İlk sigorta girişim 5.1.1994. Doğum tarihim ise 27.8.1977. 1994 yılında geçirdiğim bir iş kazası sonucu yüzde 58 oranı ile 1998 yılından itibaren sürekli iş göremezlik maaşı alıyorum.
Tekrar 2000 yılında özürlü işçi olarak işe başladım. Bugüne kadar ödenen primlerim 3 bin 400 gün oldu. Emeklilik için yaşı bekleyecek miyim? Vergi indirimi başvurusu yapmam gerekli mi? Abdullah Bozkurt
Gerek eski 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu gerekse yeni 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu olsun, iki ana tür sosyal sigorta çeşidi vardır. İlki emeklilik olarak bildiğimiz (yaşlılık-malullük-ölüm) uzun vadeli sigorta ve diğeri de (iş kazası-meslek hastalığı) kısa vadeli sigorta. Bunlardan kısa vadeli sigorta kolundan, iş kazası-meslek hastalığı geçirip de yüzde 10 veya daha fazla oranda meslekte kazanma gücünü kaybedenlere, (elinin, kolunun, gözünün) kazanma gücü kaybı oranında ömür boyunca sürekli işgöremezlik geliri verilir. Bu oran yüzde 25'i aşarsa en düşük gelir tutarından az olmamak üzere aylık bağlanır. Size de yüzde 40 oranına göre gelir bağlanmış.
Normal şartlarda, 5.1.1994 işe giriş tarihinize göre 54 yaşında en az 5 bin 675 gün sayısı ile emekli olacaksınız. Ancak, yüzde 40 ve daha fazla özürlü raporu olanlar ise özürlü sıfatıyla farklı bir emeklilik hesaplamasına tabidir. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu kaldırıldı ve yerine 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu getirildi. Ama özürlü emekliliğinde yine de sizin gibi eski sigortalılar için 506 sayılı kanunun hükümleri uygulanıyor. Bundan dolayı özürlü olanların emekliliklerinde yaş şartı yok. Sadece sigortalılık süresi ile prim ödeme gün şartı söz konusu. Yeni 5510 sayılı kanunun geçici 10. maddesine göre eski adıyla SSK'lı, yeni adıyla 4/A'lı olarak emekli olacak olanlardan;
Sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihten önce 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun mülga 53b maddesine göre malûl sayılmayı gerektirecek derecede (2/3 oranında) hastalık veya özrü bulunan ve bu sebeple malûllük aylığından yararlanamayan sigortalılar, yaşları ne olursa olsun en az 15 yıldan beri sigortalı bulunmak ve en az 3 bin 600 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş olmak şartıyla yaşlılık aylığından yararlanır.
Sakatlığı sebebiyle vergi indiriminden yararlanmaya hak kazanmış durumda olan sigortalılar hakkında ise 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun mülga 60. maddesinin (C) bendinin (b) alt bendi ve geçici 87. maddesine (bakınız: tablo) göre emeklilik zamanı belli edilmektedir. Ancak, özürlü emekliliğinde 18 yaş sorunu vardır. Siz 18 yaşından önce işe başlamışsınız, bu sebeple tabloya bakarken işe girişiniz olan 5.1.1994 tarihini değil 18 yaşı ikmal ettiğiniz 27.8.1995 tarihini baz alacaksınız. Bu durumda yüzde 40 oranı ile 17 yıllık sigortalılık süresi (27.8.2012 günü tamamlanıyor) ve en az 3 bin 920 gün ile SGK'dan emekli edilirsiniz.
İş kazası sonrasında dönemin SSK hastaneleri tarafından yüzde 40 oranlı rapor verilmiş ve bu rapor ile de size gelir bağlanmış. Ancak bugüne kadar vergi indirim belgesi almamışsınız. Esasen yeni 5510 sayılı kanunda vergi indirim belgesinden bahsedilmediği halde SGK vergi indirim belgesi olmadan emekli etmemektedir. Bundan dolayı emekli olacağınız güne kadar mutlaka vergi indirim belgesi talep ediniz. Fakat, 2006 yılında özürlülere verilecek sağlık raporu ile ilgili yönetmelikte önemli değişiklikler yapıldı ve bazı oranlar düşürüldü. Size de yeni yönetmelik gereğince yüzde 40 özürlülük oranı verilmeyebilir. Yani vergi indirim belgesi alamayabilirsiniz. İşte bu durumda iki seçeneğiniz var; ya vergi indirim belgesi almak için Maliye birimlerini vergi mahkemelerinde dava edeceksiniz ya da SGK'ya elinizdeki rapor ile emeklilik dilekçesi vereceksiniz. SGK ise 'vergi indirim belgesi yok' diye reddederse bu kere iş mahkemesinde SGK'yı 'vergi indirim belgesine gerek yok, rapor yeter' diyerek dava edeceksiniz.
ÇOK OLANIN TAMAMI, AZ OLANIN YARISI
Bu arada ister dava ile ister davasız SGK'dan özürlü veya normal olarak emekli olduğunuzda iki gelir/aylığınız olacak. İşte bu konuda 5510 sayılı kanuna göre, "... Malûllük, yaşlılık, ölüm sigortaları ve vazife malûllüğü ile iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından hak kazanılan aylık ve gelirler birleşirse, sigortalıya veya hak sahibine bu aylık veya gelirlerden yüksek olanın tamamı, az olanın yarısı, eşitliği halinde ise iş kazası ve meslek hastalığından bağlanan gelirin tümü, malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık aylığının yarısı bağlanır..." kuralına göre, "geride kalanlara bağlanan iki aylık/gelirden çok olanın tamamını, az olanın yarısını.." verecekler.
(Kaynak: Zaman Gazetesi | 13.02.2010)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.