Yine bir bildirim yükümlülüğü getirildi. Kısa bir süre önce Resmi Gazete’de yayımlanan 413 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’ne göre, kurumlar vergisi mükellefleri ile ticari, zirai ve mesleki kazanç elde eden gelir vergisi mükelleflerinin 1 Nisan–31 Mayıs tarihleri arasında “Mükellef Bilgileri Bildirimi”ni, elektronik ortamda vermeleri gerekiyor.
Bu bildirim ile mükelleflerin kimlik, adres, iletişim, iş kolu, bağlı oldukları mesleki kuruluş, işyerinin kiralık olup olmadığı ve mülk sahibinin kimlik bilgileri isteniyor. Bitmedi; ayrıca çalışan sayısı, SGK sicil numarası, brüt satışları/gayri safi hâsılatları ve buna benzer diğer bilgilerin verilmesi isteniyor.
Aslında istenen bilgilerin tamamı, vergi dairelerinde bulunan tarh dosyalarında ve mükelleflerce her yıl verilen beyannamelerde yer alan bilgiler. “O halde neden tekrar isteniyor?” diye soracaksınız.
Sorunun yanıtı ve gerekçesi oldukça basit! Çünkü bunları derleyip toparlamak vergi idaresinin iş yükünü arttırıyor. Ve tabii ki; iş yükünü azaltmanın en iyi yolu mükelleflerin ve meslek mensuplarının iş yükünü artırmak! Üstelik yasanın bir de bağlayıcı tarafı var. Bilgi verilmez ya da yanlış verilerse VUK mükerrer 355. madde uyarınca “özel usulsüzlük cezası” uygulanıyor. Bilmeyenler olabilir “mükerrer”in karşısında TDK sözlükte şöyle yazar: Sıfat eskimiş, tekrarlanmış, yinelenmiş. Evet, sıfat eskimiş olabilir ama uygulama yeni! Üstelik “İyi ki bu madde var, her şeye uygulanıyor!” diye mi düşünülüyor acaba.
Daha önce de bu köşeden sizlerle gelişmeleri paylaşıp “Doğru bilgi vermek suç mu?” diye sormuştuk. Mal ve hizmet alım-satımlarına ilişkin bildirimi tanımlayan “Ba-Bs form”larının düzeltilmesine yani doğru bilgi verilmek istenmesine VUK mükerrer 355. madde uyarınca özel usulsüzlük cezası uygulanıyordu.
Şimdi de zaten vergi idaresinde var olan bilgilerin zamanında verilmemesi ya da yanlış verilmesi halinde veya bu yanlışlığın düzeltilmesi amacıyla yeni bildirim verilmesi halinde mükerrer 355. madde uyarınca özel usulsüzlük cezası uygulanacak.
Özel usulsüzlük cezası uygulanacak ilk çırpıda akla gelen bazı maddeler şöyle:
1- Bakanlık veya incelemeye yetkili olanlar tarafından istenen bilgi veya belgelerin verilmemesi.
2- Tahsilat ve ödemelerin banka, benzeri finans kurumları veya posta idareleri aracılığıyla yapılmaması (bu durumda, bu kurumlar aracı kılınmadan yapılan ödeme tutarının yüzde 5’i özel usulsüzlük cezası uygulanır).
3- Beyannamelerin elektronik ortamda verilmemesi.
4- Bildirimlerin zamanında verilmemesi, düzeltme amacıyla bildirim verilmesi.
Açıkça söyleyelim; yeni Türk Ticaret Kanunu hazırlıklarının yoğun bir şekilde sürdüğü bu günlerde, mükellefler ve meslek mensupları için bu türden yükler getirilmesi “doğru” değil. Tüm iyi niyetlerine rağmen bu bildirimleri yetiştiremeyen veya yoğunluk nedeniyle yanlış bilgiler veren mükellefler ve meslek mensupları adına mükerrer 355. madde uyarınca özel usulsüzlük cezası uygulanması “adil” de değil.
Uygulama mevcut düzenlemeler çerçevesinde, “kanuni” görülebilir. Ancak, vergi idaresinde mevcut olan bilgilerin yeniden istenmesinde bu cezanın uygulanması bizce “hukuki” de değil.
(Kaynak: Cumhuriyet Gazetesi | 16.02.2012)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.