Kripto para ile ilgili tanımlama ve kavramlardan bahsettiğimiz bundan önceki makalemizde, hayatımıza yeni giren bu kavramı kısaca anlatmaya çalıştık. Şimdi ülkemizde mevzuat çalışmaları hangi aşamada hangi mevzuatlar çıktı buna bakalım.
Kripto varlıklara ilişkin olarak T.C. Hazine ve Maliye Bakanlığı (“Hazine Bakanlığı”) bünyesinde yaklaşık iki yıldır detaylı çalışmalar yapıldığı, hem kripto varlıklar ile hizmet sağlayıcılara ilişkin hukuki alt yapının hem vergilendirme hem de suç gelirlerinin aklanması ve terörün finansmanının önlenmesi açısından mevzuatların oluşturulması konusunda hazırlıkların devam ettiği bilinmekteydi. Ülkemizde kripto paralar 7’den 70’e herkes tarafından konuşulurken, ilgi her geçen gün artmaya devam ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı açıklamada kripto para düzenlemesi hakkında yasanın hazır olduğunu ve yakında TBMM’ye sunulacağını söylemişti. Yasanın detayları tartışılmaya devam edilirken Bundan sonrası Meclisin kendi takvimi içerisinde gündeme gelip, yasalaşacak. Kripto para düzenlemesiyle ilgili bir soru üzerine Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, “teknik son çalışmaları yaptıklarını ve ilgili kurumların konuya ilişkin görüşlerini de topladıklarını ifade ederek.Dünyada zaten kripto parayla ilgili henüz oturmuş bir mevzuat düzeni yok. Bu mevzuatla Türkiye’de kripto paranın önünü açıcı, fakat zarar verici yönlerini bertaraf eden, genel kapsamlı, daha çok ikincil düzenlemelerle işin yürütülebileceği bir adım attık.Nitekim, özellikle son birkaç aylık süreçte hem kripto varlıklardaki değer artışları, hem ticari hayat içerisinde söz konusu varlıkların kullanılması başlanması hem de bazı kripto varlık hizmet sağlayıcılarda gerçekleştiği iddia olunan zimmet olayları ile birlikte kripto varlıkların regüle edilmesi konusunda Hazine Bakanlığı tarafından hızlı aksiyonlar almaya başladığı görülmektedir.
Mevzuatta neler değişti neler gelecek?
Bu aksiyonların ilk adımı olarak Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından 16 Nisan 2021 tarih ve 31456 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Ödemelerde Kripto Varlıkların Kullanılmasına Dair Yönetmelik ile birlikte ilk kez “kripto varlık” tanımı yapılmıştır.
Bu Yönetmelik ile kripto para platformlarına para transferlerinde ödeme kuruluşlarının kullanılmayacağı sadece bankaların kullanabileceği belirtilmiş ve kripto paraların ödeme aracı olarak kullanılamayacağı hüküm altına alınmıştır.
Devletin, kripto paralarla ilgili düzenleme çalışmalarının uzun süredir devam ettiğini, bu alanda belli çalışmaların yapıldığını yazmıştım.
Kripto Varlıkların Kullanılmasına Dair Yönetmelik Bu konuda atılan ilk adım oldu. Merkez Bankası bu anlamda ödemelerde kullanılamayacağını söyledi, ikinci olarak para ödeme şirketlerinin kripto para borsalarına nakit akışını engelledi.
Ancak Yönetmelik bankaları engellemiyor, sonuçta kripto para borsalarını kullananlar yine bankalar üzerinden işlem yapabilecek. Özel ödeme şirketleri bu kapsam içine giriyor, bu şirketler üzerinden borsalara para gidişinin, akışının uygun olmadığına karar vermiş Merkez Bankası. Ancak bankalardan alım satımlar (para gönderip, çekebilme kripto para borsalarına) devam ediyor. “Türkiye’de yerleşik olmayan borsalara da buradan para çıkışı oluyordu. Görüldüğü kadarıyla devlet artık bunu istemiyor, bu kanunun gelmesinin nedenlerinden bir tanesi bu olabilir.”
Kripto Varlıklar çok gelişen ve inovasyona açık bir alan. Bu alandaki kısıtlayıcı her hüküm inovosyan konusunda sıkıntı yaratabilir. Bu konuda şirketlerin büyümesi, potansiyelini geliştirmesi, ülkemize para getirmesi açısından sıkıntı yaratma ihtimali var tabii. Kripto para Borsası Coinbase’in ABD üzerinden halka arz edildi ABD’de borsaya açıldığını gördük, yavaş yavaş kabul gördüğünü görüyoruz. Her devlet de olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti de normal olarak bir bekle-gör politikası izledi. Daha adımları yavaş yavaş atıyor, umarım bundan sonra daha inovasyonu destekleyici adımlar atar.
Türkiye’de kripto varlık, Merkez Bankası yönetmeliğiyle tanımlanmış oldu. Bu konuda, yönetmelikte şu satırlar yer alıyor: “Dağıtık defter teknolojisi veya benzer bir teknoloji kullanılarak sanal olarak oluşturulup dijital ağlar üzerinden dağıtımı yapılan, ancak itibari para, kaydı para, elektronik para, ödeme aracı, menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracı olarak nitelendirilmeyen gayri maddi varlıkları ifade eder.”
Getirilen kısıtlamalara ilişkin bölüm ise şöyle: “Ödeme hizmeti sağlayıcıları, ödeme hizmetlerinin sunulmasında ve elektronik para ihracında kripto varlıkların doğrudan veya dolaylı olarak kullanılacağı bir şekilde iş modelleri geliştiremez, bu tür iş modellerine ilişkin herhangi bir hizmet sunamaz. Ödeme ve elektronik para kuruluşları, kripto varlıklara ilişkin alım satım, saklama, transfer veya ihraç hizmeti sunan platformlara veya bu platformlardan yapılacak fon aktarımlarına aracılık edemez.”
Ödemelerde Kripto Varlıkların Kullanılmasına Dair Yönetmelik düzenlemesinin akabinde, 1 Mayıs 2021 tarihli ve 31471 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Mali Suçları Araştırma Kurulu’nun Suç Gelirlerinin Aklanmasının ve Terörün Finansmanının Önlenmesine Dair Tedbirler Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik (“Yönetmelik”) ile birlikte “kripto varlık hizmet sağlayıcıları” 1 Mayıs 2021 itibariyle MASAK yükümlülüklerine tabi kuruluşlar kapsamına alınmıştır. MASAK söz konusu yönetmelik değişikliğini takiben kripto varlık hizmet sağlayıcılarının MASAK mevzuatı kapsamındaki yükümlülüklerine ilişkin olarak temel esasların yer aldığı Rehber yayınlamıştır.
idari Cezalar
5549 sayılı Kanun’un 13’üncü maddesinin 1’inci fıkrasına göre aynı kanunun 3’üncü maddesinde yer alan müşterinin tanınması, 6’ncı maddesinde yer alan devamlı bilgi verme yükümlülüğünün her bir ihlalinde 30.000 TL; ve 4’üncü maddesinin 1’inci fıkrasında yer alan şüpheli işlem bildirimi yükümlülüğünün her bir ihlalinde 50.000 TL idari para cezaları yükümlüye 5326 sayılı Kanun’un 17/7 maddesi uyarınca yeniden değerleme oranında bu maktu idari para cezası tutarları her takvim yılı başından geçerli olmak üzere artırılarak kesilir. Yükümlünün banka, finansman şirketi, faktoring şirketi, ikrazatçı, finansal kiralama şirketi, sigorta ve reasürans şirketi, emeklilik şirketi, sermaye piyasası kurumu, yetkili müessese, ödeme ve elektronik para kuruluşu ile yönetmelikle belirlenecek diğer finansal kuruluşlar olması hâlinde, işlem tutarının yüzde beşinden az olmamak üzere iki kat oranında idari para cezası bu yükümlülere her bir yükümlülük ihlali için kesilir. Ayrıca 5549 sayılı Kanun’un 13’üncü maddesinin 5’inci fıkrasına göre her bir müşterinin tanınması, şüpheli işlem bildirimi ve devamlı bilgi verme yükümlülüğü ihlali dolayısıyla kesilen idari para cezasının toplam tutarı; ihlalin yapıldığı yıl itibarıyla iki kat idari para cezası kesilecek yükümlüler için 40 milyon Türk lirasını, bunlar dışında kalan yükümlüler için 4 milyon Türk lirasını aşamaz.
5549 sayılı Kanun’un 13’üncü maddesine göre 5549 sayılı kanunun 5’inci maddesinde belirtilen Uyum Yönetmeliği’nde düzenlenen tedbirlere yükümlüler tarafından uyulmaması hâlinde yükümlüye uygulanacak yaptırım prosedürü şu şekildedir:
Bununla birlikte 5549 sayılı Kanun’un 13/5 maddesine istinaden, bu kanunun 5’inci maddesindeki tedbirlere uymayan finansal kuruluşlar ile finansal gruplara aynı yıl için uygulanacak idari para cezasının üst limiti, iki kat oranında idari para cezası uygulanacak olanlar bakımından 40.000.000 TL, iki kat oranında idari para cezası uygulanmayacak olanlar açısından 4.000.000 TL şeklindedir.
Diğer yandan, 5549 sayılı Kanun’un 13/4 maddesine göre her bir elektronik tebligat yükümlülüğünün ihlali için kesilecek idari para cezası 40.000 TL, bu yükümlülük ihlali için aynı yıl içinde verilebilecek idari para cezasının üst limiti 1.000.000 TL’dir.
Adli Cezalar
5549 sayılı Kanunun 14’üncü maddesine göre aynı kanunun 4’üncü maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen “yükümlülerin şüpheli işlem bildiriminde bulunulduğunu, yükümlülük denetimi ile görevlendirilen denetim elemanları ve yargılama sırasında mahkemeler dışında hiç kimseye açıklayamayacakları” şeklindeki yükümlülüğün ihlali ile 7’nci maddesinde belirtilen bilgi ve belge verme ve 8’inci maddesinde belirtilen muhafaza ve ibraz yükümlülüklerinin ihlali hâlinde bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezasına hükmolunur.
(Kaynak: Nevzat Erdağ / Nevzat Erdağ | 22.08.2022)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.