Maliye’nin elektronik beyan sistemi, kanuni süresinden sonra verilen veya düzeltilen bir beyannamenin pişmanlıkla verilip verilmediğini soruyor. Eğer pişmanlıkla beyan seçeneğini işaretlemediyseniz yandınız, sistem yüzde 50 ceza kesiyor.
Değerli okurlar, bu bir vergi yazısı değil. Amacım pişmanlık uygulamasını tüm yönleriyle açıklamak ve sorunlarını ortaya koymak da değil. Bugün değinmek istediğim konu, zamanında verilmeyen veya verilen bir beyannameyi düzeltmek amacıyla verilen beyannameler ile ek / düzeltme beyannamelerini e-beyan sisteminde verirken "pişmanlıkla beyan" seçeneğini işaretlememenin vahim sonuçları…
Pişmanlık, vergi beyannamelerindeki eksikliği vergi dairesinin bilgisine girmeden mükelleflerin kendiliğinden bildirmesi ve böylece cezadan kurtulmasını sağlayan modern bir uygulama. Vergi Usul Kanunumuzun 371 inci maddesinde düzenlenmiş bulunuyor.
Maddeye göre, mükellefler yasal süresinde vermedikleri veya vermekle birlikte eksik verdikleri beyannamelerini bir dilekçe ekinde vergi dairesine 371'inci madde kapsamında (yani pişmanlık talepli olarak) verirler ve gerekli şartları yerine getirirlerse kendilerine ceza kesilmiyor. Yani yüzde 100 oranındaki vergi ziyaı cezasından kurtuluyorlar. Bu gecikme nedeniyle gecikme faizi alınmıyor, ancak aynı oranda "pişmanlık zammı" adı altında özel bir faiz alınıyor.
Geçmişte bu kapsamda verilen dilekçede pişmanlık talebinden bahsedilmemesi halinde mükellefler pişmanlık hükümlerinden yararlandırılmamış, ancak daha sonra Maliye Bakanlığı, Danıştay’ın pişmanlık talebinden bahsedilmese dahi pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği yolundaki görüşünü benimsemiş ve uygulamayı buna göre yönlendirilmişti.[1]
Bu şekilde çözülen sorun e-beyan sisteminde yeniden hortlamış görünüyor. Çünkü süresinden sonra sistemde verilmeyen beyannameyi vermek veya verilmiş beyannameye ilişkin ek/düzeltme beyannamesi verebilmek için "pişmanlıkla beyan" veya "kanuni süresinden sonra beyan" seçenekleri mevcut olup, pişmanlıkla beyan seçeneği işaretlenmediğinde sistem kanuni süresinden sonra beyan seçeneğine göre işlemi sonlandırıyor ve mükellefe yüzde 50 vergi ziyaı cezası kesiyor. [2]
Görüldüğü gibi e-beyan sisteminde bir seçeneği işaretlememek mükellefe yüzde 50 cezaya mâl olmaktadır.
Çoğu zaman bu hatayı beyanname verme ile görevlendirilmiş uzman veya yönetmen seviyesindeki kişiler yapmaktadır. İşverenler sırf muhasebe personelinin bir kutucuğu işaretlememesi nedeniyle binlerce hatta milyonlarca ceza ödeyeceğini öğrenince muhasebe personeli ile işveren arasında sıkıntılı süreçler yaşanmaktadır.
Çözüm gayet basittir, kâğıt ortamında verilen beyannamelerde olduğu gibi e-beyan sisteminde de sonradan verilen beyanname ve ek/düzeltme beyannamelerinin pişmanlık talepli olarak verildiğinin varsayılması ve sisteme bunun tanımlanmasıdır. Hiçbir mükellefin bilinçli olarak fazladan yüzde 50 ceza ödemek istemeyeceği aşikardır. İstisnai durum olarak beyanını dava konusu etmek istediği için ihtirazi kayıt düşecek[3] mükelleflere pişmanlık talebi olmadan süresinden sonra kendiliğinden beyanda bulunma imkânı verilmelidir.
Özetle, "pişmanlıkla beyan" seçeneği sistemin varsayılan seçeneği olmalıdır, bunu istemeyen mükellefler sistemde istemediklerini işaretleyebilirler. Mükellef haklarına sürekli vurgu yapan Gelir İdaresi’nin sistemde bu geliştirmeyi yapması çok isabetli olacaktır.
[1] Dilekçede pişmanlık talebinden bahsedilmese dahi, pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği yolundaki özelgeye ulaşmak için tıklayınız.
[2] Kanuni süresinden sonra kendiliğinden verilen beyannamelerde ceza yüzde 50 olarak kesiliyor. Bu ceza için uzlaşma talebinde bulunabiliyor. Aynı gün içinde dilekçe ile başvurup pişmanlık talebinin bulunduğu, pişmanlığın sehven işaretlenmediği beyan edildiğinde, mükellefler pişmanlık hükümlerinden yararlandırılıyor ve ceza kaldırılıyor.
[3] Bu sorun da maalesef vergi sistemimizin önemli bir sorunudur. Kendi beyanını ihtirazi kayıtla veren ve dava edebilen mükellef neden kendiliğinden veya vergi dairesinin yönlendirmesi ile verdiği düzeltme beyanlarını ihtirazi kayıtla veremesin ve dava edemesin? Yüksek yargı bu sorunun çözümüne katkı sağlayamamıştır. Artık tek çözüm yasa koyucunun mükellefe bu hakkı vermesidir.
(Kaynak: Erdoğan Sağlam / T24 | 22.08.2020)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.