BASINDAN YAZILAR
Anayasa paketinde kamu çalışanları / Sadettin Orhan - MuhasebeTR

Anayasa paketinde kamu çalışanları / Sadettin Orhan

Memurlara ve genel olarak kamu görevlilerine toplu sözleşme hakkı verilmesi, her yıl ücret pazarlıkları yapılırken gündeme gelir.

Memur sendikaları toplu sözleşme ve grev hakkı olmaksızın pazarlığa oturmayacaklarını deklare ederler, kamu işveren tarafı ise 'tamam, bir bakarız' der, nihayetinde Uzlaştırma Kurulu'ndan sadece zam kararı çıkar ve 'topsuz sözleşme' ile devam edilir. İşte yıllardır bu tartışmalarla ertelenen kamu çalışanlarına toplu sözleşme hakkı verilmesi, nihayet bir Anayasa taslağıyla ete kemiğe bürünmüş durumda. Hükümet tarafından açıklanan Anayasa paketi yasalaşırsa, yaklaşık 2 milyon kamu çalışanı çok kritik bir hak elde etmiş olacak.

Öte yandan toplu sözleşmede kamu çalışanları ile kamu işvereni anlaşamazsa, yine taslağa göre, konu Uzlaştırma Kurulu'na taşınacak. Kurulun verdiği karar kesin olacak ve toplu sözleşme niteliğinde sayılacak. Memur sendikaları bu düzenlemeye, verilen toplu sözleşme hakkının pratikte anlamsızlaştırıldığı iddiasıyla karşı çıkıyor. Sendikaların bir diğer itirazı ise toplu sözleşme hakkının yanında grev hakkının verilmemiş olması. Yani kamu işverenine karşı yaptırım gücü olmaksızın, toplu sözleşmenin anlamsız olacağını savunuyorlar. Fakat burada biraz durmak lazım.

Grev hakkı, çalışanlar için işveren nezdinde uygulayabilecekleri nihai ve en ağır yaptırımı ifade ediyor; toplu iş bırakma. Ancak bu ağır yaptırıma karşı dengeleyici olması için, işverene de lokavt hakkı tanınıyor; toplu işten çıkarma. Ülkemizde bu her iki hak, 2822 Sayılı Kanun'da tanımlanmış durumda. Kamuda kadrolu işçi statüsünde çalışanlar zaten bu kanunun kapsamındalar. Burada tartışma konusu olan, grev hakkının bütün kamu çalışanlarına teşmil edilip edilmeyeceği. Burada önce şu soruyu sormak gerekiyor; kamu çalışanlarına grev hakkı ve kamu işverenine de lokavt hakkının verilmesinde kamu yararı ya da bir diğer tabirle millet menfaati var mıdır ya da kamu yönetiminde en temel ilkelerden birisi olan kamu hizmetinin sürekliliği ilkesi ile grev hakkı nasıl bağdaşacak? Örneğin ulaştırma hizmetlerinde greve gidilmesi ve bunun sonucunda Ulaştırma Bakanlığı çalışanlarının maaşlarının artırılması ile 72 milyonun belirli bir süre ulaştırma hizmetlerinden mahrum kalması arasında makul bir denge var mıdır? Diyebilirsiniz ki kamu çalışanları da bu milletten değil mi ve onların menfaati gözetilmemeli mi? Elbette 2 milyon kamu çalışanı da bu milletten ancak 72 milyonluk bir milletten!

Gelelim bir diğer sorumuza. Memurlar dahil kamu çalışanlarına grev hakkı verilince, kamu işverenine de lokavt hakkı tanınacak mı? Tanınsa bile bu hak pratikte uygulanabilecek mi? Örneğin Milli Eğitim Bakanlığı'nda öğretmenler greve gidip derslere girmediği takdirde, devlet 'tamam ben de hepinizi işten çıkarıyorum, okulları da kapatıyorum' diyebilecek mi ya da diyebilmeli mi? Elbette diyemeyecek ve dememeli de. Öyleyse kamu çalışanları için grev hakkını talep ederken daha dikkatli davranmalı ve kılı kırk yararak ölçüp biçmeliyiz. Elbette kamu çalışanlarına toplu sözleşme hakkı verilirken, bunun yanında yaptırım gücü olarak da belirli imkânların tanınması gerekir. İş yavaşlatma, saatlik iş bırakma gibi. Ancak bu yaptırım, grev gibi telafisi çok güç ve kamu hizmetinin sürekliliği ile bağdaşmayan bir yaptırım olmamalı.

Uyarma ve kınamaya yargı yolu

İdarenin her türlü işleminin yargı denetimine tabi olması anayasal bir ilke olmakla birlikte, bunun memurlar aleyhine bir istisnası bulunuyor. Yürürlükteki anayasamızın 129. maddesine göre memurlara verilen uyarma ve kınama cezaları için yargı yoluna gidilemiyor. Bu hüküm, uygulamada çok fazla keyfi cezalandırmaya konu olduğu gibi hukukçular tarafından da eleştiri konusu yapılıyordu. Yeni anayasa paketinde bu keyfiliğe de son verilerek uyarma ve kınama cezaları da yargı denetimine açılıyor. Bu da toplu sözleşme hakkının yanında, kamu çalışanları için önemli bir kazanım.

 

(Kaynak: Bugün Gazetesi | 25.03.2010)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM