BASINDAN YAZILAR
Seçimler yaklaşırken ekonomik gidişat / Osman Arıoğlu - MuhasebeTR

Seçimler yaklaşırken ekonomik gidişat / Osman Arıoğlu

Türkiye'de 2003 sonrası seçim dönemleri eski alışkanlıkların çok benzer şekilde tekrarlandığı dönemler olmadı.

Eski dönemlerde genelde hep koalisyon hükümetleri iş başında olduğu için seçim dönemlerinde kesenin ağzı biraz daha açılır, zaten sözden öte bir anlamı olmayan mali disiplin tamamen gözardı edilirdi. 2003 sonrası dönemler Türkiye açısından tek parti hükümetinin iş başında olduğu, ilk defa mali disiplinin lafta kalmayıp fiilen hayata geçirildiği ve seçim dönemlerinde ipin ucunun kaçırılmadan seçimlerin yaşandığı dönemler şeklinde gerçekleşti.

Seçimlere çok az zamanın kaldığı bu dönemde de mali disiplinden hiç taviz verilmediği açıklanan bütçe sonuçlarından net olarak görülmekteydi ve bu konuyu bu köşede değerlendirmiştik. Şimdi bütün bu olumlu gidişata rağmen cari açıktaki artış hızında bir yavaşlama olmasına rağmen, biraz daha alınacak mesafe olduğunu söylemeliyiz. Aslında hükümet de bu konuda alabildiğine dikkatli davranmaktadır. Konuya ilişkin önce Merkez Bankası ve BDDK sonra da hükümet tedbirler almaya başladı.

Hükümet tarafından alınan tedbirler daha ziyade bazı ürünlere fon uygulaması, ihtisas gümrüğü uygulaması ve dahilde işleme rejiminin biraz daha ince elenip sık dokunması şeklinde oldu. Bu köşede, ihracatımızın önemli ölçüde ithalata dayalı olduğunu, buna rağmen hükümetin tüketim malları ve alternatif mallar ithalatında fiziki kontroller de dahil, ihtisas gümrüğü ve fon uygulaması yollarına gitmesi gerektiğini ifade etmiştik.

Yukarıda özetlediğimiz tüm olumlu gelişmelere rağmen bir seçim döneminde olunması ve seçim sonrasında her ne kadar kimse tarafından bir iktidar değişikliği beklenmemesine rağmen iktidarın Anayasal çoğunluğu alıp alamayacağı gibi nedenlerle doğal olarak yabancı yatırımcı girişlerinde kısmen bir bekleme dönemine girilmesi söz konusu oldu. Bu nedenle de Merkez Bankası durumun farkında olarak döviz alım miktarını biraz aşağı çektiğini duyurdu.

Bunu yaparken de dalgalı kur rejimi içerisinde kurun aşırı oynaklığına izin vermemeyi hedefledi. Çünkü seçim sonrasında hükümetin kurulmasının ardından ve hatta bunu hiç beklemeden seçimlere çok yakın günlerde yüksek kurdan gelen yoğun bir yabancı sermaye akımı olabilecek, bu da seçim öncesinde hızlı yükselen kurların seçim sonrasında tekrar düşmesinin yaratacağı bir kur istikrarsızlığına neden olabilecekti. Bu durumda da en çok zararı yine Türk müteşebbisler görecekti. Zira her şeye rağmen hâlâ Türk müteşebbisleri, dövizli işlemlerinde riskten korunma yöntemleri konusunda yeterince alışkanlık sahibi değiller. İşte bu nedenle her ne kadar cari açığın artış trendi hâlâ risk oluşturabilecek olsa da, bundan daha önemlisi hükümetin ve ekonomi aktörlerinin duruma sadece seyirci kaldıkları bir yapının yaratacağı istikrarsızlık risk boyutunu daha da büyütebilecekti.

 

Oysa hükümet ve ekonomi yönetimi son derece tecrübeli ve ülkenin bir cari açık riski yanında, istikrarlı ve %5'in üzerinde bir büyüme gerçekleştirmesi gereğini de dikkate alarak, bir yandan cari açığın artış hızını yavaşlatıcı önlemler alırken bir yandan da kur dalga boyunun aşırı yükselmesinin piyasada yaratacağı olumsuzlukların önüne geçmeyi hedeflemektedir. Bunun için müteşebbislerin ve vatandaşların felaket tellalı, kriz çağırıcılarına kulak asmamasını ama tedbiri de elden bırakmamasını bir kez daha hatırlatalım.

 

(Kaynak: Bugün Gazetesi | 03.06.2011)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM