Son zamanlarda, star okurlarının en çok sorduğu sorulardan biri de, ‘Bir apartman dairesinde muayenehane açacağım. Diğer kat malikleri izin vermiyor. Ne yapabilirim’ şeklinde. Bu tür konuları merak edenlere en kısa yoldan bir Kat Mülkiyeti Kanunu edinmelerini ve bu kanuna göz atmalarını, özellikle 24. maddesini okumalarını öneririm. Biz de bugünkü yazımızda, daha çok konut olarak kullanılan bir anagayrimenkulde, işyeri açmaya teşebbüs edildiğinde, karşılaşılabilecek zorluklardan bahsedeceğiz.
Diğer kat maliklerinin, konut olarak kullanılan bir binada, işyeri açılmasına karşı itirazları, bazen haklı sebeplere dayanabiliyor. Çoğu zaman da işyeri açmaya niyetlenenlerin haklı gerekçeleri olabiliyor.
Konuyu, her iki taraf açısından da ele alalım.
Kat Mülkiyeti
Kanunu ne diyor?
Kat Mülkiyeti Kanunu’nun ‘Yasak İşler’ başlıklı 24. maddesinde, bu konu açıklığa kavuşturulmuş.
Bu hükme göre, anagayrimenkulün, kütükte mesken, iş veya ticaret yeri olarak gösterilen bağımsız bir bölümünde hastane, dispanser, klinik, poliklinik, ecza laboratuvarı gibi müesseseler kurulamıyor. Diğer kat maliklerinin bu kurala aykırı olarak yaptıkları sözleşmeler hüküm ifade etmiyor.
Diğer taraftan, dispanser, klinik, poliklinik niteliğinde olmayan muayenehaneler bu kapsamın dışında değerlendiriliyor.
Daha açık bir anlatımla, bir diş hekimi ya da başka bir alanda uzmanlaşmış olan doktorun, konut olarak kullanılan bir binada muayenehanesini açmasında herhangi bir sınırlama bulunmuyor.
Bir avukat için de aynı durum söz konusu.
Binanın, kütükte mesken olarak gösterilen bağımsız bir bölümünde sinema, tiyatro, kahvehane, gazino, pavyon, bar, kulüp, dans salonu ve benzeri eğlence ve toplantı yerleri ve fırın, lokanta, pastahane, süthane gibi gıda ve beslenme yerleri ve imalathane, boyahane, basımevi, dükkan, galeri ve çarşı gibi yerler, diğer kat maliklerinin oybirliği ile verecekleri bir kararla mümkün olabiliyor.
Alınan bu karar, yöneticinin veya kat maliklerinin birinin isteği üzerine, bütün bağımsız bölümlerin kat mülkiyeti kütüğündeki sayfalarına şerh verilebiliyor.
Peki kim haklı?
İlgili kanun hükmü de değerlendirildiğinde bu konuda, işyeri açmak isteyenin de kat maliklerinin de haklı olduğu taraflar var.
Nitekim kanunun bir sınırlama getiriyor olmasının ana nedeni, daha çok mesken olarak kullanılan, ailelerin bulunduğu bir binada, mevcut huzur ve sükunu korumak, ahlaka aykırı bir ortamdan uzak tutmaktır. Keza, gürültü ve patırtıya sebebiyet verecek bazı meslek gruplarının yasaklanıyor olması da bu şekilde diğer kat maliklerini rahatsız etmekten kaçınmaktır.
Bu açıdan yapılan itirazlar, haklı sebeplere dayanır.
Bir de işyeri açan tarafından durumu değerlendirelim. Bu kişinin de kanunda yasaklanan meslekler dışında bir mesleği icraya teşebbüs etmesinde herhangi bir sorun yok.
Böyle kişilerin, ilgili kanun hükmüne göre hareket etmelerine rağmen, birtakım itirazlarla karşılaşmaları, diğer kat maliklerinin yetkilerini keyfi olarak kullandıklarını gösteriyor. Bu konu çok hassas.
Sapla samanı ayırmak lazım...
(Kaynak: Star Gazetesi | 06.11.2006)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.