İflas idareleri tarafından, iflasın sonuçlanması aşamasında alacaklılara dağıtım yapılırken alacağının tamamını alamamış olanlara, ödenmeyen miktarı gösteren aciz vesikası verilmektedir. Aciz vesikası bu bağlamda alacağının tamamını alamamış olanlara iflas idaresi tarafından verilen bakiye alacak miktarını gösteren bir belgedir. İcra-İflas Yasası'nın 251'inci maddesi uyarınca düzenlenen bu belgede müflisin, yani iflas edenin bu alacağı kabul ettiği veya reddettiği hususu ayrıca yazılmaktadır.
Müflisin alacağı reddetmesi halinde, verilen belgenin hukuki niteliği ayrı bir yazı konusu olup, bu yazıda müflis konumunda olanların iflas idaresi tarafından yapılan paylaştırma ödemesi sırasında ödenmeyen kısma yönelik olarak alacaklılara verilen belgenin hukuki niteliği değerlendirilmektedir.
Müflis ödenmeyen borcunun tamamını içeren bir yazının iflas idaresince borçluya verilmesi sırasında söz konusu borç artığının tamamını kabul eder ve bu hususu iflas idaresince düzenlenen belge üzerinde imzası ile teyit ederse, müflisin bu belgeye karşı itirazı sınırlı olabilmektedir.
İcra-İflas Yasası'nın 68'inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, bu tür bir belge borç ikrarını içeren bir senet veya resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne uygun verdikleri bir makbuz niteliğinde kabul edilmektedir. Bu tür belgelere yapılacak itirazlarda, borçlunun itirazını kanıtlayan belge veya belgeleri tetkik makamına ibraz etmesi gerekmektedir.
Diğer yandan İcra-İflas Yasası'nın 143'üncü maddesi uyarınca alacaklı alacağının tamamını alamamış ve aciz vesikasının düzenlenmesi gereken koşullar oluşmuş ise icra dairesi hemen alacaklıya bakiye alacak miktarını gösteren bir aciz vesikası düzenleyip vermek ve bu vesikanın bir suretini de borçluya vermekle yükümlüdür.
Aciz vesikaları hiçbir harca tabi değildir.
Ancak yasal düzenleme gereği olarak aciz vesikalarının bir örneği her il merkezinde Adalet Bakanlığı tarafından tespit edilen icra dairesi nezdinde tutulan özel sicile kaydedilmek üzere bu icra dairesine gönderilmektedir. Bu bağlamda da aciz vesikası sicili aleni olup ne şekilde tutulacağı hususu Adalet Bakanlığı tarafından belirlenmiştir.
Aciz vesikası sahibi alacaklı, aciz vesikasını aldığı tarihten itibaren bir yıl içersinde takibe teşebbüs ederse borçluya yeniden ödeme emri tebliğine gerek bulunmamaktadır.
Yasal düzenleme gereği aciz vesikasında yazılı alacak miktarı için faiz istenemez. Bu belge alacaklıya borçluyu alacağını takip konusunda devamlılık sağlar.
İcra-İflas Yasası'nın 143'üncü maddesinde hükme bağlandığı üzere "Bu borç, borçluya karşı, aciz vesikasının düzenlenmesinden itibaren yirmi yıl geçmesiyle zaman aşımına" uğramaktadır. Borçlunun mirasçıları, mirasın açılmasından itibaren bir yıl içinde alacaklı hakkını aramamışsa, borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürebilir.
İcra İflas Yasası uyarınca borçlunun vefat etmemesi halinde aciz vesikası; aciz vesikasının düzenlenmesinden itibaren yirmi yıllık bir zaman aşımı süresi içinde her vakit alacaklıya, borçluya başvurarak onun mali durumuna göre alacağını tahsil etme girişiminde bulunma hakkını sağlar.
Diğer taraftan borçlu, aciz vesikasını düzenlemiş olan icra dairesine borcunu işlemiş faiziyle birlikte her vakit ödeyebilir. Dolayısıyla aciz vesikası bir alacağın değersiz hale geldiğini göstermez; tam aksine, söz konusu alacağın zamanaşımı süresi içinde tahsil edilebileceğini gösterir. Bu bağlamda da borçlunun bu süre içinde vefat etmesi halinde söz konusu alacağın, mirası reddetmemiş mirasçılardan da aranabilmesine olanak sağlar.
Borçlunun borcunu ödemesi halinde, aciz vesikası sicilden terkin edilerek, borçluya söz konusu terkinle ilgili bir belge verilir.
İcra daireleri tarafından verilen aciz vesikası, "Vergi Usul Yasası'nın 322'inci maddesinde yer alan ve bir alacağın değersiz hale geldiğini gösteren kanaat verici bir vesika sayılmadığı gibi kazai bir hükmün varlığını da göstermemektedir. Buna karşılık aciz vesikası, alacağın tamamını alamamış olana, kendisine ödenmeyen miktarı gösteren bir belge olarak, alacaklıya zaman aşımı süresi içersinde alacağını tahsil etme olanağını sağlamaktadır. Bir başka anlatımla "bu belgenin verilmesi ile alacaklının alacağı son bulmaz, hatta alacaklının durumu kısmen kuvvetlenmiş olur" (Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı'nın B.07.1.GİB.0.01.29/2978-322-68/102537 sayılı özelgesi).
İcra-İflas Yasası'nın 178'inci maddesi hükmü gereği olarak iflasa tabi bir borçlu, aciz halinde bulunduğunu bildirerek yetkili mahkemeden iflasını isteyebilmektedir. Borçlu bu halde bütün aktif ve pasifi ile alacaklıların isim ve adreslerini gösteren mal beyanını iflas istemine eklemek zorundadır. Aynı yasanın 177'nci maddesi hükmü gereği olarak alacaklılar da borçlunun iflasını isteyebilmektedir. Ayrıca aynı yasanın 171'inci maddesi gereği olarak da alacaklılar ödeme emirleri nedeniyle borçlular için iflas istemleri olabilmektedir.
(Kaynak: Referans Gazetesi | 09.04.2010)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.