1 Ocak 2012 tarihinden önce herhangi bir şekilde sosyal güvenlik kapsamında olmayanlar, 1 Ocak 2012 tarihinden itibaren zorunlu genel sağlık sigortalısı oldular ve tescilleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından re'sen yapıldı.
Bu kişilerin genel sağlık sigortası primlerinin devlet tarafından mı yoksa kendileri tarafından mı ödeneceği, sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarına yaptıkları başvuru üzerine yapılacak gelir testi sonucunda ortaya çıkacak.
Gelir tespitinde, aile içindeki gelirin kişi başına düşen tutarı esas alınıyor.
Aile içindeki gelirin kişi başına düşen aylık tutarı asgari ücretin üçte birine kadar olanların genel sağlık sigortası primlerini devlet ödeyecek. Kişi başına düşen gelir tutarı;
l Asgari ücretin üçte biri ile asgari ücret arasında olanlar, asgari ücretin üçte biri üzerinden,
l Asgari ücretle asgari ücretin iki katı arasında olanlar, asgari ücret tutarı üzerinden,
l Asgari ücretin iki katından fazla olanlar ise asgari ücretin iki katı üzerinden,
Yüzde 12 oranında genel sağlık sigortası primi ödeyecekler.
GELİR TESPİTİNDE ESAS ALINACAK AİLE
Gelir tespitinde aile, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sisteminde (ADNKS) kayıtlı aynı hane içinde yaşayan eş, evli olmayan çocuk, büyük ana ve büyük babayı kapsıyor.
Başka bir deyişle aile içindeki gelirin tespitinde, aynı hane içinde yaşayan MERNİS kayıtlarında yer alan eş, yaşlarına bakılmaksızın evli olmayan çocuk ve genel sağlık sigortalısı olarak tescil edilecek kişinin ana ve babasından oluşan aile esas alınıyor. Aynı hanede yaşamayan ve öğrenim nedeniyle başka bir hanede yaşayan evli olmayan çocuklardan 25 yaşını doldurmayanlar da gelir tespitinde aile içinde değerlendiriliyor.
Aynı hanede yaşayan aile bireylerinden genel sağlık sigortalısı ya da bakmakla yükümlü olunan kişiler de gelir tespitinde dikkate alınacak. Ancak bu kişiler hakkında gelir testi sonuçlandığı tarihe göre herhangi bir işlem yapılmayacak.
Genel sağlık sigortalısı olarak tescil edilecek kişinin kanuni temsilcisinin eş, evli olmayan çocuk, ana ve baba dışında bir kişi olması halinde bu kişi gelir tespiti işleminde dikkate alınmayacak.
Gelir tespiti işlemlerinde hane olarak ADNKS'de yer alan adres dikkate alınacak. ADNKS' de yer alan adreste birden fazla aile olması halinde her bir aile için ayrı ayrı gelir tespiti işlemi yapılacak.
ADNKS sisteminde yer alan adreste yaşamayan ve genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olunan kişisi olan ana ve baba hakkında ise ayrı gelir tespiti işlemi yapılacak.
BİR ÖRNEK
Aynı hanede anne, baba, evli olmayan ve çalışmayan kız ve 26 yaşında erkek çocuk, evli erkek çocuk ve eşi ile teyzenin birlikte yaşadığını kabul edelim.
26 yaşındaki çalışmayan erkek çocuk için yapılacak gelir testinde;
l Anne, baba, evli olmayan ve çalışmayan kız ve 26 yaşındaki erkek çocuk birinci aile,
l Evli olan çocuk ve eşi ikinci aile,
l Teyze de üçüncü aile olarak dikkate alınacak.
26 yaşındaki çalışmayan erkek çocuk için yapılacak gelir testinde; evli olan çocuk ve eşi ile teyze dikkate alınmayacak.
GSS uygulamasında 18 yaşın üzerindeki çocukların durumu
18 yaşın üzerindeki erkek çocuklardan, lise ve dengi öğrenim görmesi halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim görmesi durumunda ise 25 yaşını doldurmamış ve evli olmayanlar, ana veya babasının sağlık güvencesinden yararlanmaya devam edecek. Yani, bu kişilerin her yıl öğrenci belgelerini sosyal güvenlik il müdürlüğü/sosyal güvenlik merkezine göndererek aktivasyon işlemlerini yaptırması yeterli olacak.
18 yaşın üzerinde çalışmayan, okumayan veya 25 yaşın üzerinde okuyan, okumayan, çalışmayan erkek çocukları ise 1.1.2012 tarihi itibarıyla 60/g'li olarak genel sağlık sigortalısı sayılacaklar. Gelir testine başvurmaları üzerine gelir testi sonucuna göre de prim ödeme yükümlüsü, devlet ya da kendileri olacak. 1.10.2008 öncesi bakmakla yükümlü olunan kişi olarak sağlık yardımlarından faydalanan kız çocukları ise 1 Ocak 2012 tarihinden itibaren de sağlık yardımlarından, daha önce olduğu gibi sigortalı veya evli olmadığı sürece yaş şartı aranmaksızın faydalanacaklar.
Emeklilik için yaşını bekleyen gelir testi yaptırmak zorunda mı?
24 YILLIK SSK'lılığım sonrasında 2010 yılı itibarıyla çalıştığım işyerinden tazminatımı alarak emekliliğim için yaşımı beklemek üzere ayrıldım. Birikmiş paramı kullanarak eşimle birlikte emekliliğime kadar olan zamanı geçirmeye çalışıyorum. SGK'ya başvurarak eşimle kendimi kayıt altına aldırmamız ve gelir-gider üzerinden bir prim ödemem gerektiği söyleniyor.
Birikmiş paramın faizi ile değil anaparadan çekerek yaşıyoruz. Herhangi bir iş de yapmıyorum. Ama harcamalarımıza bakarsak sanki iyi bir hayat sürüyormuşuz gibi görünebilir. Bu nedenle yüklü primler ödemem gerekebilecek mi? Ertan Kamacı
Yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli olan prim ödeme gün sayısını tamamlayıp, yaş şartının dolmasını bekleyenler de Kanunun (60/g) bendine göre genel sağlık sigortası kapsamındalar.
Gelir testine başvurmanız halinde, gelir testi sonucuna göre aile içindeki gelirin kişi başına düşen aylık tutarı aylık asgari ücretin üçte birinden az olursa primleriniz devlet tarafından ödenecek. Aylık gelir tutarı, asgari ücretin üçte biri ve üzerinde çıkarsa, gelir durumunuza göre genel sağlık sigortası primi ödeyerek sağlık hizmeti alabileceksiniz. Ancak eşiniz için prim ödemeyeceksiniz. Eşiniz sizin bakmakla yükümlü olduğunuz kişi olarak sağlık yardımı alabilecek.
GÜNÜN SÖZÜ
'Kendi kendine yardım etmeyi bilmeyene hiç kimse yardım edemez.'
Johann H. Pestalozzi
(Kaynak: Akşam Gazetesi | 09.02.2012)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.