Vergi gelirleri içinde önemli paya sahip olan dolaylı vergiler; iktisadi ve hukuki muamele vergileri olmak üzere iki grupta ele alınabilir. Hukuki muamele vergileri, her türlü hukuki işlemler, sözleşmeler, noter ve tapu işlemleri gibi işlemler üzerinden alınan damga vergisi, resimler ve harçlardır.
Cumhuriyetin ilk yıllarında damga vergisi ile ilgili olarak gerçekleştirilen ve daha önceki dağınık uygulamalara köklü düzenleme getiren 1324 sayılı Damga Vergisi Kanunu, 1928 yılında yürürlüğe girmiş, söz konusu kanun yapılan çeşitli değişikliklerle. 1964 yılına kadar uygulanmıştır. Daha sonra 01.07.1964 tarih ve 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu yürürlüğe konulmuştur. Damga vergisi, başlangıçta devlet gelirleri arasında önemli bir yere sahip bulunmasına karşılık, giderek bu önemini kaybetmiş olmakla beraber genel bütçe gelirleri için öemli bir kaynak olup 2012 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Geliri'nin 7.4 milyar lirası damga vergisi tahsilatından (Harçlardan 9.5 milyar TL) sağlanacaktır. Damga vergisi bazı belgelerin düzenlenmesi ile ilgili olarak alınmaktadır. Ancak, bu verginin konusu; belirli işlemler olmayıp, söz konusu işlemler nedeniyle düzenlenen belgelerdir; belgelerim imzalanmasıdır. Herhangi bir konuyu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek nitelikteki damga vergisine tabi olacak bu belgelerin neler, olduğu Damga Vergisi Kanunu'na ekli I Sayılı Tabloda cetvelde belirlenmiştir.
Damga vergisinin geniş bir uygulama alanı vardır. Diğer bütün vergi çeşitlerinin mükelleflerini ilgilendirdiği gibi, mükellef olmayanların da karşı karşıya kalabildiği bir vergi niteliği taşımaktadır. Damga vergisinin mükellefleri, bu vergiye tabi belgeleri imza eden kişiler olup, resmi dairelerle kişiler arasındaki işlemlere ilişkin damga vergisinin bu kişiler tarafından ödenmesi gerekmektedir.
Ödeme şekilleri
Damga vergisi yaygın bir mükellefiyet olduğu için, ödeme bakımından da özellik taşır. 488 sayılı Kanun'da, ödeme ile ilgili esaslar, 15 ilâ 23'üncü maddelerde düzenlenmiştir. 15'inci maddede genel olarak ödeme şekilleri belirtilmektedir.
Damga vergisinde üç ayrı ödeme şekli öngörülmüştür.
- Basılı damga konulması suretiyle ödeme,
- Makbuz verilmesi şekliyle ödeme,
- İstihkaktan kesinti yoluyla ödeme.
5281 sayılı Kanun öncesinde bir diğer ödeme şekli olan pul yapıştırma suretiyle ödeme, bu kanunla 01.01.2005 tarihinden itibaren kaldırılmıştır.
Damga vergisinde bir diğer ödeme şekli makbuz verilmesi suretiyle ödemedir. Damga resminden bu yana kanunda yer alan makbuz karşılığı ödeme 5281 sayılı Kanun öncesinde pul yapıştırma suretiyle ödemenin alternatifi olarak kullanılmıştır. 5281 sayılı Kanun'la pul yapıştırma suretiyle ödemenin kaldırılmış olmasından sonra ise 01.01.2005 tarihinden itibaren genel ödeme şekli haline gelmiştir. 18'inci madde hükmü de buna göre değiştirilmiş, Damga Vergisi Kanunu'nda özel ödeme şekli öngörülmüş olan haller dışında ödemenin makbuz verilmesi şekliyle yapılacağı kabul edilmiştir. 5281 sayılı Kanun düzenlemesi sonunda, makbuz karşılığı ödeme dışındaki iki ödeme şekli istihkaktan kesinti suretiyle ve basılı damga esasında ödeme duruma göre, makbuz karşılığı ödeme yapacak mükellefler bakımından da geçerli olmaya devam edecektir. Bu gün yazımızda en geniş uygulama alanı bulunan bu ödeme şekli üzerinde duracağız. Diğer ödeme şekilleri ve özel durumları daha sonra ele almaya gayret edeceğiz.
Makbuz verilmesi suretiyle ödeme yapacaklar
Maliye Bakanlığı makbuz karşılığı ödeme ile ilgili olarak kanunun tanımış olduğu yetkisi dahilindeki düzenlemeyi, 5281 sayılı Kanun öncesi uygulamadan hareketle ana esasları itibariyle, 43 Seri No.lu Damga Vergisi Genel Tebliği ile yapmıştır. Daha sonra genel tebliğ ve sirküler bazında düzenlemeler yapılmıştır. Buna göre makbuz karşılığı ödeme yapacak mükellefler;
- Katma bütçeli idareler,
- İl özel idareleri ve belediyeler,
- Döner sermayeli kuruluşlar,
- Bankalar,
- Kamu iktisadi teşebbüsleri,
- Devlet ve kamu iktisadi teşebbüsleri iştirakleri,
- Bazı özerk kuruluşlar,
- Diğer kamu kurumları,
- Ve anonim şirketler (merkez ve şubeleri ayrı ayrı),
- 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'na tabi diğer mükellefler,
- Kolektif ve adi komandit şirketler,
- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre bilanço ve işletme hesabı esasında defter tutanlar olarak belirlenmiştir.
Sürekli damga vergisi mükellefiyeti
Genel tebliğlerde sayılan ve yukarıda sayılan, kurum ve kuruluşlar; damga vergisi mükellefiyeti için damga vergisi beyannamelerini izleyen ayın yirminci günü akşamına kadar gelir veya kurumlar vergisi bakımından bağlı oldukları vergi dairesine vereceklerdir. Bankalar, anonim şirketler gibi merkezleri dışında başka il ve ilçelerde faaliyet gösteren şubeleri bulunan kuruluşların, bu şubelerinde düzenlenen kağıtların damga vergisi şubeler tarafından muhtasar beyannamelerinin verildiği vergi dairelerine sürekli damga vergisi mükellefiyeti tesis ettirilmek suretiyle beyan edilip, ödenecektir. Makbuz karşılığı ödenecek damga vergisinin bulunmadığı hallerde damga vergisi beyannamesi verilmeyecektir.
Öte yandan isteğe bağlı olarak sürekli damga vergisi mükellefiyetinin tesis ettirilmesi halinde her ay damga vergisi beyannamesinin verilmesi, ödenecek damga vergisinin bulunmadığı aylarda da bildirimde bulunulması gerekmekte idi. Bu zorunluluk damga vergisi ödemesinin olmadığı aylarda beyanname yerine yazılı bildirime dönüştürülmüş, daha sonra bu bildirim de kaldırılmıştır. Şube faaliyeti bulunduğunda gene sürekli mükellefiyette olduğu gibi şube tarafından düzenlenen kağıtların vergisi muhtasar beyannamenin verildiği vergi dairesine tesis ettirilecek sürekli damga vergisi mükellefiyeti kapsamında elektronik ortamda, beyan edilerek ödenecektir.
Yukarıdakiler dışında kalan hallerde (sürekli mükellefiyet dışında)damga vergisine tabi kağıdın düzenlendiği tarihi izleyen on beş gün içinde vergi dairesine bir beyanname ile bildirilir ve aynı süre içinde ödenir.
Özellikli durumlar
İşlem ve kağıdın karşı tarafına ait vergi
Sürekli damga vergisi mükellefiyetine tabi olanlarla 22'nci maddenin birinci fıkra (b) bendi uyarınca kendi istekleri ile sürekli mükellefiyet tesis ettiren mükellefler ile diğer kişiler arasında düzenlenen ve damga vergisine tabi olan kağıtların vergisinin tamamı, sürekli mükellefiyet kapsamında izleyen ayın yirminci günü akşamına kadar beyannamesi verilmek suretiyle aynı ayın 26'ncı günü akşamına kadar ödenecektir.
İşlemin karşı tarafına terettüp eden vergi, ödemeyi yapacak tarafça kendisinden tahsil edilecektir. Süresinde ödeme yapılmadığında vergi; cezası ve ferileri ile sürekli mükellefiyete tabi olanlardan alınacaktır. Bunların vergi aslı için asıl mükellefe rücu etmeleri mümkündür.
Noterlikçe düzenlenen veya tasdik için noterlere getirilen kağıtlar
43 Seri No.lu Genel Tebliğ'de noterlerce düzenlenen veya tasdik için noterlere getirilen kağıtların vergisinin noterlerce tahsil edilmesi uygulamasına devam edileceği açıklaması yapılmıştır. Buna göre sürekli mükellefiyete tabi bulunanlar gibi, işlem ve kağıt bazında makbuz karşılığı ödeme yapacak olanlarda da noter tarafından düzenlenen kağıtlarının vergisi noterlerce tahsil edilip ilgili vergi dairesine ödenecektir. Tasdik için notere getirilen kağıtların vergisi bakımından ise noterlerce yapılacak tahsilat, tasdike bağlı vergi ile sınırlı sayılmak durumundadır. Kağıdın normal vergisi, tasdik işleminden önce ödenmiştir. Veya kendi usulüne göre ödenecektir. Noterlerce ayrıca veya normal ödemenin yerine geçmek üzere tahsil edilmesi söz konusu olamaz.
Genel bütçeli dairelerle kişiler arasındaki işlemler
Genel bütçeli dairelerle kişiler arasında düzenlenen ihale kararları dışındaki kağıtların vergisi, tabi oldukları ödeme şekline bakılmaksızın kişilerce; kağıdın düzenlemesinden önce peşin olarak ödenecektir. Makbuzla ödeme kapsamındaki mükellefler de bu uygulamaya tabidir. 43 Seri No.lu Genel Tebliğ'de konu ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Bu kağıtların noterlerce düzenlenmesi halinde vergi noterler tarafından makbuz karşılığı tahsil ve beyan edilecektir.
Diğer Hususlar
Damga vergisi beyannamesi
5281 sayılı Kanun'la genel ödeme şekli haline gelmiş olan makbuz karşılığı ödeme, aylık beyan veya kağıt bazında yapılacak bildirime istinaden yapılacaktır. 22'nci maddenin birinci fıkra (a) bendine göre tesis edilen sürekli mükellefiyetlerde bir ay zarfında düzenlenen damga vergisine tabi kağıtlar için izleyen ayın 20'nci günü akşamına kadar elektronik ortamda damga vergisi beyannamesi verilecek, vergisi aynı ayın 26'ncı günü akşamına kadar ödenecektir.
Damga vergisi defteri
20 Seri No.lu Damga Vergisi Genel Tebliği'nde makbuz karşılığında ödeme yapacak olanlar için 1983 yılından bu yana damga vergisi defteri tutmak mükellefiyeti getirilmiştir. Bu mükellefiyet, anılan tebliğde de belirtildiği üzere Damga Vergisi Kanunu'nun 29 ve Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 257'nci madde hükümleri ile tanınmış yetki dahilindedir.
Damga vergisi defteri tasdike tabidir. Tasdikli olarak tutulmadığı takdirde usulsüzlük cezasını gerektirir. Duruma göre cezalı tarhiyat yapılmasına yol açar.
Damga vergisi defterine makbuz karşılığı ödenecek vergilerle birlikte, istihkaktan kesinti suretiyle ödenecek damga vergileri de yazılacaktır. 20 Seri No.lu Tebliğ'de, bu iki gruptan her birinin defterin ayrı bölümlerinde izleneceği belirtilmiştir. Kayıtlarla ilgili diğer hususlar da gene bu Genel Tebliğ'de yer almıştır.
(Kaynak: Dünya Gazetesi | 19.01.2012)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.