BASINDAN YAZILAR
Kentsel Dönüşümde Vergi Stresi Olmamalı - MuhasebeTR

Kentsel Dönüşümde Vergi Stresi Olmamalı

Deprem konusunun sürekli gündem­de olduğu ve olması da gereken bu dönemde, mali idarenin, aşağıda paylaş­tığımız ve benzeri konularda, son yıllar­daki yargı kararlarını da dikkate alarak, gereksiz tartışmaların önüne geçmek ve bu süreçte kolaylaştırıcı rol oynama zo­runluluğunu da dikkate alarak, hızlıca sorunlu konuları çözüme kavuşturma­sında fayda vardır.

1- Beş yıllık elde tutma süreleri sıfırlanmamalı

GVK mükerrer 80. maddenin 1. fıkra­sının 6 numaralı bendine göre 5 yıldan uzun süre elde tutulan gayrimenkullerin satışından elde edilen gelirler gelir ver­gisine tabi değildir. 5 yıllık sürenin baş­langıcında tapuya tescil tarihinin esas alınması genel kabulü oluşturmaktadır. Mali idare bazı durumlarda gayrimenku­lün fiilen kullanılmaya başlandığı tari­hin de 5 yıllık sürenin hesabında dikka­te alınabileceği görüşündedir. Mali idare satış vaadi sözleşmesi yapılmış ve fiilen kullanım bir başkasına devredilmiş ol­sa dahi satış sözleşmesi tarihinin değil, tapuda tescil tarihinin esas alınması ge­rektiği görüşündedir.

Buraya kadar özetlediğimiz konular­da büyük bir tartışma yoktur. Tartışma, kentsel dönüşüm çerçevesinde veya bir şekilde kat karşılığı elde edilen yeni bi­nanın tapuda tescilinin, 5 yıllık sürenin hesabını sıfırdan başlatıp başlatmayaca­ğı noktasında başlamaktadır.

Mali idare, yeni tescilin cins tashihi anlamına geldiği ve zamanı sıfırlayaca­ğı görüşündedir. Bir kısım müellifler, ye­ni edinilen gayrimenkulün tapuda cins değişikliği olmadıkça (araziden arsaya, arsadan binaya gibi) bu durumun cins tashihi anlamına gelmeyeceği kaldı ki böylesi bir tartışmada tapu yönetmelik­lerindeki teknik bir takım tanımlardan hareketle sonuca varmanın hukuki ol­mayacağı, özellikle eski bina/kat /daire yerine, yeni bir bina/kat/daire alındığı durumlarda beş yıllık sürenin sıfırlana­rak yeniden başlatılmaması gerektiği gö­rüşündedir. Biz de bu görüşe katılmakta­yız.

Özellikle kentsel dönüşüm konusu da dikkate alınarak sorunun ortada bırakıl­mamasında fayda bulunmaktadır.

2- Satış sıklığı yaklaşımı sorunludur

Kat karşılığı edinilen gayrimenkulle­rin satışında, mali idarenin ortaya ko­yup yargının da başlangıçta benimsediği satış sıklığı karinesinden hareketle, de­vamlı olarak ticari muamelelerde bulu­nulduğundan bahisle ticari faaliyette bu­lunulduğu sonucuna varılarak, yapılan tarhiyatlarla ilgili olarak, yakın zamanda yargının konuya ilişkin değerlendirme­lerinde değişiklik oluşmaya başlamıştır.

Yargı, kâr elde etme amacıyla oluştu­rulmuş ticari bir organizasyon olmadan, sadece sayıdan hareketle ticarilik sonu­cuna varılamayacağı görüşünü öne çı­karmaya başlamış görünmektedir ki biz de bu yeni yaklaşımın daha doğru olduğu kanaatindeyiz.

3-İvazsız intikallerde satış sıklığı karinesi uygulanamaz

İvazsız intikallerde, gerek 5 yıl gerek­se ticarilik iddiası sorunu yokken, sıklık karinesinden hareketle, ivazsız intikal­lerde de ticarilik iddiası ile istisnadan yararlandırmama yaklaşımı ortaya çık­mış ve yargı, başlangıçta bu eleştirileri onaylasa da gelinen son noktada yargı, ivazsız intikal suretiyle edinilen gayri­menkullerin satışının vergilendirilme­sinde satış sıklığı karinesinden hareket edilemeyeceği sonucuna varmıştır ki biz de bu yaklaşıma katılmaktayız.

Bu konular dışında, kentsel dönüşüme dahil projelerde kira yardımları, taşınma yardımları vb. yardımların vergi incele­melerine konu edilmesi ve bu yardımlar üzerinden vergi alınması doğru değildir. Bu konularda verilen muktezaları topar­layarak, yukarıdaki vb konuları da içe­recek, sorun çözücü, ihtilaf önleyici bir tebliğ ihtiyacı var.

(Kaynak: Zeki Gündüz / Dünya Gazetesi | 10.02.2025)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.

>> YILIN KAMPANYASI: Muhasebecilere Özel Web Sitesi 1.249 TL + KDV  Ayrıntılar için tıklayın.

GÜNDEM