Zorunlu staja tabi olan meslek yüksekokulu öğrencilerinin sigortalı olmaları ve sigorta primlerinin ödenmesi hakkında 5510 ve 5754 sayılı kanuna göre detaylı açıklama yapabilir misiniz? (Özellikle madde 87 ve yürürlülük tarihi ile ilgili). Güray İstanköy
Halen geçerli olan 506 sayılı Kanun ile 3308 sayılı Çıraklık ve Mesleki Eğitim Kanunu gereğince sadece çıraklık eğitim merkezlerine devam eden çırak-öğrenciler ile mesleki ve teknik eğitimlerine meslek liselerinde devam eden öğrencilerin işletmelere zorunlu staja gitmeleri halinde SSK sigortalılıkları yapılmaktadır. Ancak, üniversite öğrencisi olup da zorunlu staja işletmelere gönderilen öğrencilerin bugüne kadar sosyal güvencesi yoktu. 1 Ekim 2008 günü sonrasında ise üniversite öğrencisi olarak okulları tarafından staja gönderilen öğrenciler artık SGK tarafından sigortalı yapılacaklar ve primlerini de üniversiteler ödeyecek.
1- İşkazası-meslek hastalığı-hastalık sigortası
Çıraklar ile meslek lisesi öğrencilerine hizmet sözleşmesine göre değil, çıraklık sözleşmesine göre çalışırlar. İster Borçlar Kanunu’na isterse 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanunu’na tâbi olsunlar, tüm çıraklar, 506 sayılı Kanun’un 3/II-B maddesine göre, iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık sigortası bakımından zorunlu sigortalı sayılmışlardır. 01.07.1987 tarihinden itibaren çıraklık eğitimi merkezleri ve beceri eğitimi yaptıran meslek ve teknik lise müdürlükleri tarafından matbu sözleşme düzenlenmiş olan aday çırak, çırak ve öğrenciler de sosyal sigorta hakları açısından çırak statüsünde okullarınca SSK’lı yapılmakta ve primlerini Milli Eğitim Bakanlığı SSK’ya ödemektedir. Bu uygulama 5510 sayılı SS ve GSS Kanunu zamanında da aynen devam edecektir. Bu kişilere yapılan sigorta işkazası-meslek hastalığı ile kısmi hastalık sigortasıdır bu öğrencilere, malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları ile hastalık sigortası çerçevesinde eş ve çocuklara sağlık yardımı yapılmasına ilişkin 506 sayılı Kanun’un 35’inci maddesi hükümleri uygulanmaz.
2- Bu sigorta emeklilik için başlangıç sayılmaz
Çıraklar ile meslek lisesi öğrencileri okullarınca sigortalı edilirler ve SSK’ya işe giriş bildirgesi verilir adlarına da MEB tarafından prim ödenir ama bu primler içinde uzun vadeli sigorta kolları olan emekliliğe yönelik (malûllük, yaşlılık, ölüm sigortalarına tâbi olmadıkları için, emeklilik açısından sigortalılık süresinin başlangıcı sayılmamaktadır. Bu nedenle çırak veya meslek lisesi öğrencisi olarak verilen işe girişlerini emeklilik için başlangıç saymayacaklar, ister önce ister sonra olsun normal sigortalandıkları tarihi ve adlarına ilk kez emeklilik malûllük, yaşlılık, ölüm sigortalarına prim ödenmiş tarihi dikkate alacaklardır.
Üniversiteli stajyerler de sigortalı olacaklar
5510 sayılı SS ve GSS Kanunu’nun “Bazı sigorta kollarının uygulanacağı sigortalılar” başlıklı 5’inci maddesinin (b) bendine göre; “5/6/1986 tarihli ve 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanunu’nda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde meslekî eğitim gören öğrenciler hakkında iş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık sigortası; meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenimleri sırasında zorunlu staja tabi tutulan öğrenciler hakkında ise iş kazası ve meslek hastalığı sigortası uygulanır...” diyerek yüksek öğrenimli öğrencilerden staj yapanların da sigortalı olacağı belirtilmiştir.
4-Primlerini okulları-üniversiteleri ödeyecek
Gerek çırak, gerek meslek liseli ve gerekse de yüksek öğrenimli öğrencilerden staja gidenlerin kısa vadeli sigorta kollarından sadece işkazası-meslek hastalığı sigortası yapılacak olanlar için prim ödeyecek yer okudukları okulları-üniversiteleridir. Kanun’un 87’nci maddesinin (e ) bendine göre; “5’inci maddenin (b) bendinde belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde meslekî eğitim görenler ile meslek liselerinde zorunlu staja tâbi tutulan öğrenciler için Milli Eğitim Bakanlığı veya bu öğrencilerin eğitim gördükleri okullar, yüksek öğrenim sırasında zorunlu staja tâbi tutulan öğrenciler için öğrenim gördükleri yüksek öğretim kurumu” prim ödeyecektir.
5- Kanunun bu hükümleri 1 Ekim günü başlayacak
Birçoklarını 5510 sayılı Kanun’un “Yürürlük” başlıklı 108’inci maddesinin (c) bendi yanıltmaktadır. Zira, yürürlük maddesi kötü bir Türkçe ile kaleme alınmıştır. 108 ‘inci maddenin (c) bendinin en başındaki “60’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (3) ilâ (8) ve (10) numaralı alt bentleri ile (f) bendinde sayılanlar için genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanmasına ilişkin olarak;” kısıtı dikkatli okumayanları yanıltmaktadır. Mesela, Kanun’un 87 ve 89’uncu maddeleri 1 Temmuz’da yürürlüğe girecektir ama sadece 60’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (3) ilâ (8) ve (10) numaralı alt bentleri ile (f) bendinde sayılanlar için genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanmasına ilişkin olarak 1 Temmuz yürürlük tarihidir. Diğerleri için bu bahsedilen maddelerin yürürlük tarihi 1 Ekim 2008 günüdür.
6- İşverenler üniversitelilere para vermek zorunda değil
3308 sayılı Çıraklık ve Mesleki Eğitim Kanunu (md 25) gereğince, “Aday çırak, çırak ve işletmelerde meslek eğitimi gören öğrencilere ödenecek ücret ve bu ücretlerdeki artışlar; aday çırak veya çırağın velisi veya vasisi veya kişi reşit ise kendisi; öğrenciler için okul müdürlüğü ile işyeri sahibi arasında Bakanlıkça belirlenen esaslara göre düzenlenecek sözleşme ile tespit edilir. Ancak, işletmelerde meslek eğitimi gören öğrenci, aday çırak ve çırağa yaşına uygun asgari ücretin %30’undan aşağı ücret ödenemez.”
Üniversiteli stajyerlere ise işletmeler, işverenler para vermek zorunda değillerdir ama isterlerse ödeme yapabilirler.
Öte yandan, stajyerlere yapılan ödemeler Gelir Vergisi, Damga Vergisi ve sigorta primi kesintisinden muaftır. Çıraklık kanunu hükümlerine uygun olarak çalıştırılan çıraklara ödenen ücretlerin asgari ücreti aşan kısmı Gelir Vergisi, sigorta primi kesintisi ve %06 Damga Vergisi’ne tabidir. Asgari ücretin altında ücret ödendiğinde Gelir Vergisi’ne tabi değildir. Sigorta primi ve Damga Vergisi’ne tabidir.
Ramazan erzak yardımı yemeğe engel olmaz
Görev yaptığımız işyerinde ramazanda erzak yardımı yapılıyor. Ben ve benim gibi birkaç arkadaş da vardiyalı çalışmak zorundayız. İdari işler amiri de bize ve tüm çalışanlara ramazan erzakı verilmesi nedeniyle yemek hakkımızın olmadığını iddia ediyor. Sebep olarak da verilen ramazan erzakını bahane ediyor. Verilen bu ramazan yardımı kurumdan yemek yeme hakkımıza engel midir?
Hüsmen Halebak
Sayın okurum, ramazan ayında oruç tutulur ama bu kişilere zorunlu değildir. İnançları gereğince sağlığı el veren orucunu tutar veya tutmaz kendi bilebileceği bir konudur. İşyerlerinde normal aylarda yemek veriliyorsa ramazan ayında da bu yemek verilmesi işi devam etmelidir bu oruç tutmayanlara karşı ayrımcılık yapılması anlamına gelir. 4857 sayılı İş Kanunu (md 5) gereğince çalışanlar arasında, “İş ilişkisinde dil, ırk, cinsiyet, siyasal düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep ve benzeri sebeplere dayalı ayırım yapılamaz...”. Oruç tutanlar için verilmeyen öğlen yemeği de akşamında verilebilir. Ramazan erzak yardımı konusuna gelince bu gerek 4857 ve gerek 506 sayılı Kanun karşısında “ayni yardım” sayılmaktadır ve yemek yerine geçemez. İşveren ben işçilerime ramazan ayında erzak yardımı yapacağım bunun yerine de ramazan boyunca yemek vermeyeceğim diyemez. Sizin gibi vardiyalı çalışma olan yerlerde de oruç tutulmayacak gece çalışmalarında 8 saatlik mesai süresince işyerinde ramazan süresince yemek çıkarılmaması düşünülemez zira bunun ramazan ayıyla da ilgisi yoktur.
(Kaynak: Akşam Gazetesi | 01.07.2008)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.