İş Kanunu'nda satış üzerine şirket alacaklarını tahsil etmek, petrol istasyonunda pompadan satış yapma sırasında tahsilât yapmak, kasiyer vb görevlerde bulunmak gibi malî yükümlülük içeren görevlere alınan işçilerden işe alım sırasında ya da benzer görevlerle görevlendirme sırasında teminat niteliğinde senet alınabilmesi hakkında herhangi bir düzenleme yapılmamıştır. Ancak piyasada bazı işverenlerin işyerinde çalışması amacıyla işe aldığı ya da görevlendirdiği işçisinden teminat amacıyla senet aldığı ve uğrayabileceği zararlara karşı kendilerini güvenceye almayı amaçladığı bilinmektedir. Böyle bir ihtiyaç bulunduğu savunulabilecek işler, piyasada elbette var. Fakat daha önceden, ihtiyacı yeterince karşılama gücü içermese de, zarar karşılığı kesinti düzenlemesi, mülga 1475 sayılı İş Kanunu'nda mevcuttu. 4857 sayılı İş Kanunu'nda ise bu konuda düzenleme yapılmayarak, çıkabilecek uyuşmazlıkların çözümü, genel hükümlere bırakılmıştır.
İş sözleşmesine konulmuş olan bir hükme istinaden işçiden işe girerken oluşabilecek zararlara karşı teminat niteliğinde senet alınabilir mi? Bu sorunun cevaplanabilmesi için, İş Kanunu incelendiğinde, işverence işe alınan işçilerden senet alınabileceği hususunu düzenleyen bir hükmün bulunmadığı görülecektir. İşe başlarken ya da yeni görevlendirme yapılırken işçiden senet alınması halinde işverene uygulanacak cezai müeyyide de öngörülmemiştir. Her ne kadar İş Kanunu'nda lehte veya aleyhte düzenlemeler bulunmasa da uygulama da işverenler tarafından işçilerden senet alındığı; bu konu ile ilgili alınmış Yargıtay kararlarının da olduğu bilinmektedir.
Yargıtay bir Kararında (Yrg. 9. HD.'nin, 02.07.2009 tarih ve E. 2008/3062, K. 2009/18488 sayılı Kararında) vurgulandığı üzere, "İşçi ve işverenin taraf oldukları iş ilişkisinde başlangıçta işe girerken, işverenin teminat amacı ile bu tür senetler aldığı uygulama da görülmektedir. Kuşkusuz bu durumun kanıtlanması halinde bu şekilde alınan senet, teminat senedi niteliğinde sayılmalıdır. Diğer taraftan, İş Hukuku; işçi ve işveren ilişkisinde, işverenin sosyal ve ekonomik bakımından güçlü olması, işçinin korunması ve işçi lehine yorum ilkeleri dikkate alınarak, sözleşme hukuku alanında ayrılmış ve farklı kurallar getirerek gelişmiştir. Bu nedenle iş hukukunda, düzenlenen belgelere karşı işçi lehine tanık dinletilmesi yoluna gidilmektedir. Somut olayda, mahkemece yapılacak iş, yukarıdaki ilkeler doğrultusunda dava konusu senedin teminat senedi olarak verilip verilmediği konusunda davacının gösterdiği tanıklar dinlenmeli, tarafların delilleri toplanmalı, elde edilecek verilere göre karar vermekten ibaret olmalıdır. (...)"denilmektedir.
Bir başka Kararda (Yrg. 9. HD.'nin, 01.05.2008 tarih ve E. 2008/13255, K. 2008/10991 sayılı Karar) da, "(...) Davacı tanıkları, işverenin ilerde gerçekleşme ihtimali ile işçinin vereceği zararlara karşılık her işe giren işçiden bu tür senet alındığını beyan etmişlerdir. Dava konusu senedin vade tarihi ve nakden ibaresinin daha sonra yazıldığı da bilirkişi raporu ile saptanmıştır. Davalı şirket temsilcisinin, teminat niteliğindeki senedi icraya koymasından dolayı, Asliye Ceza Mahkemesinde yargılandığı ve mahkûm olduğu da anlaşılmıştır. Şirket kayıtlarında davalı işyerinde çalışan davacıya borç para verildiğine ve karşılığında senet alındığına dair bir kayıt bulunmamaktadır. Somut bu maddi olgulara göre, takibe konulan senedin işe girerken davacılardan alındığı, teminat senedi olduğu, davacıların borçlu olmadığı anlaşıldığından, senedin iptaline ilişkin isteğin kabulü yerine reddine karar verilmesi hatalıdır." denilmektedir.
Her iki Yargıtay Kararından da anlaşılacağı üzere, işverenler, işe aldıkları işçilerden teminat senedi adı altında senet almışlardır. Alınan senetlerin tümünün iyiniyetli işveren eylemi olarak algılanması mümkün olmamaktadır. İleride gerçekleşebilecek zararlar ya da işçinin hak ettiği ücretleri, ihbar ve kıdem tazminatları, hafta tatili, fazla mesai ücretleri vb alacaklarının talebinde oluşacak sıkıntılarda işçiler aleyhinde kullanılmak üzere de bu senetlerin alınabildiği gözlenebilmektedir. İşe başlarken işçiden senet alınması İş Kanunu yönünden ayrı bir suç teşkil etmese de, bazı durumlarda Türk Ceza Kanunu'nun "İş ve Çalışma Hürriyetinin İhlali" başlıklı 117/4. maddesinde "Cebir veya tehdit kullanarak, işçiyi veya işverenlerini ücretleri azaltıp çoğaltmaya veya evvelce kabul edilenlerden başka koşullar altında anlaşmalar kabulüne zorlayan ya da bir işin durmasına, sona ermesine veya durmanın devamına neden olan kişiye altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir."(5) şeklinde düzenleme öngörmüştür. İşe girişte işçiden senet alınması ve bu senet tehdidi ile iş sözleşmesinin feshinde işçinin istifa dilekçesi vermeye zorlanması, yukarıda belirtilen kanun hükmü anlamında suç teşkil edebilecektir. İşverenlerce işe girişlerde senet alınması sonucu ortaya çıkan anlaşmazlıklarda görevli mahkemenin tespiti ile ilgili de Yargıtay'ca alınmış kararlara baktığımızda, "(...)Uyuşmazlık, işçi ve işveren arasındaki iş ilişkisi sebebiyle verildiği iddia edilen kambiyo senedinde kaynaklanmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın çözümünde iş hukukuna ilişkin kuralların uygulanması gerektiğinden iş mahkemesinin görevli olduğu (...)" kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır.*
Bu yanlış uygulamaları ortadan kaldırabilmek için, teminat niteliğinde bile olsa konu hakkında temel prensipler ve aykırı davranışta cezaî müeyyide hakkında mutlaka İş Kanunlarında düzenleme yapılmalıdır. Genel prensipler içerisinde iş sözleşmesine konulacak cezaî şart gibi tazmin yolu uygulanabilecek ve haklı fesih hakkının kullanılması gerçekleştirilebilecek iken etkin olmayan senet alınması uygulaması işverenlerce yapılmamalıdır.
*Detay için SGK Beşiktaş Sosyal Güvenlik Merkezi Müdür Yrd. ve Sosyal Güvenlik Kontrol Memuru Coşkun BİLGİN tarafından kaleme alınan "iş sözleşmesine istinaden işçiden işe girerken senet alınabilir mi? Bu anlaşmazlıkların çözümünde görevli mahkeme hangisidir?" başlıklı Yazıya bakılabilir: Yaklaşım Dergisi, Ağustos 2011, S. 224, http://www.yaklasim.com/mevzuat/dergi/...
(Kaynak: Yeni Şafak | 17.10.2011)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.