5797 sayılı Torba Kanun İşverenlere Ne Getiriyor? (1) / Şevket Tezel

Memur, İşsizlik Ödeneği Alan Eşten Dolayı Aile Yardımı Alabilir mi?

Milli Eğitim’de kadrolu personelim. Eşim okulda 8-9 aydır sigortalı olarak çalışmaktaydı, ise de okulların kapanması ile işten çıkarıldı. Eşim İş-Kur’a gidip işsizlik ödeneği almak için müracaatta bulundu. Oradan alacağı para ile isteğe bağlı sigortasını yatırmak istiyorum. Bu durumda ben 657 sayılı Kanuna tabi devlet memuru olarak aile yardımı alabilir miyim? Cemal ATAK

 

Sayın Okurum,

Aile yardımı ödeneği evli bulunan Devlet memurlarına verilir. Bu yardım, memurun her ne şekilde olursa olsun menfaat karşılığı çalışmayan veya herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almayan eşi için "1500", çocuklarından her biri için de iki çocuğu geçmemek üzere "250" gösterge rakamının "(72 nci ay dahil olmak üzere 0-6 yaş grubunda yer alan çocuklar için bir kat artırımlı)" aylık katsayısı ile çarpılması sonucu elde edilecek miktar üzerinden ödenir.

Yani bugünün rakamlarına göre eş için (0,05145 x 1500=) 77,18 YTL, 6 yaşından (72 aydan) büyük çocuk için (0,05145 x 250=) 12,86 YTL, 6 ve daha küçük yaştaki çocuklar için (0,05145 x 250 x 2=) 25,72 YTL’dir.

Boşanma durumunda mahkeme bu yardımın hangi tarafa ve hangi oranda verileceğini kararında belirtmek zorundadır.

Eşiniz menfaat karşılığı çalışıyor olsa zaten işsizlik ödeneğinin varlık gerekçesi ortadan kalkardı. Menfaat karşılığı çalışma olmaması koşulun birinin tamam olması demektir.

Diğer koşul olan Kanundaki “sosyal güvenlik kuruluşundan aylık” deyimi, SSK, Bağ-Kur, 506 sayılı Kanunun geçici 20 nci maddesine göre kurulmuş banka sandıkları veya Emekli Sandığı gibi kurumlardan emekli, malûllük, dul veya yetim aylığı gibi unsurları ifade eder. İşsizlik ödeneği ise bu anlamda bir aylık değildir. İşsizlik ödeneği de sigortalı işsizlere 4447 sayılı İşsizlik sigortası Kanununda belirtilen süre ve miktarda yapılan parasal ödemeyi belirtmektedir. Bu nedenlerle eşinizin işsizlik ödeneği alması eşinizden dolayı “Aile Yardımı” almanıza engel değildir.

Keza eşinizin isteğe bağlı sigortalı olması da eşinizden dolayı aile yardımı ödeneğinden yararlanmanıza engel oluşturmaz.

 

Okur Sorularına Kısa Cevaplar

Hicran UYAR – 12.05.1964 doğumlu, 28.12.1987 ilk sigortalılık tarihli, 540 günü Ağustos 2006 ayından beri olmak üzere bin 864 SSK prim günlü, 1999-2006 Temmuz ayları arasında 2 bin 543 gün Bağ-Kur’lu bir sigortalı olarak SSK sigortalılığınızı 818 gün daha sürdürürseniz bu sürenin sonunda SSK’dan emekli olursunuz.

Mert ATİLA - 1954 doğum 1973 sigortalılık girişli anneniz 3 bin 600 günü tamamlar tamamlamaz SSK’dan (Yeni yasadaki adıyla 4/a sigortalılığından) emekli olabilir. Annenizin 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren isteğe bağlı sigortalılığın bugünün 4/b sigortalılığı (Bağ-Kur sigortalılığı) kapsamında değerlendirileceğinden bu tarihten itibaren isteğe bağlı olarak bin 259 günden fazla prim ödememeye, fazla prim gerekiyorsa bir işyerinde çalışarak ödemeye dikkat etmesi gerekiyor.

Serhat İZBUDAK – 22.09.1958 doğumlu, 01.07.1975 ilk sigortalılık tarihli, bin 45 gün SSK primi olan bir sigortalı olarak bin 80 günü tamamladığınızda isteğe bağlı SSK sigortalısı olabileceksiniz. Ancak 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren isteğe bağlı sigortalılık yalnızca Bağ-Kur kapsamında sayılacağından 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren yine çalışan olarak SSK’ya prim ödeyebileceksiniz. Sizin yaştan emekliliğiniz için gün sayısı dışında her koşul müsait olduğu için askerliğinizi borçlanmanız büyük yarar sağlar ve 3 bin 600 günü tamamlar tamamlamaz emekli olabilirsiniz.

 

 

İŞVERENLER İÇİN ÇALIŞMA HAYATI

5797 sayılı Torba Kanun İşverenlere Ne Getiriyor? (1)

 

Prim Affında Süre Uzatımı Geldi

5510 sayılı Kanuna İstihdam Paketi ile eklenen geçici 24 üncü maddesi doğrultusunda Prim Affı gelmişti, süre 28 Temmuz 2008’de tamamlanmasına karşın talebi karşılamamıştı. Şimdi ise gelen bu Prim Affından yararlanamayan işveren ve sigortalılar 19 Ağustos 2008 tarihinden itibaren 20 gün içinde yani 8 Eylül 2008 pazartesi tarihine kadar başvurmaları kaydıyla Prim Affı kapsamına giren borçlarını peşin veya 12 aya kadar taksitler halinde ödeyebilecekler.

             Peşin ödeme yolunun tercih edilerek, başvuru tarihini takip eden ayın sonuna kadar borç aslının tamamının ve başvurunun yapıldığı ayın sonuna kadar sosyal güvenlik mevzuatının ilgili hükümlerine göre hesaplanan gecikme cezası ve gecikme zammının yüzde yirmisinin ödenmesi halinde, gecikme cezası ve gecikme zammının kalan yüzde sekseni terkin edilecek. 28 Temmuz 2008 tarihinde sona eren Prim Affı uygulamasında ise peşin ödeme halinde gecikme zam ve cezasının yüzde 85’i terkin ediliyordu.

             Taksitle ödeme yolunun tercih edilerek, borç aslının tamamının ve başvurunun yapıldığı ayın sonuna kadar sosyal güvenlik mevzuatının ilgili hükümlerine göre hesaplanan gecikme cezası ve gecikme zammının yüzde ellisini 12 aya kadar eşit taksitle ödemeleri halinde, gecikme cezası ve gecikme zammının kalan yüzde ellisi terkin edilecek. 28 Temmuz 2008 tarihinde sona eren Prim Affı uygulamasında ise 12 aya kadar taksitlendirerek ödeme halinde gecikme zam ve cezasının yüzde 55’i terkin ediliyordu.

İlk taksitin ödeme yükümlülüğü bu maddeye göre başvurunun yapıldığı ayı takip eden ayda başlayacak. Başlangıçta taksitle ödeme yolunun seçilip daha sonra taksitlendirilen borcun kalan kısmının peşin ödenmek istenmesi halinde, başlangıçta seçilen taksitlendirme süresine bağlı terkin oranı değiştirilmeyecek.

19 Ağustos 2008 tarihinden önce tahsil edilmiş gecikme cezası ve gecikme zammı, (Yanlış veya yersiz alınan tutarlar dışında) iade ve mahsup edilmeyecek. (Devam edecek)

 

(Kaynak: Sözcü Gazetesi | 22.08.2008)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.