BASINDAN YAZILAR
Dr. Veysi SEVİĞ - İş Ortaklıklarının Hukuki Yapıları ve Sorunları - MuhasebeTR

Dr. Veysi SEVİĞ - İş Ortaklıklarının Hukuki Yapıları ve Sorunları

Kurumlar Vergisi Yasası'nın birinci maddesinde hükme bağlandığı üzere sermaye şirketleri, kooperatifler, iktisadi kamu kuruluşları, dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler ile iş ortaklıklarının kazançları kurumlar vergisine tabidir.

Söz konusu yasanın 2/7 maddesinde iş ortaklıklarının tanımı yapılmıştır. Bu tanımlamaya göre de iş ortaklıkları kurumlar vergisine tabi kuruluşların kendi aralarında veya şahıs ortaklıkları ya da gerçek kişilerle, beli bir işin birlikte yapılmasını ortaklaşa yüklenmek ve kazancını paylaşmak amacıyla kurdukları ortaklıkların bu şekilde mükellefiyet tesis edilmesini talep edenlerdir. "Yasal düzenleme gereği bunların tüzel kişiliklerinin olmaması mükellefiyetlerini etkilemez."

İş ortaklıkları belirli bir süre içinde belirli bir işi sonuçlandırmak üzere kurulur, işin bitiminde yasal yükümlülükler yerine getirildikten sonra mükellefiyet sona erdirilir. İşin bitiminde ortaya çıkan kazanç vergiye tabi tutulur. Söz konusu ortaklıklar uygulamada daha çok birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarma işleri için kurulmaktadır.

İş ortaklıklarının elde etmiş bulunduğu kazancın dağıtımı uygulamada bazı hallerde sorun yaratmaktadır. Maliye Bakanlığı'nın görüşüne göre iş ortaklıklarının kazançları, kurumlar vergisi beyanname verme süresi içersinde ortaklara dağıtılmış sayılır.

Ancak yine uygulamada bazı hallerde iş ortaklıklarında ortaklar arasında yaşanan hukuki sorunlar nedeniyle ya yargı yoluyla veyahut da kendi aralarında almış oldukları kararla, kâr dağıtımı durdurulabilmektedir.

Diğer yandan iş ortaklıklarının gerçek kişi ortaklarının ortaklık kazancından aldıkları pay Gelir Vergisi Yasası'nın 75'inci maddesinin ikinci fıkrasının 2 numaralı bendinde menkul sermaye iradı olarak nitelendirilmiştir. Bu açıdan iş ortaklıklarının kurum veyahut da şahıs ortaklığı statüsüne göre ortaklarına dağıttıkları veyahut da dağıtıldığı var sayılan kazançları ya iştirak kazancı veyahut da ticari kazanç olarak kabul edilmektedir.

İş ortaklıklarının kâr dağıtımının bazı hallerde yargı kararı ile durdurulması halinde ortakların söz konusu beraberlik dolayısıyla elde edilen kârı paylaşmaları fiilen mümkün olamayacağından, böyle bir durumda kâr paylarını elde ettiklerini varsaymak mümkün değildir.

Söz konusu ortaklığın oluşumu sırasında ticari faaliyeti olmayan herhangi bir kişinin ortak olması da söz konusu olabilir. Örneğin birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarma işlerinde inşaatdan sorumlu olan müdür gibi. Bu takdirde söz konusu kişinin bu ortaklıktan elde edeceği kâr payının vergilendirme açısından herhangi bir sermaye şirketi ortağının, ortağı bulunduğu şirketten almış olduğu kâr payının vergilendirilmesinden farkı olmayacaktır.

İş ortaklıklarında dağıtılabilir kazancın herhangi bir nedenle ortaklara dağıtılmaması halinde, söz konusu kazanç üzerinden tevkifat yapılması da söz konusu değildir. Ancak iş ortaklıklarının özellikle işin bitiminden sonra ortaklık bünyesinde oluşan kârı kendi iradeleri ile dağıtmamaları halinde ortaya çıkan hukuki uyuşmazlıklar uygulamada sorun yaratmaktadır.

Ülkemizde iş ortaklığı ile ilgili olarak hukuki düzenlemeler yeterli değildir. Bu nedenle iş ortaklıklarının oluşumu ve özellikle ortaya çıkan hukuki sorun ve uyuşmazlıklar giderek artmakta ve karmaşa yaratmaktadır. Vergi hukuku açısından doğan kazancın vergilendirilmesine yönelik olarak Kurumlar Vergisi Yasası'nın birinci ve ikinci maddelerinde yer verilen iş ortaklıklarının giderek önem kazanması dolayısıyla hukuki yapılarının ve ortaklar arasındaki hukuki ilişkilerin ayrı bir hukuki düzenleme çerçevesinde değerlendirilmesi zorunlu olmaktadır.

Uygulaması giderek artan iş ortaklıklarının yabancı kuruluşla birlikte oluşturulması halinde ortaklar arasında çıkması muhtemel uyuşmazlıkların veyahut da vergisel tıkanıklıkların aşılması için de söz konusu oluşumların hukuki yapısı önem kazanmaktadır. Bu ortaklıkların sona ermesi ve mal varlıklarının paylaşımı da bu bağlamda hukuki sorun kaynağı olmaktadır.

(Kaynak: Dünya Gazetesi | 08.12.2006)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM