BASINDAN YAZILAR
Bumin Doğrusöz - Ticari kazancın tespitinde yeni gider olanakları ve anlamsızlıklar - MuhasebeTR

Bumin Doğrusöz - Ticari kazancın tespitinde yeni gider olanakları ve anlamsızlıklar

Gelir Vergisi Kanunu'nun mevcut 41. maddesine göre;

1. Teşebbüs sahibi ile eşinin ve çocuklarının işletmeden çektikleri paralar veya aynen aldıkları sair değerler (Aynen alınan değerler emsal bedeli ile değerlenerek teşebbüs sahibinin çektiklerine ilâve olunur.)

2. Teşebbüs sahibinin kendisine, eşine, küçük çocuklarına işletmeden ödenen aylıklar, ücretler, ikramiyeler, komisyonlar ve tazminatlar;

3. Teşebbüs sahibinin işletmeye koyduğu sermaye için yürütülecek faizler;

4. Teşebbüs sahibinin, eşinin ve küçük çocuklarının işletmede cari hesap veya diğer şekillerdeki alacakları üzerinden yürütülecek faizler;

ticari kazancın tespitinde (ve 58. maddenin açık atfı dolayısıyla zirai kazancın tespitinde) gider olarak indirilmesi mümkün değildir.

Kanunda bu giderlerin kabul edilmemesinin öngörülmesi, teşebbüs sahiplerinin eş ve çocukları ile muvazaalı ücret, borç, komisyon ve benzeri ilişkiler oluşturarak vergi matrahlarını aşındırmalarını önlemek amacına dayandırılmıştır.

Teşebbüs sahibi, yukarıda sayılan harcamaları gerçekten yapsa ve bu harcamalar makûl düzeyde olsa dahi, matrahının tespitinde gider olarak nazara alması mümkün değildir.

Halen yasama organında bulunan "Gelir Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı"nın 3. maddesi ile aktardığımız 41. maddeye (4) numaralı bentten sonra gelmek üzere (5) numaralı bent eklenmesi öngörülmektedir. (Diğer bentlerin numaraları buna göre teselsül ettirilecektir). Eklenmesi öngörülen bent hükmü şu şekildedir.:

"5. Teşebbüs sahibinin, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit edilen bedel veya fiyatlar üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunması halinde, emsallere uygun bedel veya fiyatlar ile teşebbüs sahibince uygulanmış bedel veya fiyat arasındaki işletme aleyhine oluşan farklar işletmeden çekilmiş sayılır.

Teşebbüs sahibinin eşi, üstsoy ve altsoyu, üçüncü derece dahil yansoy ve kayın hısımları ile doğrudan veya dolaylı ortağı bulunduğu şirketler, bu şirketlerin ortakları, bu şirketlerin idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından kontrolü altında bulunan diğer şirketler ilişkili kişi sayılır.

Alım, satım, imalat ve inşaat, kiralama ve kiraya verme, ödünç para alınması veya verilmesi, ücret, ikramiye ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemler, her hâl ve şartta mal veya hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirilir.

İşletmeden çekilmiş sayılan farklar, ilişkili kişi tarafından beyan edilmiş gelir veya kurumlar vergisi matrahının hesabında dikkate alınmış ise, ilişkili kişinin vergilendirme işlemleri buna göre düzeltilir. İlişkili kişiler ve bu kişilerle yapılan işlemler hakkında bu maddede yer almayan hususlar bakımından, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 13'üncü maddesi hükmü uygulanır."

41. maddeye eklenen bu bent ile 5520 sayılı yeni Kurumlar Vergisi Kanunu'yla vergi sistemimize dahil edilen transfer fiyatlandırması hükümlerine paralel düzenleme yapılmaktadır. Düzenlemeyle, teşebbüs sahibinin emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit edilen bedel veya fiyatlar üzerinden ilişkili kişilerle mal veya hizmet alım ya da satımı yapması halinde, emsallere uygun bedel veya fiyatlar ile teşebbüs sahibince uygulanmış bedel veya fiyat arasında işletme aleyhine oluşan farkların işletmeden çekilmiş sayılacağı hükme bağlanmaktadır.

Düzenlemede, "ilişkili kişi" tanımı yapılmakta olup bu kişilerin, teşebbüs sahibinin eşi, üstsoy ve altsoyu, üçüncü derece dahil yansoy ve kayın hısımları ile doğrudan veya dolaylı ortağı bulunduğu şirketler, bu şirketlerin ortakları, bu şirketlerin idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından kontrolü altında bulunan diğer şirketler olduğu ifade edilmektedir. Söz konusu şirketlerin sermaye yahut şahıs şirketi ya da adi ortaklık şeklinde kurulmuş olmasının önemi bulunmamaktadır.

Ayrıca, alım, satım, imalat ve inşaat, kiralama ve kiraya verme, ödünç para alınması veya verilmesi, ücret, ikramiye ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemlerin her hâl ve şartta mal veya hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirileceği belirtilmektedir.

İlişkili kişiler ve bu kişilerle yapılan işlemler hakkında maddede düzenlenmeyen hususlarla ilgili olarak, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nda yer alan düzenlemelerin uygulanması amacıyla da bu kanuna atıf yapılmaktadır.

Buraya kadar bir diyeceğimiz yok. Transfer fiyatlandırması hükümlerini gelir vergisi alanına taşıyıp taşımamak, Yasama organının takdirindedir.

Ancak işin ilginç olan yanı, Tasarı ile bu hüküm kanuna eklenmek istenirken, 41. madenin ilk dört bendinin de yürürlükten kaldırılmaması veya getirilmesi öngörülen düzenlemeye göre uyarlanmamasıdır.

Eğer ilk dört bent yürürlükten kaldırılmadan veya gerekli uyarlama yapılmadan tasarı kanunlaştığı takdirde işin içinden çıkılması zor yorum ve uygulama sorunlar karşımıza çıkacaktır. Örneğin teşebbüs sahibinin eşinden borç alarak ona faiz ödemesi durumunda veya 20 yaşındaki oğlunu yanında işe alması halinde eşine ödediği faizi ve oğluna ödediği ücreti, maddenin 2 ve 4 numaralı bendine göre hiç gider yazamayacaktır. Oysa aynı maddenin 5 numaralı fıkrasına göre söz konusu faiz veya ücretin emsal bedelleri aşmayan kısmını gider yazabilecektir.

Aynı madde içerisinde böyle bir çelişkinin yaratılması, tek sebeple açıklanabilir: Tasarının hazırlanmasındaki özensizlik.

Öte yandan ilk dört bent kapsamındaki ödemelerin gider yazılması hiç kabul edilmezken, kanuna eklenmesi öngörülen 5 numaralı bent ile emsal bedele kadar gider yazma olanağının sağlanması, peçelemeli işlemlere yol açabileceğinden sakıncalıdır. Bu hüküm bütün teşebbüs sahiplerine gider yazma olanaklarını genişletme suretiyle matrahlarını küçültme olanağı sağlamaktadır.

Ancak getirilmek istenilen bu hükmün, özellikle alınan borçların kaydı bakımından işletme hesabı esasında nasıl çalışacağını veya fert firmalarında firma sahibinin işletmesine sermaye yerine nasıl borç verebileceğini de çözmek de mümkün değildir.

Geçen yazımda da söylediğim gibi, galiba en iyisi bu hükmü de yasalaştırmamaktır.

(Kaynak: Dünya Gazetesi | 14.12.2006)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM