2007 yılında ABD'de başlayan 2008 son çeyreğinde ve 2009 ilk çeyreğinde dünya çapında büyük reel sektör çöküşü getirmiş olan kriz bizi de aynen dünya gibi etkiledi. Fakat bizim milli gelir verilerimiz 3 ay gecikmeli ilan edildiği için biz 2008 son çeyreğini ancak dönem bittikten 3 ay sonra görebiliyoruz. Bu satırların sürekli okuyucuları bizim sadece büyüme oranlarına değil gerçek gösterge olan, 'pay çarpı büyüme hızı' yani 'katkı paylarına' baktığımızı bilirler. Aşağıda çeyrekler itibarıyla katkı paylarını gösteren özet tablolar var.
Önce ekonomini arz yani üretim tarafına bakalım. Birinci tablo son çeyrekte yüzde 6.2 daralan ekonomimizin 2008 yılının bütününde elde ettiği 1.1 büyümenin detaylarını vermekte. Çeyrekler itibarıyla büyüme oranımız ise % 7.3 , % 2.8, % 1.2 diyerek yıl içinde daralmış ve son çeyrekte eksi % 6.2 ile çöküş gelmiş bulunuyor.
2008 yılının bütününde giderek daralma gözlemlendiği ve dördüncü çeyrekte ise tek pozitif büyüme katkısının tarımdan geldiği de tabloda açıkça gözükmekte. En çok daralan sektörün de ulaştırma, haberleşme ticaret gibi faaliyet alanlarını içeren toplam hizmetler sektörü olduğunun altını burada çizelim.
Aşağıdaki Tablo 2'de tabloda harcama dökümlerine dayanarak yapılan talep analizinin detayları var. Bu tablo da gene pay çarpı büyüme hızı demek olan katkı paylarını gösteriyor.
Tabloda özel tüketimin çöktüğünü, ama kamu tüketiminin üçüncü ve dördüncü çeyrekte devreye girerek pozitif katkı yaptığını görmek mümkün. Benzer şekilde özel yatırım da ikinci çeyrekten itibaren çökerek, talebe ve dolayısı ile büyümeye eksi katkı, yaparken kamu yatırımın büyümeye giderek artan pozitif katkı yaptığını görmek mümkün. Ama kamunun payları küçük olduğu için pozitif katkısı çöküşü durduramıyor. Diğer taraftan da kamunun artan çabası, bütçe açığı ve borç büyümesi anlamına gelecek. Net ihracat da ihracatın daralmasının, ithalat daralmasından yavaş olması nedeni ile büyümeye pozitif katkı yapmakta.
Yukarıdaki veriler Türkiye'nin dünyaya paralele bir gidişat sergilediğini ve bu nedenle de 2009 ilk çeyreğinde de büyük negatif reel büyüme çıkacağını, fakat 2009 ilk çeyreğinden sonra dünyanın gidişatına endeksli ve oldukça paralel bir durum izleyeceğimizi de kabaca gösteriyor.
Bütçe acele revize edilse ve IMF ile de anlaşma yapılarak iç talebi canlandıracak kaynak sağlansa iyi olur.
Yarın dördüncü çeyrek verilerinin tartışmasına devam edeceğiz!
Tablo1: Çeyrekler İtibarıyla Reel Büyümeye Sektörel Katkı Tablosu /2008
2008/I 2008/II 2008/III 2008 IV
Tarım 0.3 - 0.1 0.8 0.4
Sanayi 2.5 1.4 0.2 - 2.6
İnşaat - 0.2 - 0.3 - 0.5 - 0.9
Hizmetler 4.7 1.8 0.7 - 3.1
Tablo 2: 2008 yılı GSYİH Çeyrekler İtibarıyla Harcamaların Katkı Payları
2008/I 2008/II 2008/III 2008/IV
Toplam Tüketim 4.8 0.5 - 0.7 -2.5
ÖzelTüketim 4.4 1.1 - 0.8 -3.2
Kamu Tüketimi 0.5 - 0.5 0.7
Toplam Yatırım 2.4 - 0.3 -1.6 -4.7
Özel Yatırım 2.0 -0.8 - 1.8 -5.4
Kamu Yatırımı 0.4 0.5 0.2 0.7
Net İhracat - 1.1 0.3 1.7 5.0
GSYİH 7.3 2.8 1.2 -6.2
(Kaynak: Akşam Gazetesi | 02.04.2009)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.