BASINDAN YAZILAR
Sigorta tazminatları hasılat kaydedilir / Veysi Seviğ - Bumin Doğrusöz - MuhasebeTR

Sigorta tazminatları hasılat kaydedilir / Veysi Seviğ - Bumin Doğrusöz

SORU: İşletme hesabı esasına göre defter tutuyorum. Bundan üç yıl önce işyerimizde çıkan yangın nedeniyle bazı mallarımız yandı. İşyerim sigortalı olduğu için, sigorta bize yangından zarar gören mallarımız ve makinelerimiz için tazminat ödedi. İşletme hesabı esasına göre defter tuttuğumuzdan, bu tazminatı defterimize gider yazmadık. Şimdi yapılan incelemede, bize ödenen tazminatın tamamı gelirmiş gibi gösteriliyor.

YANIT: Vergi Usul Yasası'nın 278'inci maddesi gereği olarak "Yangın, deprem ve su basması gibi afetler yüzünden veyahut bozulmak, çürümek, kırılmak, çatlamak, paslanmak gibi haller neticesinde iktisadi kıymetlerinde önemli bir azalış vaki olan" emsal bedeli ile değerlenir.
Diğer yandan aynı yasanın 330'uncu maddesi uyarınca da "Emtia ve zirai mahsul ve hayvan kıymetlerinde vukua gelen zayiat dolayısıyla alınan sigorta tazminatları bunların değerlerinden fazla olursa, bu fazlalık kâra alınır."
Yasal düzenleme gereği olarak "İşletme hesabı esasında tutulan defterde bu tazminat hasılat kaydedilir."
Mevcut yasal düzenlemeler çerçevesinde çıkan yangın nedeniyle sizin yanan veyahut da yangından zarar gören mallarınız için takdir komisyonuna başvurarak gerekli takdir işlemlerini yaptırmanız gerekliyken bu işlemleri yaptırmadığınız ve bu bağlamda da sigorta şirketinden almış olduğunuz tazminatı defterinize hasılat yazmamanız nedeniyle hakkımızda inceleme yapıldığı anlaşılmaktadır.
Gerçekte Takdir Komisyonu'nca emsal bedel takdir edilmeden sigorta tazminatının doğrudan gelir olarak kabul edilmesi de hukuken mümkün değildir.
Ancak böyle bir durumda yapılan incelemeler sırasında sizin sözü edilen yangın nedeniyle uğramış bulunduğunuz zararı kanıtlamanız ve dolayısıyla bu zararın sigorta şirketinin ödemiş bulunduğu tazminatla karşılaştırılmasının yapılmasına ortam hazırlamanız gerekmekte iken bu gereksinimi yerine getirmemiş olmanızdan dolayı, alınan tazminatın tamamı gelirmiş gibi kabul edilmiş olabilir.
Bu konuda oluşan yargı karlarında işyerinde çıkan yangında oluşan zayiat nedeniyle sigortadan alınan tazminat tutarının kayıt dışı bırakılması nedeniyle yapılan incelemelerde, vergilendirmeye esas alınacak matrahın tespiti sırasında dönem sonu stokları ile yangın tarihine kadar yapılan işlemler dikkate alınarak belli bir matrahın inceleme aşamasında tespit edilmesi gerekmektedir.
Sigorta şirketinin size yapmış olduğu ödemede esas aldığı unsurlar ve yapmış olduğu tespitler, bu konuda size yardımcı olabilir.
Tüm bu açıklamalara karşın Vergi Usul Yasası'nın 330'uncu maddesinde yer alan hükme rağmen almış bulunduğunuz sigorta tazminatını defterinize hasılat olarak kaydetmemiş olmanız mevcut durumunuzu olumsuz etkilemektedir. (V. Seviğ)


YARGI KARARLARINDA

AMORTİSMAN

1. Danıştay 4. Dairesi'nin E.2005/2191, K.2006/2809 sayı ve 19.12.2006 tarihli kararı
"Yedi yıllığına kiraladığı bina için özel maliyet niteliğindeki harcamalarını yeniden değerlemeye tabi tutan ve söz konusu binayı satın alması üzerine özel maliyet niteliğindeki harcamalarını yeniden değerlenmiş tutarlarını binanın satın alma bedeline ekleyerek amortisman ayıran şirket aleyhine yapılan tarhiyatı, VUK'un 272. maddesi uyarınca kira süresi içinde eşit yüzdelerle itfası mümkün olan özel maliyet bedellerinin ve yeniden değerleme değer artış farkının kira süresi dolmadan aynı binanın satın alınması nedeniyle kira bedeline ilave edilerek çok daha uzun sürede amortisman yoluyla itfa edilmesinin davalı idarenin aleyhine olmadığı gerekçesiyle terkin eden vergi mahkemesi kararı temyiz edilmiştir. VUK'un 298/1-4. maddesinin son cümle uyarınca "bina arsa ve araziler yeniden değerlemeden önceki kıymetleri üzerinden amortismana tabi" tutulacaklarından kiracı tarafından taşınmazın satın alınması nedeniyle itfa edilemeyen özel maliyet bedeli niteliğindeki harcamaların yeniden değerlemeye tabi tutulmadan önceki tutarları üzerinden binanın satın alma bedeline eklenmesi gerekmektedir. Kiracının, kiracı olarak kullandığı taşınmazı satın almasıyla birlikte, kiracılık vasfı sona erdiğinde, aktife kaydedilen taşınmaz için amortisman ayrılmasında bina, arsa ve arazilerin amortismandaki genel ilkelere uygun olarak yeniden değerlemeden önceki kıymetler esas alınmalıdır. Bu itibarla tarhiyatın kaldırılmasına karar veren mahkeme kararında hukuka uyarlık görülmemiştir."
2. Danıştay 4. Dairesi'nin E.2000/6537, K.2001/4779 sayı ve 5.12.2001 tarihli kararı
"VUK'un 313. maddesine göre; işletmede bir yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan alet, edevat ve demirbaş değerlerinin bu kanuna göre yok edilmesi amortismanın konusunu teşkil eder. Aynı kanunun 320. maddesinde ise amortisman süresinin, kıymetlerin aktife girdiği yıldan başlayacağı, her yılın amortismanının ancak o yıla ait değerlemede nazara alınabileceği, amortismanın, herhangi bir yıl yapılmamasından veya ilk uygulanan nispetten düşük bir halde yapılmasından dolayı amortisman süresinin uzatılamayacağı belirtildiğinden amortismana konu olan makine ve cihazlar için aktife kaydedildikleri tarihten itibaren amortisman ayrılması mümkündür."


ÖZELGELERDE

AMORTİSMANLAR

1. Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı'nın 19.10.2009 tarih ve 3250 sayılı özelgesi
"VUK'un ‘Amortismana Tabi Malların Satılması" başlıklı 328. maddesi hükmü gereğince, icra yoluyla zararına satılan şirket aktifine kayıtlı makine, tesis, taşıt ve demirbaş gibi amortismana tabi iktisadi kıymetlerin, envanter defterindeki kayıtlı değerlerinden, bu kıymetler için ayrılmış amortismanlar düşülmesi suretiyle bulunacak bedel ile söz konusu kıymetlerin satış bedeli arasındaki bakiye tutarın kâr/zarar hesaplarına aktarılarak muhasebeleştirilmesi gerekmekte olup, satış zararının doğrudan gider yazılması mümkün değildir.
2. Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı'nın 12.1.2010 tarih ve 1205 sayılı özelgesi
"VUK'un 320. maddesi hükmüne göre, amortismana tabi bir iktisadi kıymetin aktife girmesini, söz konusu kıymetin iktisap edilerek defter kayıtlarına geçirilmesi, değerleme gününde envantere dahil olması ve kullanılmaya hazır olması olarak değerlendirilmesi gerekir. "Kullanılmaya hazır halde bulunma" kavramı ise, alındığı şekliyle kullanılacak iktisadi kıymetlerde sözleşme şartlarının, yerine getirilip kıymetin teslim alınmasını veya gümrükten çekilip işletmeye dahil edilmesini, kullanılması için montajı gerekli kıymetlerin montajının tamamlanmasını, inşa veya imal edilen kıymetlerde ise inşa veya imal işleminin tamamlanarak inşaat veya imalat hesabından sabit kıymet hesabına alınmasını ifade etmektedir. Bu itibarla, şirketin Yatırım Teşvik Belgesi kapsamında 31/12/.... tarihinde gümrükten çektiği makine ve ekipmanların montajının bir aydan uzun sürmesi halinde, söz konusu makine ve ekipmanlara ilişkin amortismanın, makine ve ekipmanları işletmede kullanıma hazır hale getirilen yıldan itibaren ayrılması gerekir."

(Kaynak: Referans Gazetesi | 12.05.2010)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM