BASINDAN YAZILAR
Ankara'daki patlama ve OSB'lerin durumu / Osman Arıoğlu - MuhasebeTR

Ankara'daki patlama ve OSB'lerin durumu / Osman Arıoğlu

Organize Sanayi Bölgeleri (OSB'ler) modern toplumlarda olmazsa olmazlardan biridir.

Kuruluş amacı sanayinin planlanan alanlarda yapılmasını sağlamak, çarpık sanayileşme ve çevre sorunlarını önlemek, kentleşmeyi doğru yönlendirmek, kaynakları rasyonel kullanmak, bilgi teknolojilerinden daha fazla yararlanmak, sanayi türlerini belli bir plan dahilinde geliştirmektir.

Buralarda iş kurmakta ekstra teşvikler vardır. Her şeyden önce prosedürler hızlı işlediği için işyeri açmak daha kolayca gerçekleştirilir. Kamusal alt yapı hazır hale getirildiği için daha az masrafla işe başlamak mümkündür. Yani kuruluş masrafları daha azdır.

Kuruluş amaçlarını düzenleyen yönetmenlikte belirtildiği gibi OSB'ler de kendi aralarında sanayi türlerine göre ayrışmaktadır. Böylece hem uzmanlaşma hem de denetimde daha etkinlik sağlanması mümkün hale gelmektedir. Aslında OSB'lerin dayanağı olan 4562 Sayılı Kanun 2000 yılında yayımlanmıştır. 2008 yılında ise 5807 Sayılı Kanun'la değiştirilerek bugünkü halini almıştır. 2000 yılından önceki dönemlerde OSB ile ilgili işlemler yönetmelikle yürütülmekteydi. OSB'lerle ilgili tüm yetki Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nda olup, gerek kanun kapsamında olduğu dönemde ve gerekse yönetmelik kapsamında olduğu dönemdeki ortak özellik planlı sanayi alanlarının oluşturulmasıdır. Yoksa kendiliğinden oluşturulan sanayi alanlarına veya sanayi sitelerine daha sonra OSB statüsü kazandırılması temel prensip değildir.

Ancak Türkiye'de her konuda olduğu gibi bir anlamda kendiliğinden oluşan ve daha sonra da OSB statüsü kazanan alanlar da vardır. Bunlar aslında 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu kapsamında küçük sanayi sitesi olarak oluşturulan ancak daha sonra OSB statüsü kazandırılan yerlerdir. Bunların sayısı da 5 tanedir. İkitelli, Beylikdüzü, Dudullu, Ostim ve İvedik organize sanayi bölgeleridir.

Son elim olayların yaşandığı her iki bölge de, işte bu sonradan OSB statüsü kazanan bölgelerdendir. Elbette bir bölgeye sonradan da olsa OSB statüsü verilmişse artık bu bölgenin statüsünü tartışmak doğru değildir. O zaman o bölge ile ilgili olarak kim ne yapması gerekiyorsa onu tam olarak yerine getirmesi gerekir. Yani elbette Sanayi ve Ticaret Bakanlığı 'buralar sonradan OSB statüsü verilen yerlerdir, ben daha fazla ne yapabilirim' diyemez. Buraların denetimi ile ilgili olarak üzerine düşeni tam olarak yerine getirmesi gerekir. Yani işin temel noktası bu yerlerin statüsünden değil gerekli denetimlerin tam olarak yapılması ve gereken tedbirlerin de zamanında alınmasıdır.

Oysa son elim hadiselerin arkasından belediyelerin bu bölgelerdeki yetkisinin ne ölçüde olacağı konusu gibi kamuoyuna yansıdı. Bunu duyar duymaz ilk tepki, öteden beri olduğu gibi, bizde bir konuda yapılması gerekenin yapılması için illa bir musibet mi ortaya çıkmalı, biz ne zaman planlı ve programlı olarak işimizi yapacağız şeklinde bir hayıflanma oluyor. Çünkü bu tür üzücü olaylardan sonra televizyon kanallarında geçmişte bu şekilde yaşanan elim olaylarla ilgili bir nevi hatırlatma yayınları yapılır. İlgililerce bazı yerlere sıkı denetimler yapılarak gün kurtarılmaya çalışılır. Zira özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerimizde yeterli güvenlik önlemleri olmaksızın faaliyetini sürdüren sanayi tesisleri bir gerçeğimizdir.

Bütün bunların bize hatırlatması gereken temel nokta artık anlayış değişikliğinin gerçekleşmesidir. Türkiye, TOKİ ve KİPTAŞ uygulamalarıyla modern şehircilik konusunda belli mesafe kat etmiştir. Ancak İstanbul gibi büyük şehirlerimizde bu alanda da alınması gereken çok mesafe bulunduğunu açıktır. Elbette yeni oluşturulan organize sanayi bölgeleri belli modern bir anlayış çerçevesinde geliştirilmektedir. Ancak gerekli taşınma masraflarının belki tamamının kamu tarafından karşılanması kaydıyla büyük tehlike oluşturan mahalle arası tesislerin bir an önce organize bölgelere taşınması sağlanmalıdır. Aksi takdirde çözüm önerisi göstermeden birilerine ceza kesilmesi veya işletme kapatılması yoluna gidilmesi sadece günü kurtarmaktan ibaret bize özgü çözümler olarak kalmaya mahkûm olacaktır.

(Kaynak: Bugün Gazetesi | 09.02.2011)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM