Mevzuatın çokça değiştirildiği ülkemizde az bilinen haklardan önemli bir miktarı sosyal güvenlik alanında. Vatandaşlarımızın sosyal güvenlik ve çalışma yaşamına ilişkin soru ve sorunlarını bilgilendirerek gidermeye katkı sunduğumuz bu alanda daha da az bilinen bir bölüm Emekli Sandığı iştirakçilerinin konuları oluyor.
Nispeten daha az sayıda olan bu kesimde de kendilerini ilgilendiren birçok konuda enformasyon açlığı çektikleri kesin.
Ama bu eksikliği kendilerine önemli rezerv engeller koyarak artırdıkları da kesin.
Mesela bu konuda bize öne sürülen repliklerden biri şu: Benim sorunum şu, çözümü varsa gelip danışmanlık alayım. Oysa genel olarak müracaatçılar kendileri için neyin iyi neyin kötü olduğu konusunda ön yargı ile gelmeleri kendi menfaatlerine aykırı oluyor.
Bu ön yargıları bir tarafa bırakıp sorularına çözüm arayanların da azımsanmayacak derecede olduklarını belirtmeliyim.
Örneğin bunlardan birini numune olarak belirteyim siz gerisini hesap edin.
Yurttaşımız 1978 – 1993 yıllarında yurtdışında çalışmış ve sonra da ülkemizde bir özel şirketin genel müdürü olmuş 1993-2014 yılları arasında en yüksek matrahtan çalışmıştı. Yani alanında uzmanlaşmış, kalburüstü bir yurttaşımızdı. Bana geldiğinde güncel olarak aylığını öğrendi ama onun asıl merak ettiği 1978-1993 yılları arasını yurtdışı borçlanması ile düşük veya yüksek rakamdan ödese aylığında ne kadar bir artış meydana geleceği idi.
Laf arasında ağzından aldım, aslında harpokulunda okumuş, naspedilip iki yıl görev yaptıktan sonra ayrılıp yurtdışına gitmişti.
Yurtdışı borçlanması ile düşük veya yüksek de ödese aylığında meydana gelecek artışı öğrendi ve bundan vazgeçti ama ben bombayı patlattım. Dedim ki sizin beş kuruş ödemeden maaşınızı (O zamanın parasıyla) 440 TL artmasını sağlayacak girişimi yapabiliriz. İç yüzünü anlattık, ona cazip geldi ve sonra yaptık ta. Yani sorduğu konuda değil ama sormadığı bir başka konuda önemli bir yarar elde ederek ayrıldı.
Konu Emekli Sandığı hizmetlerinin tasfiyesi ve ihyası konusuydu.
Gelin bugün de bu konuyu açalım.
5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi görevlerinden ayrılanlardan, görevlerinden ayrıldıkları tarihten itibaren beş yıl içerisinde keseneklerini veya toptan ödemelerini almayanların kesenekleri veya toptan ödemeleri zamanaşımına uğruyor.
İstifa etme, müstafi sayılma, görevden çıkarılma v.b. nedenlerle emeklilikle ilgili görevden ayrılanların 5434 sayılı Kanunla ilgileri kesilerek istekleri halinde görevden ayrılanların birikmiş kesenekleri kendilerine faizsiz olarak ödenmekte, fiili hizmet süreleri ile fiili hizmet süresi zamları toplamı beş yıldan az olanlara ise herhangi bir ödeme yapılmaması gerekiyor.
Fiili hizmet süresi ve fiili hizmet süresi zammı toplamı 10 yıl ve daha fazla olanlara kesenekleri ise geri verilmiyor. 1971’den önce ise 20 yıl ve üzeri hizmetlerin kesenekleri geri verilmiyordu.
Bu nedenle, bir hizmet zamanaşımı yönünden incelenirken öncelikle hizmet süresine bakılması, hizmetleri 5 yıldan az 10 yıldan fazla olanlar için kesenek iadesi yapılmaması gerekiyor.
Ancak, 2008 yılı Ekim ayı başında yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanun ile “Bu kanun gereğince çeşitli adlarla ödenecek paralardan; istihkak kesp edildiği tarihlerden itibaren beş yılsonuna kadar alınmayan veya yazı ile müracaat edilerek aranmayanlar Sandık lehine zamanaşımına uğrar” hükmü yürürlükten kaldırıldığından 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesinin on altıncı fıkrası ile kesenekleri ve toptan ödemeleri zamanaşımına uğramış olması nedeniyle hizmetleri tasfiye edilmiş olanların, tasfiye edilmiş sürelerinin birleştirilmiş hizmet olarak kabul edilmesine imkân sağlanmış bulunuyor.
Buna göre, daha önce 5434 sayılı Kanunun mülga 117 nci maddesi uyarınca, görevlerinden ayrıldıkları tarihten itibaren beş yıl içerisinde keseneklerini almayan veya diğer statülere tabi göreve girmeyenlerin zamanaşımına uğramış olması nedeniyle tasfiye olmuş hizmetleri 2008 yılı Ekim ayı başından itibaren geçerli sayılması ve tasfiye edilmiş bahse konu sürelerin birleştirilmeye konu hizmet olarak kabul edilmesi gerekiyor.
Primlerini toptan ödeme biçiminde geri alanların ise faiziyle hesaplanmış bir ihya tutarı ödemesi gerekiyor.
(Kaynak: Şevket Tezel / Ali Tezel | 10.08.2020)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.