SORU: Bir buçuk yıl SSK’siz çalıştığım firmada iş akdimin feshinden sonra tarafıma imzalatılan ibranamede dışarıdan çalıştığım ve tüm haklarımı aldığıma dair bir ibare geçiyor (Bu ibarede kalan ücret yanı sıra kıdem, ihbar, yıllık izin tutarları bulunmamakta). Genelde sizlerin de bildiği üzere bu türden ibareler gerekli kurum ve kuruluşlara şikâyeti önlemek amacı ile yazılmakta ve ileriye dönük ödeme vaatleri ile imzalatılmaktadır. Geçen zaman içeresinde kalan haklarımı ödemeyen bu işveren aleyhinde iş mahkemesinde açacağım, davada ibraname aleyhime delil olur mu?
YANIT: Çalışma hayatımızda karşımıza ibranamelere ilişkin pek çok soru çıkmaktadır. Aslında kanaatimizce gerek işçi tarafı gerekse işveren tarafı ibranameye biraz da eksik bilgilenme sebebiyle gereğinden fazla önem veriyor. Ancak ibranameler aslında yargının da çoğunlukla kuşkuyla baktığı belgelerdir. Bunun en önemli sebebi şüphesiz ki uygulamada yaygın biçimde ibranamelerin işçinin iradesinin fesata uğratılması (kandırılması) amaçlı kullanılmasıdır. Örneğin işçilere daha işe girerken peşin ibraname imzalatan işverenlerin olduğu pek çok vaka gören Yargıtay, bu sebeple pek çok kararında aşağıdaki örnekte olduğu gibi bu tür ibranamelerin geçerli olmadığı kararı vermektedir.
“İş ilişkisi devam ederken düzenlenen ibra sözleşmeleri geçersizdir. İşçi bu dönemde tamamen işverene bağımlı durumdadır ve iş güvencesi hükümlerine rağmen iş ilişkisinin devamını sağlamak veya bir kısım işçilik alacaklarına bir an önce kavuşabilmek için iradesi dışında ibra sözleşmesi imzalamaya yönelmesi mümkün olup, Dairemizin kararlılık kazanmış uygulaması bu yöndedir. İbranamenin tarih içermemesi ve içeriğinden de fesih tarihinden sonra düzenlendiğinin açıkça anlaşılamaması durumunda ibranameye değer verilemez.”
Keza işçinin, kandırılarak, yani hakları eksik ödenerek ya da hiç ödenmeyerek kendisinden ibraname alınması durumunun kanıtlanması koşulunda da bu ibranameler geçersizdir.
“İbranamenin geçerli olup olmadığı, 01/07/2012 tarihine kadar yürürlükte olan 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun irade fesadını düzenleyen 23-31. maddeleri yönünden de değerlendirilmelidir. İbra sözleşmesi yapılırken taraflardan birinin esaslı hataya düşmesi, diğer tarafın veya üçüncü şahsın hile ya da korkutmasıyla karşılaşması halinde, ibra iradesinden söz edilemez.”
Yüksek yargı, yine işçiye yapılan ödeme kalemlerinin tek tek görünmediği, miktar içermeyen ibranameleri geçersiz saymaktadır.
“Miktar içermeyen ibra sözleşmelerinde ise, geçerlilik sorunu titizlikle ele alınmalıdır. İrade fesadı denetimi yapılmalı ve somut olayın özelliklerine göre ibranamenin geçerliliği konusunda çözümler aranmalıdır.”
İşçinin haklarını almadığı ve/veya eksik aldığı yönünde örneğin “fazla mesai haklarım saklı kalmak şartıyla” dip notu düşerek imza vermesi koşulunda da ibraname tümüyle geçerli değildir.
“Yine, işçinin ibranamede kanuni haklarını saklı tuttuğuna dair ihtirazi kayda yer vermesi ibra iradesinin bulunmadığını gösterir.”
Bir Yargıtay kararından da özetlerle açıklamaya çalıştığımız gibi, aklanma belgesi anlamına gelen ibranameler işvereni her koşulda aklamaz. Başta da belirttiğimiz gibi yargı, çeşitli nedenlerden dolayı ibranamelere mesafeli yaklaşmaktadır.
Şimdi bu açıklamaların ışığında sorunuza yanıt verecek olursak;
Size imzalatılan ibraname de yargısal süreçte aynı denetimlere tabi tutulacaktır. Ve elbette ki içerik yönünden yukarıdaki olumsuzlukları içeriyorsa imzaladığınız ibraname geçersiz olacağından aleyhinizde delil olmayacaktır.
(Kaynak: Birgün | 26.11.2019)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.