Turizm sezonunun başlamasıyla birlikte 'döneme özgü' gelişmeler de hız kazanmış durumda. Yanlış anlaşılmasın, turistlere yönelik tacizlerden söz etmiyoruz. Son yıllarda giderek artan sahte içkilerin ortaya çıkardığı bazı etkilerden bahsetmek istiyoruz. Yakın bir zaman içinde içtikleri sahte içkiden zehirlenerek ölen turist rehberlerine yönelik haberler dünya basınında da yer bulmaya başladı.
Bu durumu Mehmet Y. Yılmaz şu sözlerle ifade etti: 'Turizmi geliştirmek için 70 kişilik Rus tur operatörü grubu getirip, onları da kaçak içkiyle zehirlemek 'dünyanın en büyük aptallıkları' diye bir yarışma varsa orada finale kalacak nitelikte bir iştir.' Bu yoruma katılmamak elde değil.
Cari açığın giderek daha ciddi bir risk oluşturduğu bizim gibi ekonomiler için turizm gelirlerinin yaşamsal önemi var. Turizm alanında rakibimiz durumunda olan ülkelerin, pastadan daha fazla pay almak için 'karalama' kampanyası yapması ise vakayı adiyeden...
ANLAMSIZ ISRAR
Sahte içki olayında ise turizmdeki yabancı rakiplerimizin ekmeğine 'kendi ellerimizle' yağ sürüyoruz. Bu olayların haber yapılmasına itirazımız yok. İtiraz ettiğimiz nokta, yetkililerin bu tabloyu okuyamamakta ısrar etmeleri...
Turizm sektörü, uluslararası rekabetin kıyasıya yaşandığı sektörlerden birisi durumunda. Turistler açısından ziyaret edilmesi düşünülen ülkelerin tarihi, kültürel ve doğal özelliklerinin büyük önemi var. Ancak daha da önemlisi, gidilmesi düşünülen ülkenin ekonomik özellikleri. Kısacası, kaliteyi ucuza alabilmek turistler açısından da önemli bir öncelik.
REKABET ÖNEMLİ ETKEN
Sektörde yaşanan uluslararası rekabet nedeniyle, maliyetlerin düşürülmesi son derece önemli. Bunu yapmanın yollarından birisi de yüksek vergi içeren ürünlerin 'vergisiz' alınabilmesi. Bu konuda favori alan ise alkollü içkilerÖ
Alkollü içkilerdeki yüksek ÖTV, kayıtdışı yollarla üretilmiş içkiyi fiyat olarak cazip hale getiriyor. Denetim ve standart olmadığından bu içkilerin önemli bir bölümü ölüme kadar varabilen trajik sonuçlar ortaya çıkarabiliyor.
VERGİLER ÇOK YÜKSEK
Fransızların ünlü bir sözü var: 'Fazla vergi vergiyi öldürür.' Bu söz, alkollü içkilerdeki ÖTV açısından da geçerli. Vergiler aşırı yükseltildiğinde refleks olarak, vergisiz alanlara kayma yaşanır. Bu kayma devletin umduğu geliri toplayamamasına neden olur. Başka bir deyişle, uygulanan vergi oranının yüksek olması, toplam vergi gelirlerinin de aynı oranda artacağı anlamına gelmiyor.
Alkollü içkilerdeki olay, sadece devletin gelir kaybıyla sonuçlansa iyi. Üstelik turizm sektöründe kelimenin tam anlamıyla 'kendi ayağımıza sıkıyoruz.'
SADECE İÇKİDE DEĞİL
Yüksek oranlı vergiler nedeniyle ortaya çıkan sorunlar sadece alkollü içkilerle sınırlı değil. Aynı konu, motorinden alınan yüksek vergiler için de geçerli. Biraz taşımacılık sektörüyle ilgisi olanlar bilir. Kamyon, TIR ve otobüslerin günümüz koşullarında motorinle çalışarak para kazanmaları mümkün değil. Bunun yerine '10 numara yağ' adı verilen bir karışımı kullanıyorlar. Bu yağın kullanımı öylesine yaygınlaştı ki, yol kenarlarında ilkel tezgahlarda 'uluorta' satışının yapıldığına tanık olmak sıradanlaştı.
Yüksek vergiye karşı geliştirilen bu tür 'alternatif çözümler', devletin dolaylı vergileri almaması sonucunu ortaya çıkarmakla kalmıyor. Ayrıca sektörün tamamının kayıtdışı olması nedeniyle dolaysız vergiler açısından da kayıp yaratıyor.
Sigortalılıkta geriye yürütme nedir?
12.04.1962 doğumluyum. 14.08.1990 tarihinde SSK'lı olarak işe başladım. 31.08.1988 tarihinde askere gittim. Ne zaman ve hangi şartlarda emekli olabilirim? Geriye yürütme nedir? Bundan faydalanıp erken emekli olabilir miyim? Aydın S.
Önce geriye yürütmenin ne anlama geldiğini açıklayalım. Kişi askerliğini ilk defa sigortalı olduğu tarihten önce yapmış ise askerlik borçlanması yapması halinde sigorta başlangıcı borçlandığı süre kadar geri gelir. Örneğin askerliğinizi 18 ay er olarak yaptığınızı kabul edersek, 18 ay askerlik borçlanması yaptığınızda 14.08.1990 olan sigorta başlangıcınız 18 ay geri gelip 14.02.1989 olur. Buna göre, emeklilik için 25 yıllık sigortalılık süresi, 51 yaş ve 5450 prim günü şartlarına tabi olursunuz. Askerlik borçlanması ile birlikte 5450 gün prim ödemiş olmak koşuluyla 25 yıllık sigortalılık sürenizin dolacağı 14.02.2014 tarihinde emekliliğe hak kazanırsınız.
AKLINIZDA BULUNSUN
Cari açık nedir?
CARİ açıktaki artışın ekonomimiz açısından ciddi sorunlar çıkarabileceği konusunda sağduyu sahibi uzmanların görüş birliği içinde oldukları bilinen bir gerçek. Bilgi kirliliğinin alabildiğinde arttığı seçim ortamında bu tür konular çoğunlukla vatandaş açısından sıkıcı bulunur. Bunun temel nedenlerinden birisi de, konuşulan konu hakkında bilgi sahibi olunmaması. Cari işlemler dengesi, ülkeden çıkan döviz ile ülkeye giren döviz arasındaki farka göre belirlenir. Giren döviz, çıkandan fazlaysa cari fazla; tersi durumda ise cari açık ortaya çıkar. Ülkeye döviz giriş çıkışını etkileyen unsurlar üç başlıkta toplanabilir. Bunlardan ilki, uluslararası mal ticareti yani ithalat ihracat farkıdır. İkincisi; turizm, sigortacılık, taşımacılık gibi hizmet ticaretinden oluşan hizmetler hesabıdır. Üçüncüsü de, yurtdışında çalışan işçilerimizin ülkemize aktardığı dövizlerle ülkemizdeki yabancıların kendi ülkelerine aktardığı dövizler arasındaki farktan oluşan transferlerdir.
GÜNÜN SÖZÜ
'İnsanları aldatmak, güldürmekten çok daha kolaydır.' Molier
(Kaynak: Akşam Gazetesi | 06.06.2011)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.