Vergi Usul Yasası'nın 278'inci maddesi gereği olarak, "Yangın, deprem ve su basması gibi afetler yüzünden veya bozulmak, çürümek, kırılmak, çatlamak, paslanmak gibi haller neticesinde iktisadi kıymetlerde önemli bir azalış vaki olan emtia ile maliyetlerin hesaplanması mutat olmayan hurdalar ve döküntüler, üstüpü, deşe ve ıskartalar emsal bedeli ile değerlenir."
Söz konusu madde, madde içinde yer alan haller için geçerli olup, bu haller dışında, örneğin çalınma veya kaybolma suretiyle emtiada meydana gelen kayıplar için geçerli değildir. (Beyanname Düzenleme Kılavuzu, 2009, HUD Yayınları Sf: 1012.)
Emsal bedelle yapılacak değerlemede, Vergi Usul Yasası'nın 167'nci maddesinde belirtilen birinci sıradaki ortalama satış fiyatı esası, kıymet kaybı emtia çeşitlerinde aynı ölçüde olmadığından ve satılan veya hesap dönemi sonunda mevcut olan emtiadaki hasar dereceği farklı olması nedeniyle esas alınmamaktadır.
Bu tür hallerde, emtiada kıymet kaybı dolayısıyla takdir komisyonu aracılığıyla yapılacak tespitler değerlemede esas alınmaktadır.
Konuya ilişkin olarak takdir komisyonu dışında bir başka kurum ve kuruluşa emsal bedel ve dolayısıyla tespit yaptırabilme olanağı yoktur. Emtianın tamamen değer kaybına uğramış olması da bu sonucu değiştirmemektedir. Özellikle sel felaketlerinde, deprem ve yangın dolayısıyla emtianın tamamen yok olması durumunda takdir komisyonları değerin tamamen kaybolduğuna bu nedenle de emsal bedelinin sıfır olduğuna takdir edebilmektedir.
Vergi Usul Yasası'nın 278'inci maddesinin önemli bir özelliği, yapılan değer tespiti işlemlerinin takdir komisyonları tarafından yapılmasını öngörmüş bulunmasıdır. Çünkü Vergi Usul Yasası'nın 267'nci maddesi uyarınca değerini yitiren malların bedelleri ilgililerin başvurusu halinde takdir komisyonları tarafından takdir yoluyla belirlenmektedir. Bu bağlamda takdirler, maliyet bedeli ve piyasa kıymetleri araştırılmak suretiyle yapılmaktadır.
Yargı organlarının reysen tespit ettikleri değerler uygulamada takdir edilmiş değerler olarak kabul edilebilmektedir. Uygulamada Danıştay'ın, mahkemelerin bilirkişilere takdir ettirdikleri bedelin emsal bedeli olarak dikkate alınmak suretiyle, buna göre ortaya çıkan farkların zarar yazılmasını uygun buldukları kararlar mevcuttur. (Daha fazla bilgi için bakınız: Özler, M. Ali "Açıklama ve Örneklerle Vergi Usul Kanunu Uygulaması", Mart 2009, Sf: 526-527.)
Vergi Usul Yasası'nın 278'inci maddesi, yaşanan sel felaketi nedeniyle vergi mükelleflerini yakından ilgilendirmektedir. Yukarıda da belirttiğimiz üzere sel felaketi nedeniyle ticari işletmeye dâhil bulunan emtia ve diğer iktisadi kıymetlerin uğramış bulunduğu değer kayıpları ile yok olan iktisadi kıymetlerin değerini belirleme görevi takdir komisyonlarına ait bulunmaktadır.
Vergi Usul Yasası'nda emsal bedeli tespit ettirilen kıymeti düşen varlıklar ve mallar için karşılık ayrılmasına yönelik herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle uygulamada değeri düşen malların emsal bedeli tespit edildikten sonra, muhasebe kaydında yer aldığı hesaptan çıkarılarak değeri düşen mallar hesabına alınmakta, buna karşılık takdir komisyonunun takdir ettiği değer kaybı pasifte değeri düşen mal karşılığı hesabına alınarak, bu tutar kâr zarar hesabına intikal ettirilmektedir.
Yaşanan sel felaketi nedeniyle bilançosunun aktifinde yer alan varlıklarını yitiren işletmelerin her şeyden önce kaybolan varlıkları ile değerini kaybeden varlıklarını ayrıntılı bir biçimde tespit etmeleri ve durumu listelemeleri, bu listelerle takdir komisyonuna başvurmaları gerekmektedir. Söz konusu listelerde kaybolan veya değerini yitiren varlıkların defter kayıtlarında yer alan maliyet bedelleri ile sel felaketi sonucu durumlarını belirten açıklamalara da yer vermelerinde yarar vardır.
Örneğin, bir malın toplam maliyetinin defter kayıtlarına göre 25.000 TL olduğunu, buna karşılık takdir sonucunda belirlenen değerinin 3000 TL olduğunu varsayacak olursak, söz konusu mükellef kayıtları aşağıdaki şekilde yapacaktır.
* Öncelikle "157 Diğer Stoklar" hesabının "Değeri Düşen Mallar" hesabına 25.000 TL borç. "153 Ticari Mal" hesabına 25.000 alacak kaydedilecek ve madde altına konuya ilişkin açıklama yazılacaktır.
* Daha sonra ikinci madde olarak "654 Karşılık Giderleri Hesabı"na 22.000 TL borç, "Stok Değer Düşüklüğü Hesabı"na 22.000 TL alacak kaydedilecektir.
* Bu malın nakit 2500 TL'ye satılması halinde "100 Kasa Hesabı"na 2500 TL, "620 Satılan Ticari Mallar Maliyeti Hesabı"na 25.000 TL ve "158 Stok Değer Düşüklüğü Karşılığı" hesabına 22.000, "600 Yurtiçi Satışlar" hesabına 2500, "690 Dönem Kar-Zarar Hesabı"na 500 TL borç, "620 Satılan Ticari Mallar Maliyeti" hesabına ise 25.000 TL alacak kaydedilerek işlem muhasebeleştirilmiş olacaktır.
(Kaynak: Referans Gazetesi | 15.09.2009)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.