BASINDAN YAZILAR
Emekli Ayığına Haciz Konulabilir mi? - MuhasebeTR

Emekli Ayığına Haciz Konulabilir mi?

Emekli aylıklarına Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) alacakları ve nafaka borçları dışında haciz konulamaz. Diğer borçlar nedeniyle emekli aylığına haciz konulabilmesi için yazılı muvafakat verilmesi gerekir. Peki bu muvafakat, borç tahsil edilmediği halde sonradan kaldırılabilir mi? Yargıtay’ın bu konudaki yaklaşımı nedir? Ahmet Kıvanç Habertürk okurlarının sorularını yanıtladı.

EMEKLİ AYLIĞINA HACİZ İZNİ SONRADAN KALDIRILABİLİR Mİ?

SGK tarafından iki senedir annemin ve babamın 4b emekli aylıklarından icra gerekçesiyle yüzde 33’lük kesinti yapılmaktadır. Kesinti pandemi sürecinde de devam etmektedir. En azından pandemi boyunca kesintinin kaldırılması için herhangi bir işlem, başvuru yapılabilir mi? (İsmi saklı)

5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 93. maddesine göre, SGK’dan bağlanan emekli aylığı, dul ve yetim aylığı ile iş göremezlik geliri gibi ödemelerden sadece SGK’ya olan borçlar ile nafaka alacakları için haciz konulabilir. Bunların dışında emekli aylığına haciz konulabilmesi için emeklinin yazılı muvafakatının olması gerekir. Annenizin ve babanızın, haciz konulan alacak için emekli aylığından kesinti yapılacağına dair yazılı muvafakatı yoksa SGK’ya itirazda bulunabilir.

Diğer yandan, özellikle maaş hesabının bulunduğu bankadan kredi kullanılırken, borcun ödenmemesi halinde emekli aylığından kesinti yapılabileceğine dair bankalarca taahhütname alınıyor. Sonradan taahhütnamenin iptali için açılan davalar Yargıtay’dan dönüyor. Yargıtay 13. Hukuk Dairesi yakın tarihli bir kararında (2019/6324 E. , 2020/3250 K.),borçlunun serbest iradesiyle imzaladığı taahhütnamenin sonradan kaldırılamayacağına hükmetti.

Karara konu dava dosyasına göre, emekli bir vatandaş, emekli aylığı aldığı bankadan kredi kullanırken, aylık 1030 TL tutarındaki taksitlerin emekli aylığından kesilmesi konusunda bankaya muvafakat verdi. Ancak daha sonra ekonomik durumunun kötüleştiğini, emekli aylığı dışında hiçbir gelirinin bulunmadığını, emekli aylığını alamadığı için zor durumda kaldığını belirterek verdiği muvafakatin kaldırılmasını, aylığından kesintilerin durulmasını istedi. Bankanın talebi kabul etmemesi üzerine dava açan emekli, yerel mahkemece haklı bulundu. Mahkeme, taahhütnamenin kaldırılmasına, taahhütname dolayısıyla emekli aylığında yapılan kesintilerin durdurulmasına ve daha önce yapılmış kesintilerin de iadesine karar verdi.

Bankanın temyiz talebi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay, yerel mahkemenin kararını banka lehine bozdu. Yargıtay kararında, emeklinin kredi kullanırken kredinin teminatı olarak banka nezdinde bulunan tüm alacakları, mevduat ve bloke hesapları üzerinde bankaya haciz yetkisi verdiği belirtildi. Davacı emeklinin bankadan aldığı kredi borcunu sözleşme şartlarına uygun olarak ödemesi gerektiği kaydedilen kararda, davacının sözleşmenin her sayfasını ayrı ayrı imzalayıp, serbest iradesi ile kredi borcu taksitlerinin bankadan aldığı maaştan ödenmesi için muvafakatname verdiği ifade edildi. Aksinin kabulü halinde, kredi isteyen kişinin mali durumu ve maaş gelirine göre borcunun ödenebileceği güvencesiyle kredi veren bankanın alacağının imkansızlaşması, kötü niyetli bir kredi borçlusunun borcunu hiç ödememesi gibi bir sonuç doğacağı, bunun da medeni kanuna aykırı olduğu belirtildi.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu da (2017/2899 E. , 2018/420 K.) aynı konuda bir başka dosya ile ilgili kararında, kredi kullanırken verilen taahhüdün sonradan kaldırılmasının emeklileri mağdur edeceğine dikkat çekti. Kararda, aksi takdirde emekli maaşı dışında geliri ve bu suretle teminat gösterebileceği herhangi bir malvarlığı bulunmayan tüketicilerin, alacağının tahsili imkanını kuvvetlendirmek istemesi makul olan banka karşısında düş duruma düşüreceği, emeklileri kredi kullanamaz hale getireceği ifade edildi.

AİLE BİRLEŞMESİ NEDENİYLE İŞ AKDİ FESHEDİLEBİLİR Mİ?

Altı yıldır evliyim. İki yıldır aynı iş yerinde çalışıyorum. Eşim ve oğlum Almanya vatandaşı. Ailece Almanya’ya dönüş yapmaya karar verdik. Eşim ve oğlum orada yaşamaya başladı. Ben de aile birleşimini gerekçe göstererek iş yerinden ayrılıp kıdem ve ihbar tazminatı alabilir miyim? (İsmi saklı)

Kıdem tazminatının hangi durumlarda alınabileceği 1475 sayılı Eski İş Kanunu ile düzenlenmiştir. Kanuna göre, kıdem tazminatı emeklilikte, erkek işçilerin askerlik nedeniyle kadın işçilerin de evlilik nedeniyle işten ayrılmalarında, işverenin işten çıkarması, işçinin haklı nedenle iş akdini feshetmesi durumunda ödeniyor. İşçinin haklı nedenle iş akdini feshedebilmesi için işverenin ücreti süresinde ödememesi, eksik ödemesi gibi ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı durum olması gerekir.

Kıdem tazminatı alabilmenin bir başka yolu da yaş dışındaki emeklilik koşullarının yerine getirilmesidir. 8 Eylül 1999 öncesi işe başlayanlar 15 yıl sigortalılık 3600 prim gününü doldurduklarında; bu tarihten sonra işe başlayanlar ise ya 25 yıl sigortalılık ve 4500 prim günü ile ya da 7000 prim gününü doldurduklarında kıdem tazminatı alabilirler. Aile birleşimi gerekçesiyle kıdem tazminatı ödemesi yapılmamaktadır.

İhbar tazminatı ise iş akdini haklı bir neden olmadan fesheden kişi tarafından karşı tarafa ödenmektedir. İşçi haklı nedenle iş akdini feshetse bile işverenden ihbar tazminatı talep edemez.

NASIL EMEKLİ OLABİLİRİM?

Babam 01.02.1956 doğumlu. İlk sigorta başlangıcı 01.07.1995. SSK gün sayısı 1448, BAĞ-KUR gün sayısı: 1640. BAĞ-KUR’unu ödemeye devam etmekte. 18 ay askerlik yaptı. Babamın askerlik borçlanması ne kadar tutar? Babam bu şekilde BAĞ-KUR’unu ödemeye devam ederse hangi tarihte emekli olabilir? (İsmi saklı)

Babanız 3600 prim günüyle SSK’dan 60 yaşında emekli olabilir. Yaşı çoktan doldurmuş bulunuyor. BAĞ-KUR’dan en az 5400 prim günüyle emekli olabilir. BAĞ-KUR’dan emeklilik için askerlik borçlanmasına ilave olarak 1772 gün (Beş yıl) daha sigorta primi ödemesi gerekir. Bu şekilde 2025 yılında emekli olabilir.

Yaşının 64 olduğunu dikkate alarak, mümkünse SSK’dan emeklilik planı yapmalı.

SSK’dan emekli olabilmesi için son 7 yılın en az yarısının (1260 gün) SSK statüsünde geçmesi gerekir. Borçlanmayı SSK’lı çalışma sırasında yaparsa, 540 günlük borçlanma SSK sürelerine eklenir. Fiilen çalışması için geriye 720 gün, yani iki yıl kalır. Buna karşılık, BAĞ-KUR’a göre üç yıl daha erken emekli aylığı bağlanır. 2022 yılında emekli olabilir. Size tavsiyem, hemen BAĞ-KUR’u durdurup, 4/a’lı (SSK) çalışmaya başlamasıdır.

Askerlik borçlanmasını asgari ücret ile bunun 7.5 katı arasında değişmek üzere sizin belirleyeceğiniz kazanç üzerinden yapabilirsiniz. Önerim, en düşük tutar üzerinden borçlanma yapmanızdır. Buna göre, 540 günlük askerlik borçlanması için yapacağınız prim ödemesi 16 bin 952 lira olur.

Askerlik borçlanmasını SSK’lı çalışırken veya SSK’lı çalışma sona erdikten sonra yapmalı ki, borçlanma süreleri SSK günlerine dahil edilebilsin. Buna kesinlikle dikkat etmeniz gerekir.

(Kaynak: Ahmet Kıvanç / Haber Türk | 17.09.2020)

>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.

>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.

>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.


GÜNDEM