ve KİPTAŞ uygulamaları öncülüğünde insanlarımızın daha sağlıklı ortamlarda yaşayabilecekleri bir kent yaşamı kültürü oluşturulmaya çalışılmış. Bu kurumlarca bir yandan da lüks konutlar yapılmak suretiyle daha geniş halk kitlelerine uygun şartlarda konut sağlama imkânlarını geliştirmek üzere bir oto finansman sağlama yoluna gidilmiştir.
Başbakan Erdoğan'ın "Seçim kaybettirmeye dahi mal olsa, kentsel dönüşüme devam edeceğiz" mealindeki açıklamasıyla bu konu net bir hedef haline gelmiş, bunun için Çevre ve Şehircilik Bakanlığıkurulmuştur. Bu konudaki kararlılığın sonrasında "gecekondu" tabir edilen bölgelerdeki halk da durumun öneminin farkına varmış ve bir yandan Bakanlık ve belediyeler kentsel dönüşüme yönelik geniş katılımlı projeleri gerçekleştirmeye başlarken diğer yandan da gecekondu veya gayrisıhhi şartlardaki konut sahipleri müteahhit firmalarla kat karşılığı anlaşma yoluyla kentsel dönüşüme gönüllü katkı verir duruma gelmişlerdir. 2B olarak bilinen yasayla bu alandaki süreç daha da hızlanacak ve başta İstanbul olmak üzere büyükşehirlerimizden başlayarak kentlerimizin görünümü hızlı bir şekilde değişime uğrayacaktır.
Bireysel emekliliğin teşviki
Esasen halkın geleneksel yapısı tasarruf kültürüne uygundur. Bu konu "Sakla samanı gelir zamanı"deyimiyle atasözlerimizde de yer bulmuştur. Hayat standardı yükselirken sağlanan gelirin önemli bir bölümünün ilk etapta harcamalara gitmesi normaldir. Önemli olan tasarruf kültürünün kaybedilmemesidir.
"Yüksek büyümenin sürdürebilirliği ve yurtiçi tasarrufların rolü" konusunda Kalkınma Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı ve Dünya Bankası'nın ortaklaşa hazırladığı raporun tanıtımı toplantısında, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan iç tasarrufların artırılması konusunda bireysel emeklilik sistemine ilave teşvik sağlanması ve yastık altı ziynet eşyasının belli ölçüde finansal sisteme döndürülmesi yönündeki çalışmalardan bahsetmiştir.
Elbette bu konular yurtiçi tasarrufların artırılmasında ilk akla gelenlerdir. Zaten 2004 yılından itibaren asgari ücretin yıllık tutarını aşmamak şartıyla, beyan edilen gelirin %10'una kadar, bireysel emeklilik sistemine ödenen primlerin Gelir Vergisi matrahından indirilmesine imkân verilmiştir. Şimdi bu sınırlamaların ve sağlık sigorta primlerinin indirimindeki %5 ve asgari ücretin yıllık tutarına bağlılık limitlerinin biraz daha genişletilmesinde yarar vardır.
(Kaynak: Bugün Gazetesi | 16.03.2012)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.