Geçici vergi, gerçek usulde vergilendirilen ticari kazanç sahipleri ile serbest meslek erbabı ve kurumlar vergisi mükelleflerinin cari vergilendirme döneminin gelir ve kurumlar vergisine mahsuben üçer aylık kazançları üzerinden hesaplanarak ödenen bir tür peşin vergi uygulamasıdır.
Adi ortaklık, kollektif şirketler ve adi komandit şirketler, ortaklık olarak gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olmadıklarından geçici vergi mükellefi değillerdir. Ancak adi ortaklık ile kollektif şirketlerde ortakların, komandit şirketlerde komandite ortakların elde ettikleri kazançlar geçici verginin konusuna girmektedir.
Tasfiye halindeki kurumlar ilgili hesap döneminin 3, 6, 9 ve 12 aylık mali tablolarını esas alarak geçici vergi ve vergi dönem kazancını Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 120’nci maddesi hükmüne göre belirlemekle yükümlüdürler. Geçici vergiye ilişkin kazançların tespitinde dönemsellik esasına uyulması ve Vergi Usul Kanunu’nun değerlemeye ilişkin hükümlerinin dikkate alınması gerekmektedir.
Gelir vergisi mükellefleri için geçici vergi ilgili hesap döneminin üçer aylık kazançlarına gelir vergisi tarifesinin ilk diliminde yer alan oranın (%15) uygulanması suretiyle hesaplanacaktır. Kurumlar vergisi mükellefleri için geçici vergi oranı safi kurum kazancı üzerinden %20 olarak uygulanır. Hesaplanan geçici vergiden varsa aynı hesap dönemi ile ilgili olarak daha önce ödenmiş geçici vergi için aynı hesap dönemi ile ilgili olarak daha önce ödenmiş geçici vergi ve geçici vergiye tabi kazançlarla ilgili olarak tevkifat yoluyla ödenmiş vergiler mahsup edilecek, mahsuptan sonra kalan tutar ödenmesi gereken geçici vergi olarak beyan edilecektir.
Mükellefler geçici vergiye tabi kazançlarının tespiti sırasında gelir veya kurumlar vergisi beyannamesinde dikkate alabilecekleri tüm indirim ve istisnalardan yararlanabileceklerdir.
Geçmiş dönemlere ilişkin geçici verginin %10’u aşan tutarda eksik beyan edilmesi durumunda eksik beyan edilen kısım için yapılacak re’sen veya ikmalen tarhiyata vergi ziyaı cezası ile gecikme faizi uygulanır. %10’luk yanılma payının beyan edilmesi gereken (beyan edilmiş olan değil) geçici vergi matrahı üzerinden hesaplanması gerekmektedir.
Tahakkuk ettirilmiş, ancak ödenmemiş geçici verginin yıllık beyanname üzerinden hesaplanan gelir veya kurumlar vergisinden mahsup edilmesi mümkün değildir. Mahsup işleminin yapılabilmesi için geçici verginin ödenmiş olması şarttır.
Bir önceki dönemde ödenmemiş olan geçici verginin ödenme şartına bağlı olmaksızın bir sonraki dönem beyannamesinden mahsubu mümkündür. Ödenmiş olma şartı yıllık gelir vergisi beyannamesinden mahsup yaparken aranmaktadır. Yıllık beyanname üzerinden hesaplanan gelir ve kurumlar vergisinden ilgili hesap dönemine ilişkin geçici vergi dönemlerinde ödenen geçici vergi mahsup edilir.
Üçer aylık kazançlar üzerinden tahakkuk ettirilmiş, ancak ödenmemesi nedeniyle yıllık beyanname üzerinden hesaplanan vergiden mahsup imkanı bulunmayan geçici vergi tutarları terkin edilir. Terkin edilen geçici vergi tutarına, vade tarihinden terkin edilmesi gereken tarihe (gelir vergisi mükellefleri için 1 Mart, kurumlar vergisi mükellefleri için 1 Nisan) kadar gecikme zammı uygulanır.
Gelirin elde edildiği yılda ödemiş olduğunun tevsik edilmesi (kanıtlanması) kaydıyla, bağ-kur primleri kazançla sınırlı olarak indirimi kabul edilmektedir. Dönem sonunda yıllık beyannamede beyan edilen kazanç olmaması veya yetersiz olması halinde geçici vergi dönemlerinde indirilen ödenmiş bağ-kur giriş keseneği ve prim tutarının, yıllık beyannameye yararlanılması mümkün olan kısım; gelir vergisi mükelleflerince beyan edilen gelirden indirilecek, kalan kısmı indirim konusu yapılmayacaktır. Bağ-kur primleri beyanname üzerinde “Diğer İndirimler” sütununda gösterilir.
Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 32. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca “Kurumlar vergisi mükelleflerince, (dar mükellefiyete tabi kurumlarda ticari ve zirai kazançlarla sınırlı olarak) cari vergilendirme döneminin kurumlar vergisine mahsup edilmek üzere Gelir Vergisi Kanununda belirtilen esaslara göre ve cari dönemin kurumlar vergisi oranında geçici vergi ödenir. Tam mükellef kurumlar için geçerli olan esaslar, dar mükellef kurumlara da aynen uygulanır.”
Dolayısıyla kurumlar geçici vergisi de üçer aylık geçici vergi dönemleri itibarıyla dört dönemden oluşmaktayken ve üç aylık dönemi izleyen ikinci ayın on yedinci günü akşamına kadar beyan edilip ödenmekteyken 2022 yılından itibaren geçici vergi dönemleri üçe indirilmiştir. Bu nedenle kurumlar geçici vergisi bundan böyle artık aşağıda ifade edilen şekilde ödenecektir.
Kurumlar geçici vergisi de üç aylık dönemi izleyen ikinci ayın on dördüncü günü akşamına kadar bağlı olunan vergi dairesine beyan edilecek ve on yedinci günü akşamına kadar ödenecektir.
Kurumlar geçici vergisi oranı, gelir geçici vergisi oranından farklı olup, kurumlar geçici vergisi, kurumlar vergisi oranında ödenmektedir. Ancak kurumlar geçici vergisi de gelir geçici vergisi de tek oranlıdır. Gelir geçici vergisinden farklı olarak, kurumlar geçici vergisi yükümlülükleri için geçici vergi oranı ile yılsonundaki kurumlar vergisi oranı aynıdır. Kurumlar geçici vergisinin, kurumlar vergisi oranına bağlı olması 4842 sayılı Kanun’la getirilmiştir. Cumhurbaşkanı, kurumlar geçici vergi oranını beş puana kadar indirmeye veya tekrar kanuni seviyesine çıkartmaya yetkili kılınmış olup, ayrıca 2022 yılı için kurumlar vergisi oranı yüzde yirmi üç olarak belirlenmiştir.
(Kaynak: Veysi Seviğ / Dünya Gazetesi | 07.03.2022)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.