Kanuni süresinden sonra verilen beyanname nedir?
Vergi Usul Kanunu’nun 371. maddesinde düzenlenen pişmanlıkla verilen beyannameler de kanuni süresinden sonra verilen beyannameler. Ancak “kanuni süresinden sonra verilen beyanname” terimini Vergi Usul Kanunu’nun 344. maddesinin üçüncü fıkrasında düzenlenen beyan şeklini kastediyoruz.
Vergi Usul Kanunu’nun 344. maddesinde ifade edildiği şekliyle, vergi incelemesine başlanmadan veya takdir komisyonuna sevk edilmeden önce ancak yasal süresinden sonra verilen beyannamelere kanuni süresinden sonra verilen beyanname diyoruz.
Kanuni süresinden sonra beyanname verilmesinin avantajı nedir?
Vergi Usul Kanunu’nun 344. maddesinin üçüncü fıkrasında, kanuni süresinden sonra verilen beyannameler için vergi ziyaı cezasının yüzde 50 oranında uygulanacağı hükmü yer alıyor.
Kanuni süresinden sonra beyanname verilmesi neden tercih edilir?
Geçtiğimiz çarşamba günü yayınlanan makalede pişmanlıkla verilen beyannamelerle ilgili konulara yer vermiştim. O makalede de belirtiğim gibi, pişmanlıkla verilen beyannameler üzerine tarh edilen vergiler için vergi ziyaı cezası uygulanmıyor. Böyle olunca vergi ziyaı cezası uygulanmayan pişmanlıkla beyan yerine kanuni süresinden sonra verilen beyanın çok fazla uygulaması ve nedeni yok.
Gördüğüm kadarıyla kanuni süresinden sonra verilen beyannameler şu durumda söz konusu olabiliyor.
- Beyanname verilirken yanlışlıkla pişmanlıkla beyan kutucuğunun işaretlenmemesi.
- Verilecek veya düzeltilecek beyannamede ödenecek verginin bulunmaması nedeniyle, vergi ziyaı cezasının çıkmaması.
- Verilecek veya düzeltilecek beyannameye ihtirazi kayıt konmak istenmesi (Açıklama aşağıda).
- İstisnai olarak, kendiliğinden verilen beyannamenin sonuçlarının pişmanlıkla beyannameye göre daha avantajlı olabileceği düşüncesi (Açıklama aşağıda).
- Verilen veya düzeltilen beyanname sonucu ödenecek vergilerin ve pişmanlık zammının 15 gün içinde ödenemeyeceği belliyse, sonuç değişmeyeceği için bu yöntemin seçilebilmesi.
Beyannameye ihtirazi kayıt konması
Yasal düzenleme gereği, beyan edilen matrahlara ve matrahlar üzerinden tarh edilen vergilere karşı yargı yoluna başvurulamıyor. Ancak İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 27/4 maddesinde dolaylı olarak düzenlenen ihtirazi kayıtla verilen beyannamelere karşı dava açılabilmesi, bu kuralın bir istisnası.
Yasal sürelerinden sonra pişmanlıkla veya kendiliğinden verilen beyannamelere ihtirazi kayıt konup konmayacağı, bu beyannameler için yargı yoluna gidilip gidilemeyeceği son zamanların güncel konusu.
Konu, Anayasa Mahkemesi’nin 27 Şubat 2019 tarih ve 2015/15100 başvuru numaralı kararı ve Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu’nun 3 Temmuz 2019 tarih ve E:2019/377 K:2019/454 sayılı kararı sonrasında belli bir noktaya geldi. Ancak yine de konunun hala tartışmalı boyutları var.
Anayasa Mahkemesi’nin yukarıda belirttiğim kararında;
- Süresinden sonra verilen düzeltme beyannamelerinin ihtirazi kayda ve davaya konu edilebileceği,
- Pişmanlıkla verilen beyannamelere ihtirazi kayıt konularak dava açılmamasının ise pişmanlık kurumunun doğasından kaynaklanan bir sınırlama olduğu,
sonucuna ulaşılmış.
Karar çok özet olarak bu şekilde ama dava konusu olayda bir özellik var. Olayda mükellef, düzeltme beyannamesini serbest iradesiyle değil, vergi dairesinin zorlaması sonucu vermiş.
Daha sonra yukarıda belirttiğim Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu kararı, Anayasa Mahkemesi kararında yer almayan, vergi dairesinin zorlaması olmadan mükellefin kendi serbest iradesiyle sonradan verdiği beyannameye ihtirazi kayıt konulup konulamayacağına ilişkin konuyu netleştirmiş. Kararda özetle, Anayasa Mahkemesi’nce verilen kararın sadece, vergi dairelerinin müeyyideli yazıları üzerine ihtirazi kayıtla verilen düzeltme beyannamelerine istinaden tahakkuk eden vergi ve kesilen cezalara karşı açılan davalara yönelik olduğu, İdare’nin müeyyideli yazısı olmaksızın süresinden sonra kendiliğinden ihtirazi kayıtla verilen beyannameler üzerine yapılan tahakkuklara karşı açılan davaların bu kapsamda bulunmadığı belirtilmiş.
Biliyorum kafanız karıştı. Özetin özetini yapmaya çalışayım. Her iki karar özetle şunu söylüyor:
- Pişmanlıkla verilen beyannameye ihtirazi kayıt konulamaz, tarh edilen vergiler dava konusu yapılamaz.
- Kanuni süresinden sonra verilen beyannamelere, eğer beyanname İdarenin zorlaması sonucu veriliyorsa ihtirazi kayıt konup dava açılabilir, beyanname mükellefin serbest iradesiyle verilmişse ihtirazi kayıt konamaz ve tarh edilen vergi dava konusu edilemez.
Kendiliğinden verilen beyannamenin pişmanlıkla verilen beyannameye göre daha avantajlı olması
Yukarıda da belirttiğim gibi, istisnai olarak, kesilen ceza için uzlaşmaya gidilmesi ve uzlaşma sonucu kesinleşen cezanın pişmanlık zammından daha düşük olması durumunda, kendiliğinden verilen beyanname pişmanlıkla verilen beyannameye göre daha avantajlı olabilir.
Yasal düzenleme gereği;
- Pişmanlıkla beyanda tarh edilen vergi ve pişmanlık zammının 15 gün içinde ödenmesi gerekiyor.
- Kendiliğinden verilen beyanname sonucu tarh edilen vergi ve gecikme faizinin ise bir ay içinde ödenmesi gerekiyor. Cezanın uzlaşma veya mahkeme kararıyla örneğin tamamen kaldırıldığı bir durumda, kendiliğinden beyan pişmanlıkla beyana göre daha avantajlı olabiliyor.
Pişmanlık ve kanuni süresinden sonra verilen beyannamelerin birleştirilmesi
Özetlediğim bu gerekçeler aslında bu iki müessesenin aynı anda bulunmasının anlamlı olmadığını gösteriyor. Her iki müessesenin varlığı için yeterli neden yok. Bu nedenle bu iki beyan şeklinin birleştirilmesinde, yasal süresinden sonra kendiliğinden verilen beyannameler için cezasız, daha makul, örneğin bir aylık ödeme süresi olan bir beyan şekli getirilmesinde yarar var.
Böylece en azından son derece karmaşık olan vergi ceza sisteminde az da olsa bir sadeleştirme yapılmış olur.
Özet Tablo
Süresinde verilmeyen beyannamenin pişmanlıkla veya kanuni süresinden sonra kendiliğinden verilmesi durumunda uygulama özet olarak aşağıdaki tabloda.
Vergi / Ceza türü |
Pişmanlıkla verilen beyanname |
KSS verilen beyanname |
Vergi aslı |
% 100 |
% 100 |
Vergi ziyaı cezası |
Kesilmez |
% 50 |
Usulsüzlük cezaları |
Bir kat birinci derece usulsüzlük cezası |
İki kat birinci derece usulsüzlük cezası |
Bir sonraki makalenin konusu izaha davet ve kendiliğinden verilen beyannamelerle ilgili uygulamalarla karşılaştırılması.
(Kaynak: Recep Bıyık / Dünya Gazetesi | 09.10.2020)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.