Yine maden kazası, yine iş kazası ve yine binlerce can gidiyor, yine binlerce yürek dağlanıyor. Ateş düştüğü yeri yakıyor ama giden hep çalışanın canı oluyor.
6 Mayıs günü Maden Mühendisleri Odası tüm basına bildiri gönderdi ve gelen ve gelecek maden kazalarından haberdar etti. Ancak, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili yetkililerden bu habere ses veren olmadı. Sonunda yine canlar gitti.
ILO'nun 2009 yılı açıklamalarına göre dünyada her yıl 270 milyon iş kazası meydana gelmekte, her 15 saniyede bir işçi ve her gün yaklaşık 6 bin 300 kişi iş kazası veya meslek hastalıkları nedeniyle yaşamını kaybetmektedir.
Ülkemiz, iş kazalarında ön sıralarda yer almaktadır. Son yıllardaki kaza istatistikleri incelendiğinde, özellikle madencilik sektöründe iş kazalarının belirgin bir şekilde artarak devam ettiği görülmektedir. Kayıtlara göre, 2008 yılında 43 maden çalışanı iş kazası sonucu yaşamını yitirmişken, 2009 yılında bu sayı 92'ye yükselmiş, 2010 yılının ilk 4 ayında ise 35'e ulaşmıştır. ILO'ya göre gelişmekte olan ülkelerin iş kazaları ve meslek hastalıkları maliyetleri, gayri safi yurt içi hasılalarının (GSYİH) % 4'ü tutarındadır. Buna göre ülkemizin 2008 yılı GSYİH'si dikkate alınırsa iş kazaları ve meslek hastalıklarının toplam maliyeti 38 milyar TL'dir.
MEVZUAT VE DENETİM YETERLİ DEĞİL
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çıkarılan İş Kanunu ve ilgili yönetmelikleri, tüm sektörlerde olduğu gibi madencilik sektöründe de etkin denetlemenin yapılabilmesi bakımından yetersizdir. Çıkarılan mevzuatlar yaşamın gerçeklerine uygun olmalıdır. Ülkemizdeki işyerlerinin % 98'inin 50'den az işçi çalıştırdığı, tüm çalışanların % 70'inin 50'den az işçi çalıştıran işyerlerinde çalıştığı, iş kazalarının % 63'ünün de 50'den az işçi çalıştıran işyerlerinde meydana geldiği bizzat Çalışma Bakanlığı'nın istatistiklerinde belirtilmesine rağmen çıkarılan mevzuatlarda 50'den az işçi çalıştırılan iş yerlerinde iş güvenliği uzmanı çalıştırılmasına gerek görülmemiştir. Bu işyerleri iş güvenliği hizmetlerinden yararlanamamaktadır. Bu nedenle açılan davalarda mahkeme, yönetmeliğin bazı maddelerinin yürütmesini durdurmuştur. İlgili tarafların görüşleri dikkate alınmadan çıkarılan mevzuatların uygulama şansının olmadığı bir kez daha görülmüştür.
Çalışma Bakanlığı, mevzuatındaki eksiklikleri tamamlamasının yanı sıra denetim elemanı olarak yararlanacağı kadrolarını, özellikle madencilik sektörünün risk durumunu göz önüne alarak maden mühendisi istihdamını da artırarak denetimlerini sıklaştırmalıdır.
İŞ DENETMENİ BULUNMASI ŞART OLMALI
Çalışma Bakanlığı İş Müfettişleri bırakın iş sağlığı güvenliği için kazaları önlemek adına denetim yapmayı, kendilerine gelen şikâyetleri bile yetiştirmiyorlar. Binlerce şikâyet dilekçesi iş müfettişleri tarafından sonlandırılmaya çalışılıyor. Bu da iş müfettişlerinin gerçek anlamda kazaları önleyici tedbirlerin varlığını daha kaza olmadan meslek hastalığı olmadan önleme çabalarına izin vermiyor. Bu sebeple mutlaka bölge çalışma müdürlerine bağlı İş denetmenleri istihdam edilmeli ve iş müfettişleri gerçekten sektörel denetime-önleyici hizmetler görmeye başlamalıdır. iş müfettişlerini şikâyetlerden kurtarmak şart.
İŞ HAYATI KURALSIZ HALE GELİYOR
Esnek/kuralsız çalışmayı, işçileri başka işverenlere kiralamayı, taşeronlaştırmayı yasal hale getiren; kıdem tazminatları, fazla mesai ücretleri ve sendikal hak ve yetkileri budayan 4857 sayılı İş Yasası yerine bütün tarafların katılımı ile demokratik; iş güvencesi ve iş güvenliğinin birbirini tamamladığı, tüm çalışanlar için insana yakışır norm ve standartta yeni bir iş yasası hazırlanmalıdır. Ayrıca İş Güvenliği Yasası, meslek odalarının ve ilgili tüm tarafların da görüşü alınarak acilen çıkarılmalıdır.
SORU VE CEVAP
Muvafakatınız var icra durmaz
SSK emekli aylığım üzerindeki haczi kaldıramadım. Size belgelerimi de gönderiyorum. Bu konuda ne yapmam gerekir. Orhan İrketi-İzmir
Orhan Bey, size gelen haciz belgesinden sonra yazılı olarak muvafakat vermişsiniz. Bu muvafakat sebebiyle yeni uygulamalar gereğince geri adım atmanızı mahkemeler kabul etmiyor. Çünkü, 5510 sayılı Kanun'un emekli aylıklarındaki haczi yasaklayan maddesine eklenen, "Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir" cümlesi sebebiyle muvafakat vermeseydiniz icra dururdu. Ancak, siz icraya izin verdiğinizi yazılı olarak kabul ettiğinizden icra başlamış ve başlayan icrayı artık durduramazsınız. Yapacak bir işleminiz kalmamış. Bu düzenlemeden önceki uygulamalarda Yargıtay icraya muvafakat edenlerin bu izni her zaman kaldırabileceğini kabul ediyordu.
(Kaynak: Habertürk | 21.05.2010)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.