Sosyal güvenliğin finansmanı (prim tahsilâtı vb) alanında görevli her fert, SGK kurumsal yapısının sağlıklı oluşmasına ve sağlıklı yaşamasına katkı sağlamaktadır. Bu görevlilerin hem sürekli hizmetiçi eğitimle görev yapma kalitelerinin yükseltilmesi hem de kurumsal bir kimlik kazanması yoluyla sosyal güvenliğin finansmanı anlamında da olumlu ve kalıcı bir yeniden yapılanma süreci doğacaktır.
SGK işveren memurları, kurumun oldukça geniş ve karışık 5510, 4734, 4735, 2886, 6183, (mülga 506, 1479, 5434 dâhil) sayılı kanunları ve bunlara ilişkin yüzlerce yönetmelik, tebliğ, genelge ve genel yazıyı vb bilmek zorundadırlar. Uygulamada en az 3-5 yıllık deneyimden sonra ancak bir işveren memuru yetişebilmekte ve özellikle büyük şehirlerde de gerçekten çok zor ve yoğun bir çalışma tempoları yaşamaktadırlar. Memur başına düşen dosya sayısının aşırı derecede fazla olması, mevzuatın çok geniş ve devamlı büyüyen bir yapıya sahip olması, vatandaş odaklı hizmet nedeniyle birebir iletişimin verdiği rahatsızlık, diğer servislerde çalışanlar ile bu servislerde çalışanların kariyer farklılığı gereğinin tanınmaması, bazı olumsuzluklara neden olmaktadır. İşveren memurunun bir statüsünün olmaması, yaptığı işin önemini ve büyüklüğünü gölgede bırakmaktadır. İşveren memurlarının da kendi alanında uzman olduğunu gösteren bir kadroya sahip olma hakkının tanınması, sosyal güvenliğin etkin finansmanı alanındaki çalışmaları kuvvetlendireceğinden kuşku duymamak gerekir.
Belirttiğimiz bu özellikleriyle bile, kabul edelim ki, SGK'nın en önemli birimi ve tabiri caizse belkemiği işveren memurlarıdır. SGK bünyesinde yer alan önemli bir bilgi birikimi ve mevzuat takibi gerektiren bu işlerde birimlerin prim tahakkuk ve tahsilât servislerinde çalışan binlerce kurum personeli, "İşveren Uzmanı" veya "Sigorta Primleri Uzmanı" kadrosunun ihdas edilmesini ve bir kariyer mesleği olarak düzenlenmesini talep etmektedirler.
Genel olarak "işveren memuru" diye anılan ancak Sosyal Güvenlik Kurumu literatüründe "Prim Tahakkuk ve Tahsilât Servisi" çalışanı (böyle bir kadro olmasa da) olarak bilinen memurlar, konusunda uzman olmalıdırlar, zaten. Sosyal Güvenlik Kurumu'nca düzenlenen eğitim seminerlerinde "İşveren servislerinde fiilen çalışan memur ya da şefler" diye bahsedilmektedir. Kurum aslında kendi içyapısında bile bu servisleri ayırmış durumdadır. Bu nedenle önemli bir bilgi birikimi gerektiren bu birimlerde çalışanlar için "İşveren Uzmanı" kadrosunun ihdas edilmesi, zaruret haline gelmiş bulunmaktadır. Çünkü işveren memuru, Kurumun yegâne gelir kaynağı olan primlerin toplandığı tek birimde çalışmaktadır. Çünkü işveren memuru, 5510, 4734, 4735, 2886, 6183 sayılı kanunları bilmeden hiç bir işlem yapamamakta; 5510, 5084, 5615, 5746, 4447, 5921, 6111 vs. yasada düzenlenmiş bulunan birçok istihdam teşviki uygulamasını bilmek ve bunlardan işverenleri faydalandırmak için çabalamaktadır. Kayıtdışı istihdam ile mücadelede etkin görevler almakta ve Türkiye'de yapılan inşaatların ve ihale konusu işlerin hemen her noktasında işlemlere dâhil olmaktadır. Ve en az 2 ila 5 yıllık kıdeme ulaştıklarında ancak işlerini yapabilecek seviyede bir düzeye varabilmektedir. Çünkü işveren memuru, yüzlerce sayfalık kanunlar, yönetmelikler, genelgeler, talimatlar, e-postaları bilmek ve uygulamak zorundadır. Sadece kendine karşı sorumlu değil, en ufak bir hatada bile savunma verme ve yargılamalarla karşı karşıya kalabiliyor. Yapılan işin yoğunluğu ve sorumluluğu gözönüne alındığında, hiçbir memurun gönüllü çalışmak istemediği bir serviste çalışmak zorunda kalıyor. Kısacası günübirlik birkaç kalem tekdüze iş ile günü tamamlamıyor. Aslında illerdeki müdürlükler ve merkez müdürlükleri de bu servislerde yaşanan sorunların ve personelin durumunun farkındadır.
Her platformda Sosyal Güvenlik Kurumu'nun "kalbi" olarak belirtilen bu servislerde çalışan personel sürekli en doğruyu, en akılcı çözümü, en kaliteli ve en süratli hizmeti sunmaya çalışıyor. Zira Sosyal Güvenlik Kurumu'nun kalbi tabirinin ne kadar gerçekçi olduğu uzmanlık noktasında atılacak adımlarla yetkililer için bir samimiyet sınavı niteliğindedir.
Kurumun neredeyse tüm alacaklarının takipçisi ve tahsildarı görevini üstlenerek, makroekonomik düzeyde ülke istihdamı, çalışma hayatı ve işveren tanımına uyan tüzel ve gerçek kişilerin tüm işlemlerini 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile diğer bağlantılı kanunlar çerçevesinde itina ile yapan prim tahakkuk ve tahsilât servisi çalışanları, aynı zamanda bütçede meydana gelebilecek sosyal güvenlik açıklarının en aza indirilmesi noktasında büyük sorumluluk taşımakta ve özveri ile çalışmaktadır. Bu sorumluluğun ve özverili çalışmasının karşılığında sosyal ve mali hakları iyileştirilmeli ve hak ettiği kadro unvanını almalıdır. Problemin çözümü noktasında SGK yönetimi, bir an evvel bu mağduriyetin farkına varmalı ve sorunun çözümü için gerekli çabayı göstermelidir.
(Kaynak: Yeni Şafak | 03.10.2011)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.