Koronavirüs (KOVİD-19) pandemisi toplumun büyük kesimi açısından çalışma yaşamını adeta durdururken, hekim ve diğer sağlık çalışanları başta olmak üzere birçok meslek mensupları daha fazla çalışmak zorunda kalıyorlar. Hastaları tedavi ederken virüse maruz kalan bazı hekim ve sağlık çalışanları yaşamlarını yitirdi. Peki, görevi nedeniyle ölen sağlık çalışanlarının hakları nelerdir? Ölüme sebebiyet veren hastalığın iş kazası ve meslek hastalığı kapsamında değerlendirilebilmesinin koşulları nelerdir? İş kazası ve meslek hastalığı nasıl kanıtlanabilir? Habertürk’ten Ahmet Kıvanç yazdı
Koronavirüsle mücadelede ön cephede görev yapan hemşiresinden hekimine, laboratuvar teknisyeninden temizlik görevlisine kadar sağlık çalışanları büyük bir risk altında çalışıyorlar. Görevleri sırasında virüs kapanların bazıları da maalesef yaşamını yitirdi. Mersin’de ölen Aile Hekimi Erdinç Şahin örneğinde olduğu gibi, ölümlerin işle ilgili olup olmadığı konusu büyük önem taşıyor.
KOVİD-19’dan dolayı yaşamını yitiren sağlık çalışanlarının virüsü iş yerinde veya işle ilgili görevleri sırasında kaptıkları tespit edilirse, eş ve çocukları ile anne babasına vazife malulü aylığı bağlanır. İş yeri dışında kaptığı virüs dolayısıyla ölen sağlık çalışanları veya diğer kamu görevlilerinin ailesine ölüm aylığı bağlanabilmesi için ise en az 1800 gün (5 yıl) hizmetinin bulunması gerekir. Beş yıl hizmeti bulunmayan kamu görevlisinin ailesine ölüm aylığı bağlanmaz.
Buna karşılık, ış yerinde veya işle ilgili bir nedenle virüsü kaptığı için ölen kamu görevlisi bir gün önce işe girmiş olsa bile ailesine ölüm aylığı bağlanır. Ayrıca, daha sonra ayrıntılarıyla anlatacağımız gibi vazife malullerine tanınan aylık ve diğer haklardan yararlanamazlar.
Bu arada bir hususa açıklık getirmek gerekir. TBMM çalışmalarına ara verilmeden önce koronavirüsle mücadele sırasında yaşamını yitiren sağlık çalışanlarının şehit sayılmasına dair bir tartışma yaşandı.
Mevzuatta şehit aylığı diye bir düzenleme bulunmuyor. Olay veya kazanın niteliğine, meydana geliş yeri ve zamanına göre normal vazife malullüğü, Türk Silahlı Kuvvetleri Vazife Malullüğü, harp malullüğü gibi adlar altında düzenlemeler bulunuyor. Kamuoyunda bunlara şehit aylığı deniliyor.
ÖLÜMÜN İŞLE İLGİLİ OLMASI GEREKİR
Memurlara vazife malulü aylığı bağlanabilmesi için maluliyete sebebiyet veren durumun, görevlerini yaptıkları sırada bu görevlerinden dolayı meydana gelmesi gerekiyor.
Kendi kurumlarının başka bir kuruma ait başka işleri yapmakta iken yaptıkları işlerden dolayı meydana gelmesi ya da kurumların menfaatini korumak amacıyla bir iş yaparken o işten dolayı meydana gelmesi ve bu amacın ilgili kurumlarca kabul edilmesi halinde de vazife malulü aylığı bağlanır. Sonuç olarak, vazife malulü olarak değerlendirilebilmesi için ölümün işle ilgili bir sebepten kaynaklanması gerekir.
KORONAVİRÜSÜN NEREDEN BULAŞTIĞI TESPİT EDİLMELİ
Pandemi hastanelerinde aktif görev yapan sağlık çalışanlarının ailelerinin, olası bir ölüm durumunda mağdur olmaması için virüsün nerede bulaştığına dair bilgi varsa, bunların ilk hastalık belirtisi veya tanı ile birlikte hastanın kayıtlarında belirtilmesi gerekir. Epikriz raporunda hasta öyküsü (anamnez) alınırken, olası bulaş yerlerine ilişkin bilgilere yer verilmelidir. Bu tür ayrıntılar, vazife malulü aylığı bağlanmasında tereddüt oluştuğunda hayati rol oynarlar.
Vazife malulü aylığı bağlanabilmesi için, tedaviyi gerçekleştiren hekimlerin meslektaşlarına yapabileceği en büyük katkı bu noktada olacaktır.
İLKE KARARI ALINABİLİR
Vazife malullüğü aylığı bağlanması veya iş kazası ve meslek hastalığı dolayısıyla ölüm geliri bağlanmasında en büyük sıkıntı, bu ölümün iş ile ilgili olup olmadığının kanıtlanmasıdır. KOVİD-19’da bu sorunun çok daha fazla yaşanacağı anlaşılıyor.
Bilgisayar tomografisinde KOVİD-19 belirtileri görülen, bu belirtiler doğrultusunda KOVİD-19 tedavisi uygulanan kişilerin PCR testleri pozitif çıkmayabiliyor. Test pozitif çıkmadığı için de ölüm nedeni olarak KOVİD-19 yazılamıyor. Bu da ölümün iş ile ilgili olup olmadığı konusunda belirsizlik yaratıyor.
Bu noktada Sağlık Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) görev düşüyor. Test pozitif çıkmamış olsa bile bilgisayar tomografisi ve diğer sonuçlara göre KOVİD-19 olduğu değerlendirilen ve bu doğrultuda tedavi uygulanan kişilerin ölüm nedeninin KOVİD-19 olarak kabul edilmesine ilişkin Bilim Kurulu’nun ve SGK Sağlık Kurulu’nun belirleyeceği kriterlere göre bir ilke kararı alınabilir. Böyle bir ilke kararı sağlık çalışanlarının yanı sıra iş kazası ve meslek hastalığı yönünden diğer tüm çalışanları da kapsamalı. Çünkü özel hastanelerde görev yapan sağlık çalışanları iş kazası ve meslek hastalığı hükümlerine tabidirler.
Ayrıca, toplumun ihtiyaçlarının karşılanması için çalışmak zorunda olan fırıncılar, market personeli, kuryeler, üretime devam eden fabrikalardaki işçiler de büyük bir risk altındalar.
İleride dava konusu olduğunda delil oluşturabilmesi için epikriz raporunda, her ne kadar test pozitif çıkmamış olsa da KOVİD-19 tedavisi uygulandığının net bir şekilde ifade edilmesi yararlı olabilir.
Hastalığın ortaya çıkmadan önceki kuluçka döneminde sigortalının iş yerindeki ayrıntılı çalışma planı da olası bir davada delil olarak kabul edilir.
VAZİFE MALULLÜĞÜNDE SAĞLANAN HAKLAR NELERDİR?
VAZİFE MALULÜ AYLIĞI: Aylık, sigortalının çalışma süresi 30 yıldan az ise 30 yıl üzerinden hesaplanır. Otuz yıldan fazla ise çalıştığı süre üzerinden bağlanır.
EMEKLİ İKRAMİYESİ: Çalışma süresi 30 yıldan az olanlar için 30 yıl üzerinden, daha fazla olanlar için ise çalıştıkları süre üzerinden ödenir.
AYLIKLARI, ÇALIŞAN EMSALLERİNE GÖRE YÜKSELTİLİR: Tüm vazife malulleri ile dul ve yetimlerine bağlanan aylıklar, malullerin emsalleri esas alınarak her yıl kademe ilerlemesi, her üç yılda bir derece yükselmesi işlemine tabi tutulur. Örneğin normalde 7. derecenin 1. kademesinden bağlanan aylık, öğrenim durumları ve unvanları itibarıyla çalışmaya devam eden emsalleri kaçıncı dereceye yükselebiliyorsa, o dereye kadar yükseltilmeye devam eder.
EK ÖDEME VE EĞİTİM ÖĞRETİM YARDIMI: Her yıl 3.213 TL ile 5.842 TL arasındaki ek ödemeden tüm vazife malulleri ve hak sahipleri yararlanır. Çocuklarına aylık olarak ilköğretimde 182 TL, ortaöğretimde 273 TL, yükseköğretimde 365 TL eğitim öğretim yardımı yapılır.
ÜCRETSİZ SEYAHAT HAKKI: Tüm vazife malulleri ile eşleri, evli olmayan ve 25 yaşını doldurmamış çocukları, anne ve babaları, demiryolları ve denizyollarının şehiriçi ve şehirlerarası hatlarından, şehiriçi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz yararlanırlar.
İSTİHDAM HAKKI: Vazife malullüğü kapsamında bulunan kamu görevlilerinden hayatını kaybedenlerin yakınlarına kamuda bir kişilik istihdam hakkı tanınır.
ANNE BABAYA AYLIK: Ölen vazife malulünün 65 yaşından büyük anne babasına, kendi sigortalılığından dolayı aylık veya gelir almıyorsa, eş ve çocuklardan artan hisse olup olmadığına bakılmaksızın muhtaçlık kriteri aranmadan aylık bağlanır. Anne babaya aylık bağlanmasından dolayı eş ve çocukların paylarında kesinti yapılmaz.
FAİZSİZ KONUT KREDİSİ: Hayatını kaybeden vazife malulünün ailesine, bir konut için Toplu Konut İdaresi’nce faizsiz kredi kullandırılır.
(Kaynak: Haber Türk | 27.04.2020)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.