İŞVEREN FAZLA ÇALIŞMAYI İZNE ÇEVİREBİLİR Mİ?
Yedi aydır ücretsiz izindeyim. İşveren, ne zaman olacağı belirsiz olan yeniden çalışmaya başlama sürecinde ücretimi düşürmek istiyor. Kabul etmez isem kullanmadığım yıllık izin paralarımı, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatımı ödeyerek çıkışımı veriyor. Ama izne tabi fazla mesai paralarını ödemiyor. İşyerinde çalışan sayısı 30’dan fazla. Böylesi bir çıkışta işe iade davası açabilir miyim? Açarsam kazanır mıyım? İşveren, yaklaşık 400 saat kadar fazla çalışma karşılığında izin kullandırmak istiyor. Bununla ilgili ne yapabilirim? (Hasan K.)
İşverenin ücrette indirim teklifini yazılı yapması gerekir. İşçi 6 gün içinde teklifi yazılı olarak kabul ederse, ücrette indirim geçerli olur. İşçi yazılı olarak kabul etmezse, teklif geçersiz sayılır. Ücrette indirim yapılmasını kabul ettiğiniz takdirde işverenin üç ay sonra sizi işten çıkarmayacağının garantisi yoktur. Bu durumda kıdem ve ihbar tazminatı ile diğer alacaklarınızın düşük ücret üzerinden hesaplanma riski ortaya çıkar.
İşten çıkarma yasağı şimdilik 17 Kasım’a kadar uzatıldı. O tarihten sonra da uzatılma ihtimali var. Yasak devam ederken işveren işten çıkartamaz. Bu dönemde işten çıkartırsa da ihbar ve kıdem tazminatı ödemeyecek şekilde başka bir gerekçe bulacaktır.
İkale sözleşmesiyle, yani karşılıklı anlaşarak iş akdini feshettiğinde ise tazminatınızı öder ama işsizlik ödeneği alma hakkınız var ise bu hakkınızı kaybedersiniz. İşveren, kullanmadığınız yıllık izin ücretlerini her durumda ödemek zorunda.
Fazla çalışma ücreti, 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 41. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, her 1 saat fazla çalışma için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde 50 yükseltilmesi suretiyle ödenir. 400 saatlik fazla çalışmanın karşılığının, 600 saatlik ücret üzerinden ödenmesi gerekir.
Fazla çalışma karşılığı izin kullanımına işveren karar veremez. Söz konusu maddenin dördüncü fıkrasına göre, işçi isterse bu çalışmalar karşılığı zamlı ücret yerine her 1 saat için 1 saat 30 dakika (400 saat için toplam 600 saat) serbest zaman kullanabilir. Kanun hükmü bu konuda çok net. Serbest zaman bir anlamda ücretli izindir. İşçinin kullandığı serbest zaman yıllık izin sürelerinden indirilemez.
İşe iade davası açabilmek için, fesih tarihinde işyerinde çalışan sayısının 30’dan fazla olması gerekir. İşe iade için iş akdinin feshinin yazılı bildiriminden itibaren 30 gün içinde arabulucuya başvurmalısınız. Arabulucuda sonuç alamazsanız dava açmanız gerekir. Ancak dava birkaç yıl sürebilir.
KAPANAN ŞUBEDEKİ İŞÇİLERE VERİLEN KÇÖ GERİ ALINIR MI?
1 Temmuz tarihi itibarıyla çalıştığımız şube tamamen kapandı. İşten çıkarma yasağı dolayısıyla işverenin farklı şubelerine nakillerimiz yapıldı ve kısa çalışma ödeneği (KÇÖ) almaya devam ettik. İŞKUR, kapanma dolayısıyla, temmuz ağustos aylarında verilen ödeneği talep etti ve eylül ayı ödeneğini de iptal etti. Aynı işverene ait nakil yapılan başka şubede girişi olan bu personelin ödenek alamaması ve şube kapandıktan sonraki ödenekleri de talep etmesi nedeniyle hiçbir geliri olmayan personel olarak neler yapabiliriz, mağduriyetimizi nasıl giderebiliriz? Yeni şubelere dağıtılan personelin ücretsiz izne çıkartılması, eşit davranma ilkesine aykırılık teşkil eder mi? (Aykut Ö.)
Kısa çalışma ödeneğine işverenin her bir şubesi için ayrı ayrı başvuru yapılıyor. Bir anlamda her bir şube ayrı işyeri olarak değerlendiriliyor. Aslında bir şubede faaliyetlerin tamamen durması halinde ödenek alınabiliyor. Ancak işvereniniz, faaliyetleri durdurmak yerine şubeyi resmi olarak kapatmış. Bu nedenle İŞKUR, şube kapandığı gerekçesiyle çalışanlara verilen ödenekleri işverenden geri ister. İadesi gereken ödenek konusunda çalışanların bir sorumluluğu bulunmuyor. Kanuna göre, yersiz yapılan ödemelerin sorumlusu işverendir. İadeyi işverenin yapması gerekir.
Kısa çalışma ödeneği için 30 Haziran 2020 tarihinden sonra yeni başvuru alınmıyor. Şubeyi 1 Temmuz'da kapatacağı önceden belli olduğuna göre, 30 Haziran'dan önce sizleri diğer şubelere nakledip, yeni KÇÖ başvurusu yapabilirdi. O fırsat kaçmış bulunuyor.
Öte yandan, diğer şubelere nakil yapmış olan işverenin çalışanlarını kaybetmeme, istihdamı koruma çabası içinde olduğu da anlaşılıyor.
Çözüm için iki seçenek mümkündür. Geriye dönük düzeltme işlemi yapılarak, kapanan şubelerdeki personel yeni şubelerde ücretsiz izinli gösterilebilir. İkinci seçenek ise yine geriye dönük düzeltme başvurusu yapılarak, işyeri kapatıldığı için işten çıkış işlemi yapılır ve son 3 yılda 600 gün prim ve son 120 gün hizmet akdi koşulunu yerine getirenlerin işsizlik ödeneğinden yararlandırılması sağlanabilir. İşten çıkarma yasağı, kapatılan işyerlerinde iş akdinin feshine engel teşkil etmez. Tabii bu durumda işverenin işten çıkış yaptığı çalışanların ihbar ve kıdem tazminatlarını ödemesi gerekir.
İşsizlik ödeneği koşulunu sağlayamayan çalışanlar ise nakil edildikleri şubelerde ücretsiz izinli gösterilebilirler. Böylece hiç değilse ödeneğin önemli bir kısmı bu işsizlik ödeneği ya da ücretsiz izindekilere verilen nakdi ücret desteğinden mahsup edilebilir.
Yeni şubelere nakledilen personelin ücretsiz izne ayrılmasının eşitlik ilkesine aykırılık iddiasını mahkemede kanıtlamanın zor olacağı kanaatindeyim.
ÜCRETSİZ İZİNDEKİ İŞÇİYİ ÇALIŞTIRAN İŞVEREN CEZA ÖDER
Mart ayında yeni çalışmaya başladığım işyerinde pandemiden dolayı nisan ayında ücretsiz izin verdiler. Temmuz ayında tekrar işe başladım. Üç vardiya uygulanan işyerinde günde 8 saat, yani tam zamanlı çalışıyorum. Ücretimin bir kısmını İŞKUR ücretsiz izin dolayısıyla nakdi ücret desteği olarak yatırıyor? Kalanını da işyeri elden veriyor ama sigorta primlerim yatırılmıyor. Bu konuda ne yapmam gerekir? (Suat K.)
Tam zamanlı çalıştırılan işçi, ücretsiz izinde gösterilemez. İşçinin, ücretsiz izinde bildirildiği saatlerde çalıştırılması yasaya aykırıdır. Ücretsiz izne ayrılarak nakdi ücret desteğinden yararlanan işçinin fiilen çalıştırıldığının tespiti halinde işverene, bu şekilde çalıştırılan her işçi ve çalıştırıldığı her ay için ayrı ayrı olmak üzere brüt asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanır. Ayrıca, ödenen nakdi ücret desteği de işverenden yasal faizi ile birlikte tahsil edilir.
Sizin açınızdan ise fiilen çalıştığınız halde sigorta primlerinizin yatırılmaması iş akdini haklı fesih sebebidir. Bununla birlikte, henüz bir yılınızı doldurmadığınız için, haklı fesih yaptığınızda kıdem tazminatı alamazsınız. Ücretsiz izinde olduğunuz dönemde fiilen çalıştığınıza dair kanıtları toplayabilirseniz, şimdi veya ileride işverenden yazılı talepte bulunarak primlerinizin yatırılmasını isteyebilirsiniz.
SSK’LI ÇALIŞIP SONRADAN MEMURİYETE GEÇEN HANGİ STATÜDE EMEKLİ OLUR?
07.02.1977 doğumlu kadınım. İlk SSK girişim 20.11.1997 tarihidir. O tarihte 5 gün SSK’lı çalışıp ayrıldım. Sonrasında 01.02.2001 tarihinde özel bir bankada memur olarak işe başladım. Hiç ara vermeden mesleğime devam ediyorum. Emeklilik yaşımı 53 olarak hesapladım, doğru mudur? 20 yılımı doldurduğumda emeklilik yaşımı bekleyeceğimi söyleyerek işimden ayrılabilir miyim? Kıdem tazminatımı 20 yılın sonunda alabilir miyim? Bu şekilde ayrılırsam ve sonrasında devlet memuru olarak çalışmaya baslarsam bankadan alacağım haklarımı kaybeder miyim? (Bilge C.)
1997’deki sigorta başlangıcınız dolayısıyla 5975 prim günüyle 54 yaşında emekli olabilirsiniz. Özel bankada SSK’lı veya 506 Sayılı Kanun’un Geçici 20. Maddesi kapsamında çalışıyorsanız, 2021 yılında ayrılıp memuriyete geçerseniz emeklilikte son 7 yıl en çok hangi statüde çalıştığınıza bakılır. Üç buçuk yıldan fazlası memuriyette geçerse 4/c statüsünde emekli olursunuz.
2021 yılından sonra hiç çalışmayıp yaşınızın dolmasını beklerseniz SSK veya banka sandığından emekli olabilirsiniz.
Banka sandığının sağladığı avantajları kaybetmemek istiyorsanız, prim gününüzü doldurmuş olduğunuz için, sadece memuriyetten önceki hizmetlerinizle emeklilik talebinde de bulunabilirsiniz. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) olumsuz yanıt vermesi halinde dava konusu yapabilirsiniz. Bu konuda verilmiş yargı kararları bulunuyor.
Yirmi yılı doldurup ayrılırken, SGK’dan alacağınız yazı ile kıdem tazminatınızı da bankadan alabilirsiniz.
DUL VE YETİM AYLIĞI AYNI ANDA ALINABİLİR Mİ?
Kayınpederim öldü. Kayınvalide eşinden dolayı SSK maaşı alıyor. Kayınvalidenin babası BAĞ-KUR (4/b) emeklisi iken öldü. Kayınvalide kendi babasından dolayı emekli maaşı alabilir mi? (Cengiz Ş.)
Kayınvalideniz herhangi bir işte çalışmıyor veya kendi çalışmasından dolayı emekli aylığı almıyorsa babasından da yetim aylığı bağlatabilir. Her iki aylığı da tam olarak alabilir.
ASKERLİK BORÇLANMASI KIDEM TAZMİNATI YAZISINDA DİKKATE ALINIR MI?
09.08.2000 tarihinde sigortalı çalışmaya başladım, 6150 gün primim var. İşyerimden kıdem tazminatı alıp işten ayrılmak istiyorum. 7000 günü tamamlamak için 18 ay (540 gün) askerliğimi dahil ettirebilir miyim? (Hasan Ç.)
SGK’dan kıdem tazminatı yazısı verilirken, sigortalılık sürenize ve prim gününüze bakılır. Prim gününüzü nasıl tamamladığınız dikkate alınmaz. Askerlik süreniz için borçlanma yaparsanız, bu süreler prim günlerinize eklenir.
(Kaynak: Ahmet Kıvanç / Haber Türk | 07.10.2020)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.