Türk Ticaret Yasası'nın ikinci kitabı, "ticaret şirketleri" ile ilgili hükümleri içermektedir (Madde: 136-556). Söz konusu kitabın ikinci faslında ise kolektif şirketlerle ilgili hükümler yer almaktadır (Madde: 153-242).
Yasal tanımlamadan anlaşılacağı üzere: "Ticari bir işletmeyi, bir ticaret unvanı altında işletmek maksadıyla hakiki şahıslar (gerçek kişiler) arasında kurulan ve ortaklarından hiçbirisinin mesuliyeti şirket alacaklılarına karşı tahdit edilmemiş (sınırlandırılmamış) olan şirket kolektif şirkettir." (Madde: 153)
Kolektif şirket sözleşmeleri yazılı şekle tabidir. Bu bağlamda şirket sözleşmelerinde başka hükümler bulunmayan hallerde, şirket tasfiyesi ise aynı yasanın ikinci faslının beşinci kısmındaki hükümlere tabidir (Madde: 20).
Tasfiye, feshin zorunlu ve kaçınılmaz bir hukuki sonucudur. Ortaklar tasfiye istememiş olsalar bile şirket infisah etmekle kendiliğinden tasfiyeye girer.
Türk Ticaret Yasası'nda yer alan sisteme göre, kolektif ortaklıkların adi tasfiyesinde sözleşme serbestisi benimsenmiş bulunmaktadır. Bir başka anlatımla kolektif şirketlerde tasfiye hakkındaki kurallar emredici nitelikte değildir. Dolayısıyla kolektif ortaklık sözleşmeleriyle veya ortaklığın feshinden sonra ortaklar tasfiyenin hükümlerini serbestçe belirleyebilmektedirler.
"Tasfiye haline giren kolektif şirket, ortaklarla olan münasebetlerinde (ilişkilerinde) dahi tasfiye sonuna kadar ehliyeti, tasfiye gayesiyle sınırlı olarak hükmi şahsiyetini muhafaza ve ticaret unvanını (tasfiye halinde) ibaresini ekleyerek kullanmakta devam eder. (Madde: 208) Bu bağlamda da feshedilmiş olan kolektif şirket tüzelkişiliğini tasfiye sonunda ticaret sicilinden terkin edilmesine kadar muhafaza eder.
Türk Ticaret Yasası'nın 211'inci maddesi hükmü gereği olarak iflastan başka hallerde bir kolektif şirket tasfiyesi, tasfiye memurlarına aittir. Bu nedenle bir kolektif ortaklığın infisahı ile birlikte ortakların şirketi idare ve temsil yetkisi sona ermektedir. Bu durumda şirket idarecilerinin şirket adına işlem yapmaları yetkisi bulunmadığı gibi, daha önce idarecilerin başkalarına vermiş oldukları temsil yetkisi de sona erer.
Yasal düzenleme gereği tasfiye memurları seçim veya atama ile göreve gelirler. Ancak ortaklık iflas etmiş ise bu takdirde tasfiyeyi iflas idaresi yürütür.
Tasfiye memurları şirket sözleşmesiyle şirketin devamı sırasında veya infisahından sonra ortaklar tarafından seçilmektedir. (Madde: 212) Tasfiye memurlarının ortaklığın devamı sırasında veya ortaklığın infisahından sonra seçilmesi halinde oybirliği ile karar verilmesi gerekmektedir.
Tasfiye memuru seçilmemişse, bütün ortaklar veya bunların kanuni mümessilleri tasfiye memuru sayılmaktadır. Ancak ortaklardan birinin istemi üzerine mahkemeye başvurulması halinde mahkemece ortaklık için bir veya birkaç tasfiye memuru tayin edilebilmektedir.
Tasfiye memurunun mahkemece belirlenebilmesi, başvuru hasımsız olarak ortaklık merkezinin bulunduğu asliye ticaret mahkemesine, asliye ticaret mahkemesinin bulunmadığı yerlerde ise asliye hukuk mahkemesine başvurularak açılacak bir dava ile olabilmektedir. Bu bağlamda da tasfiye memurları ortaklar arasından seçilebildiği gibi ortaklar dışından da seçilebilmektedir. Ancak ortaklık sözleşmesinde tasfiye kurulunun kimlerden oluşacağı öngörülmüş ise bu sözleşme dışında yeniden tasfiye memuru veya memurlarının atanması istenemez.
Tasfiye halinde bulunan şirketi mahkemelerde ve şirket dışında temsil yetkisi tasfiye memurlarına aittir. (Madde: 219) Bu bağlamda da tasfiye memurları şirket için faydalı gördükleri takdirde sulh, feragat, kabul ve tahkime ve hakem seçmeye selahiyetlidirler ve gerektiğinde yeni işlemler de yapabilirler.
Tasfiye halinde bulunan kolektif şirket namına düzenlenen bütün evrak (belge) ve senetlerin "Tasfiye halinde bulunan filan şirketin tasfiye memurları" ibaresi ilave edilmek suretiyle tasfiye memurları tarafından imzalanması zorunludur.
Tasfiye memurlarının yasal olarak haiz oldukları yetkiler, ortaklar tarafından ittifakla veya haklı sebebe dayanılarak mahkemece verilen kararlar ile daraltılıp genişletilebilmektedir.
Tasfiye memurları, tasfiye halinde bulunan şirketin bütün mal ve haklarının muhafazası için basiretli bir işadamı gibi gerekli önlemleri almakla ve tasfiyeyi mümkün olan en kısa zamanda bitirmekle yükümlüdürler. (Madde: 225)
Tasfiye memurları, önceden seçilmişlerse şirketin infisahını ve sonradan ortaklar tarafından seçilmiş veya atanmışlarsa ve atamalarını müteakip şirket işlerini gören kimseleri davet ederek onlarla birlikte, gelmedikleri takdirde yalnız başlarına şirketin mali vaziyetini (durumunu) gösteren bir envanter ile bilanço düzenlemekle yükümlüdürler. (Madde: 226) Bu bağlamda da tasfiye memurları gerek görürlerse değer biçmek için eksperlere başvurabilirler. Bu şekilde düzenlenen envanter ve bilanço tasfiye memurlarının huzurunda şirket işlerini idare edenler tarafından imzalanır. Bu işlemi takiben tasfiye memurları infisah halinde bulunan şirketin envanterinde yazılı bütün malları ile evrak ve defterlerine el koyarlar. (Madde: 226)
Uygulamada kolektif şirket tasfiyesindeki usul ve esaslar bilinmekte ve bu nedenle de ortaya çıkan sorunların çözümü için yargıya başvurulmaktadır.
(Kaynak: Referans Gazetesi | 06.04.2010)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.