Yıllardır ülkemizin kanayan bir yarasıydı onlar. Evet, kot taşlama (kumlama) işçilerinden bahsediyorum.
Yıllarca 'merdiven altı' tabir edilen atölyelerde sosyal güvencesiz ve sağlıksız ortamlarda çalıştırıldılar.
Verdikleri mücadele sonucu ilkel koşullarda kot taşlama işi yasaklandı ancak onlarda bir hatırası kalmıştı; slikozis hastalığı. Solunum sistemini felç eden bu hastalık tam anlamıyla bir meslek hastalığıydı. Yani yaptıkları işin niteliğinden ve işverenlerin hoyratlığından kaynaklanıyordu. Bu hastalık nedeniyle neredeyse tamamen iş göremez hale geliyorlardı. Buna göre Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından kendilerine sürekli işgöremezlik geliri bağlanması gerekiyordu. Fakat bu işçiler genelde kayıt dışı yani sigortasız çalıştırıldıklarından, hangi işyerinde ve ne kadar süreyle çalıştıkları ve hangi koşullarda çalıştıkları tespit edilemiyordu. Dolayısıyla SGK tarafından bağlanması gereken gelir de bir türlü bağlanamıyordu.
Mevzuattaki boşluk sebebiyle bu işçilerin kaderlerine terk edilmesi 'sosyal devlet' ilkesiyle bağdaşmazdı. Nitekim yasa koyucu da böyle düşünmüş olacak ki, kamuoyuna Torba Kanun olarak bilinen 6111 Sayılı Kanun'la kot taşlama işçilerine aylık bağlanması öngörüldü. Böylece sosyal sigorta kapsamında olmasa bile sosyal yardım kaleminden bu işçilere aylık bağlanmış olacak.
Şu an Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmayı ve Resmi Gazete'de yayımlanmayı bekleyen kanun yürürlüğe girdiği takdirde kot işçileri ayda 434 ila 558 lira arasında aylığa kavuşmuş olacaklar.
Kim ne kadar alacak?
Hangi kot işçisinin ne kadar aylık alacağı, sağlık kurul raporunda belirtilen 'meslekte kazanma gücü kaybı'na bağlı. Meslekte kazanma gücünü;
- %15 ila %34 arasında kaybedenlere 434 lira,
- %35 ila %54 arasında kaybedenlere 496 lira,
- %55 ve üzerinde kaybedenlere ise 558 lira maaş bağlanacak.
Yalnız maaş bağlanabilmesi için işçilerin yasasın yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla 3 ay içinde SGK'dan talepte bulunmaları gerekiyor. Ayrıca bağlanan bu aylıklar, işçilerin vefatı halinde eş ve çocuklarına da intikal edebilecek.
Torba'ya kadar Bağ-Kur, Torba'dan sonra SSK
Soru: Sadettin Bey, ben 2002'de bir şirkete ortak oldum. Hâlâ da şirket ortaklığım devam ediyor. 2006 yılında ise özel bir şirkette SSK'lı olarak çalışmaya başladım ve şu an itibarıyla çalışmaya devam ediyorum. Duyduğum kadarıyla benim SSK'lı çalışmalarım geçersizmiş. Peki bundan sonra ben SSK'lı mı yoksa Bağ-Kur'lu mu sayılacağım? Hamit Karahan
Cevap: Hamit Bey, bugüne kadar sizin gibi hem SSK hem de Bağ-Kur kapsamında çalışması olanlar için önce başlayan sigortalılık geçerli oluyordu. Yani siz 2002 yılında Bağ-Kur kapsamına girdiğiniz için, daha sonra başlayan SSK'lı çalışmalarınız geçersiz sayılıyor. Ancak şu an Torba Kanun'a konulan bir düzenleme ile bundan sonra çakışma halinde SSK günleri geçerli olacak. Yani Torba Kanun yürürlüğe girerse, torba öncesi için Bağ-Kur, torba sonrasında ise SSK'lı hizmetleriniz geçerli olacak.
(Kaynak: Bugün Gazetesi | 24.02.2011)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.