Meslek mensuplarının (mali müşavirlerin ve yeminli mali müşavirlerin) her ortamda dillendirdikleri çözüm bekledikleri konular, mali tatil uygulamasının tam anlamı ile yerine getirilmesi, dördüncü dönem geçici verginin kaldırılması ve kendilerine arabuluculuk yetkisinin verilmesi olarak sayılabilir. Yani meslek mensuplarının; sözde değil uygulanabilir gerçek bir mali tatil, fiilen yaptıkları ama yasal anlamda yetkilerinin olmadığı arabuluculuk yetkisi ve son olarak anlamsız ve gereksiz olduğu herkes tarafından kabul edilen dördüncü geçici vergi beyannamesinin kaldırılması dillendirilen en büyük sorunları olarak sayılabilir.
Gerçek usulde gelir vergisine tabi, ticari kazanç sahipleri ile serbest meslek erbabının ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, cari vergilendirme döneminin gelir ve kurumlar vergisinden mahsup edilmek üzere, ilgili hesap döneminin altışar aylık olarak belirlenen dönem kazançları üzerinden, geçici vergi ödemeleri kanun ile hüküm altına alınmıştır. Daha sonra söz konusu kanun hükmündeki yetkiye istinaden geçici vergi dönemleri üçer aylık dönemler halinde tespit edilmiştir. Diğer bir ifade ile geçici vergi ödemek zorunda olan mükellefler bu kazançlarını; üç, altı, dokuz ve 12 aylık dönemler halinde beyan edip ödemekteydiler. Yani dördüncü dönem geçici vergi olarak adlandırılan 12 aylık döneme ilişkin geçici vergi 15 Şubat tarihinde beyan edilip ödenmesi gerekmekteydi. Bunun peşinden de Mart ayında gelir vergisi beyannameleri, Nisan ayında ise kurumlar vergisi beyannameleri verilmekteydi. Meslek mensupları ilgili dönemlerin rutin beyannameleri ile beraber, önce geçici beyannamesi peşinden gelir vergisi ve kurumlar vergisi beyannamesi verilmesi konusunda ciddi ama bir o kadar da anlamsız bir iş yoğunluğu yaşamaktaydılar. Dolayısıyla dördüncü dönem geçici vergi beyannamesinin gereksiz olduğu anlatılarak kaldırılması talep edilmekteydi.
Söz konusu TBMM’ye sunulan vergi paketi ile dördüncü dönem geçici vergi beyanlarının kaldırılması öngörülmüştür. Ancak dördüncü geçici vergi dönemi kaldırılmakta olup, yıllık beyanname ve ödeme dönemleri bir ay öne çekilmektedir. Yani bu düzenleme ile beraber her yılın Mart ayında verilen gelir vergisi beyannamesi ile Nisan ayında verilen kurumlar vergisi beyannamesi verilme tarihleri bir ay öne çekilerek, gelir vergisi beyannamesinin Şubat ayında, kurumlar vergisi beyannamesinin ise Mart ayında verilmesi amaçlanmaktadır.
Yani aslında 15 Şubat’ta verilmesi gereken dördüncü dönem geçici vergi beyanı kaldırılmış değil, gelir vergisi beyannamesinin yeni verilme tarihi olan 25 Şubat tarihine kadar 10 gün ertelenmiş durumdadır.
Dolayısıyla beklenen ve istenilen işgücü yoğunluğu ortadan kaldırmadığı gibi daha çok artıracak gibi görünmektedir.
Yani amacına hizmet etmeyen bir yanlış düzenleme daha geliyor!
Şimdi böylesine bir düzenlemeyi anlamak ve savunmak; uygulamanın içinde bulunanlar için mümkün değil olarak değerlendirilmektedir. Böylesine bir düzenleme iş yoğunluğundan şikâyet eden meslek mensuplarının sorununa nasıl çözüm olacak ya da olayın diğer tarafı olan mükellefleri ödeme konusunda nasıl rahatlayacak?
10 gün süre kazandırarak mı? Bütün bunlar olacak.
Bize göre bu sadece biz dördüncü dönem geçici vergiyi kaldırdık diyebilmenin kaçamak bir yolu, çünkü kaldırılan beyannamenin rahatlığı hiç hissedilmeyecek, öne çekilen beyannamelerin yoğunluğu çok daha fazla hissedilecektir.
Sanırım burada Maliye Bakanlığı’nı böyle bir düzenleme yapmaya sevk eden, kamu gelirlerine bir an evvel kavuşmak arzusu düşüncesi olsa gerek. Yani dördüncü dönem geçici vergi gelirlerinin kaldırılması ile hazinenin bu gelir kaybını tolere edemeyeceği, Mart ve Nisan ayına kadar beklemek istemediği, bu nedenle Şubat geçici vergisini, Şubat ayında gelir vergisi, Mart ayında da kurumlar vergisi gelirleri ile telafi etmek istemesinden kaynaklanmaktadır.
Aslında böyle düşünülünce konunun, ekonomik boyutun derinliği ve vehameti bize göre daha belirgin halde gözükmektedir.
Dolayısıyla burada esas olan iş yükünden bunalmış olan meslek mensuplarını bir nebzede olsa rahatlatmak ise bu düzenleme, bu amacı yerine getirmeyecektir.
Bu nedenle Mecliste yapılacak görüşmelerde konunun yeniden ele alınarak dördüncü dönem geçici verginin kaldırılması, ancak gelir ve kurumlar vergisi beyannamelerinin birer ay öne çekilmemesi yerinde olacaktır.
Dijital vergi dairesinin kurulması iyide mevcut e uygulamalar iyileştirilmeden mi?
(Kaynak: Yılmaz Sezer / Dünya Gazetesi | 08.10.2021)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.