Geçtiğimiz hafta ortasında basında yer alan haberlere göre "ihalelere fesat karıştırıldığı ihbarı üzerine harekete geçen polis, savcılığın talimatıyla 11 ili kapsayan eşzamanlı operasyon düzenledi. Operasyonun genişleyeceği belirtilirken gözaltına alınanlar arasında belediyede görevli iki şube müdürü, üç Sağlık Bakanlığı çalışanı, işadamları ve mütehhitler bulunuyor. İhalelerin bazı şirketlerin lehine sonuçlanması için girişimde bulunulduğu ve bazı bürokratlara rüşvet verildiği ileri sürüldü."
"14 ilde yapılan vurgun operasyonu kapsamında 55 kişi gözaltına alındı. İhale konularının özellikle asfalt malzemeleri alımı, sağlık ocağı, doğum evi yapımlarına ilişkin olduğu belirlendi. Firmaların, ihalelerin bedelini yüksek gösterdikleri ve bu yolla haksız kazanç elde ettiği iddiaları araştırılıyor. İhaleye katılan bazı firmaların kamu görevlileriyle yaptığı konuşmada paradan söz ederken -şeker- ifadesini kullandıkları öğrenildi."
Basına yansıyan bu bilgilerden de anlaşılacağı üzere ülkemizde yaşanan bir ihale yolsuzluğu tespit edilmiş ve yapılan operasyonlarla yolsuzluğun zanlıları olarak kabul edilenlerden bir kısmı gözaltına alınmıştır. Yine bu haberlerden anlaşılacağı üzere ihaleyi açan makamlar resmi kuruluşlardır. Bu nedenle kamuya ait fonlar yapılan yolsuzluklar sonucunda kişilerin servet unsurları arasına dahil olmuştur.
Siyasi tercihlerin bürokratik kademelere etkisi kendi adamlarına görev vermek ve dolayısıyla bürokraside siyasi otoritenin emrine koşulsuz uyum gösterenlerin yetkilendirilmesi suretiyle olmaktadır. Eğer bu bağlamda yapılan tercihlerde karşılıklı bekletiler de söz konusu olursa yukarıya aktarmış bulunduğumuz son olayda da olduğu gibi benzer birçok olaya tanık olmak kaçınılmaz hale gelmektedir.
Bir basın organımızın "İhaleye yıldırım baskın" başlığı ile okurlarına aktardığı söz konusu olay, sadece su yüzüne çıkmasına müsaade edilen bir olaydır. Çünkü bazı olaylar siyasi temsilcilerin müsaade etmemesi nedeniyle ortaya çıkmamakta, bu tür yolsuzlukların kahramanları da bu nedenle görevlerinin başında kalarak icraatlarına devam etmektedirler.
Mevcut düzenin en önemli özelliği yolsuzlukların ancak menfaat çekişmeleri veya sürtüşmeleri nedeniyle ortaya çıkar olmasıdır.
Yetersiz denetim, denetimin taraf olması ve siyasileşmesi bu tür olayların gün ışığına çıkmasına engel teşkil etmektedir.
Kamu görevini üstlenenlerin yetkilerini kullanırken ortaya çıkan menfaat temin etme eğilimlerini korkusuzca icraata dönüştürmeleri, yolsuzlukların tek nedenidir. Bu olguyu özellikle kamu ihalelerinde her türlü şekli önlemlere rağmen rastlamak mümkündür.
Kamu görevlilerinin seçiminde yeteri kadar titiz davranılmaması, bunun sonucunda yetkili makamlara getirilenlerin yeterince denetlenememeleri, giderek denetimin zayıflatılması ve bağımlılaştırılması ülkemizde yolsuzluğun giderek artmasına neden olmaktadır.
Esasında yolsuzluk ve çıkar sağlamaya yönelik eylemlerin denetim altına alınabilmesi için denetim yapanların belli bir biçimde hukuki korunmaya alınması gerekmektedir. Bu bağlamda da denetimin siyasete bağlanması veyahut da denetimin siyasetin isteği doğrultusunda işlevsel hale gelmesi düşünülmemelidir.
Gerçekte bir ülkede siyasetin kalitesi o ülkenin hukuk düzenine göre belirlenir. Ancak hukuk düzeninin oluşumu ise siyasetçinin fedakarlığı ölçüsünde kalitelidir.
Demokratik parlamenter sistemlerde yönetim görevi üstlenen siyasi partiler yönetim kadrolarına kendi adamlarını yerleştirme eğiliminde ise bu takdirde kendi adamı ile yönetme dönemi başlar ki böyle bir durumda devlet idaresinde olması gereken tarafsızlık kaybolur, yerine subjektif nitelikte tercihler ve yönetim biçimleri geçerli olmaya başlar. Böyle bir gelişme hukuk devleti özelliğini de zedeler.
Rüşvet, irtikap ve geniş anlamda yolsuzluk olaylarının arkasında devlet idaresini eline geçirenlerin kendi adamlarını iş başına getirme tercihleri vardır.
Ülkelerin gelişmiş düzeylerine göre yaşadıkları yolsuzluk olayları da değişik görüntüler sergilemektedir. Gelişmiş ülkelerde kurulan hukuk düzeninin etkinliği ve tarafsızlığı yolsuzlukların oluşmasına engel olmaktadır. Bu bağlamda teknolojik olanaklardan yararlanılarak yapılan çıkar sağlamaya yönelik eylemler ise belli bir süre içersinde saptanabilmekte, sonuçta uygulanan caydırıcı cezalar ile bu tür çıkar sağlamaya yönelik eylemlerin önlenmesi ve en azından artmaması sağlanabilmektedir.
Kamu varlıklarına ve fonlarına yönelik çıkar sağlama amaçlı suçlarda bazı ülkelerde zaman aşımı gibi işlenen suçun cezalandırılmasını engelleyen hukuki düzenlemelere yer verilmediğinden, bu tür suçlar belirlendiği anda eğer failleri sağ ise cezalandırılabilmektedir.
Başlangıçta basından aldığımız bilgilerle duyurduğumuz yolsuzluk operasyonuna ait bilgiler bir süre sonra belleklerden silinecek, bilahare belki de bugün için suçlananlar delil yetersizliğinden oluşan takipsizlik kararları ile ellerini kollarını sallayarak aramızda dolaşacaktır.
Geçmişte yaşanan birçok olayın sonucu bu konuda örnek oluşturmaktadır. Dolayısıyla yolsuzluk olaylarının planlayıcıları ve failleri bir anlamda kendilerini en azından hukuki koruma altına alma becerisini gösterebilmektedirler. Bu özellik demokrasiyi ve parlamenter rejimi de tehdit etmektedir.
Oy sahiplerinin tercihlerini bazı ekonomik araçları kullanmak suretiyle kendi lehlerine yönlendirme becerisini gösterenler, bu bağlamda da belli bir çıkar düzenine bağlı yönetim biçimini kabullenmiş olmaktadırlar. Böyle bir beklenti ve gelişme, esasında yönetimin şeffaflığını bozar ve hesap verilebilirlik özelliğini yok eder.
Türkiye'de bu konuda ortaya çıkan gelişmeler dikkat çekici boyutlara ulaşmış bulunmaktadır.
Ancak hesap verilebilirliğin mihmandarları siyasi temsilciler olmalıdır. Siyasi temsilcilerin şu veya bu nedenle hesap verilebilirlikten kaçınmaları yolsuzluğu özendiren bir olgu olarak kabul edilmelidir.
(Kaynak: Dünya Gazetesi | 26.12.2006)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.