Uluslararası terminolojide 'Surety Bond' veya 'Bonding' olarak adlandırılan, Türkçeye 'Kefalet Sigortası' olarak çevrilen bu sigortacılık ürünü, dünyada yaygın olarak kullanılan, reel sektörün elini rahatlatan finansal bir enstrüman.
Yani, bankacılık sisteminin sağladığı teminat mektuplarının muadili – alternatifi bir sistem.
Türkiye’de Reel Sektörün Ciddi Anlamda Teminat Mektubu Sorunu Var!
Reel sektörün ciddi anlamda kredi ve teminat mektubu sorunu var! Krediye ulaşmada yaşanan zorluklar dikkate alındığında, bu sorun son zamanlarda tavan yapmış durumda. Bunun en büyük nedeni ise, Türkiye’de teminat mektubu ihtiyacının tamamının sadece bankalar tarafından karşılanıyor olması. Teminat mektubu konusunda bankalar dışında başkaca bir alternatif de yok. İşin ilginç yanı, ülke olarak banka teminat mektubu kullanımında dünyada ilk sıralarda yer alıyoruz.
Bankalar kredi tanımlaması yaparken, tahsis ettiği kredinin bir kısmını nakit, kalan kısmını ise teminat mektubu limiti olarak belirliyor. Şirketlerin çoğunluğu nakit kredi kullanmak istiyor, teminat mektubu istemiyor. Diğer bir kısmı ise tahsis edilen kredinin tamamını teminat mektubu olarak kullanmak istiyor. Ancak, şirketlerin bu konuda tercihte bulunmaları söz konusu değil, çünkü insiyatif bankalarda.
Reel sektörün teminat mektubu sorununun ivedilikle çözümlenmesi ve önlerinin açılması gerekiyor. Öyle ki, teminat mektubu sıkıntısı yüzünden aldıkları işlerin büyük bir kısmı da iptal ediliyor. Bunun önüne geçilmesi şart.
Kefalet Sigortası Nedir ve Ne İşe Yarıyor?
Kefalet sigortası sisteminde sigorta şirketi, borçlunun sözleşmeden ve/veya kanundan doğan yükümlülüğünü yerine getirmemesi riskine karşı alacaklıya/işverene ilgili sözleşme tutarının ödenmesi teminatını sağlıyor. Yani, kefalet sigortası, sigorta şirketinin sigortalı lehine üçüncü kişi lehtara sağladığı bir teminat. Kefalet sigortası ile sigorta şirketi, sigortalının “kefili” oluyor ve sigortalı, lehtara olan borcunu yerine getirmediği takdirde lehtarın maruz kaldığı zararları tazmin etmeyi taahhüt ediyor.
Kefalet sigortası, aslında teminat mektubu işlevine sahip bir sigorta ürünü, ancak borçlunun bankalar nezdindeki kredi limitlerini etkilememesi sebebiyle teminat mektubuna göre oldukça avantajlı. Kefalet sigortasında sigorta şirketinin verdiği teminat, ödemeden ibaret olmak zorunda değil; yüklenicinin proje kapsamında yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde, sigorta şirketi yeni bir yükleniciye projeyi tamamlatmakla da yükümlü.
Peki, Kefalet Sigortasının Avantajı Ne?
Kefalet sigortasının, banka teminat mektubuna göre bariz avantaj ve üstünlüğü var.
Şöyle ki;
- Banka teminat mektupları şirketlerin kredi notlarında gayri nakdî kredi olarak görünüp kredi limitlerinde daralmaya sebep oluyor. Kefalet sigortası ise şirketin kredi limitlerinde gayri nakdî veya nakdî kredi kullanımı olarak görünmeyeceği için, şirketin bankadaki limitlerini asıl gerekli olan kredi kullanımı yönünde kullanmasını sağlıyor.
- Kefalet senedi uygulamasında kredi kullanım ücreti, limit tahsis ücreti gibi ek ücretler bulunmuyor. Sadece sigortalıdan alınan primler ve gereken durumlarda ipotek ve rehin için alınan masraflar var.
- Ayrıca, sigorta şirketleri kefalet senedi düzenlerken sadece mektup vadesi kadar sigorta primi alırken, bankalar teminat mektubu için mektup komisyonunun yanında, hesap işletim ücreti, limit tahsis ücreti, limit kullanım ücreti gibi birçok ek ücret talep ediyor. İpotek ve rehin gibi işlemlerde ise bankalar, sigorta şirketlerine göre masraf adı altında daha yüksek meblağlar istiyor.
Sözün özü, masraflar ve talepler dikkate alındığında kefalet sigortasının maliyeti, banka teminat mektuplarının maliyetinden daha düşük kalıyor. Yani, şirketler açısından kefalet senedi banka teminat mektubuna göre daha cazip.
Kefalet Sigortasının Dünya’da Kullanımı Nasıl?
Kefalet sigortası Amerika, Avrupa ve Asya Pasifik’te uzun yıllardan bu yana ve halihazırda yaygın bir şekilde kullanılıyor. ABD’de teminat mektubu ihtiyacının tamamı sigorta şirketlerince karşılanıyor. Bu oran Güney Amerika’da % 95, Avrupa'da % 25 ve Asya Pasifik’te % 50 civarında.
Kefalet Sigortası’nın Dünya’da 50 milyar doların üzerinde bir pazarının olduğu ve bu pazarın yüzde 60’ının sigortacıların, yüzde 40’ının ise bankaların elinde bulunduğu tahmin ediliyor. Türkiye’de ise teminat mektubu ihtiyacının tamamı bankalar tarafından karşılanıyor, sigorta ise sistemde olmaması nedeniyle hiç kullanılmamış durumda.
Kefalet Sigortası Daha Çok Hangi Alanlarda Kullanılıyor?
Kefalet Sigortasına çoğunlukla;
- İnşaat,
- İmalat,
- Yapım-onarım,
- Enerji,
- Alt yapı projelerinde başvuruluyor.
Türkiye’de Kefalet Sigortası Düzenlemesi Ne Zaman Yapıldı? Düzenleme İçin Geç Mi Kalındı?
Kefalet Sigortası, Şubat 2014’te Hazine Müsteşarlığı tarafından Kefalet Sigortası Genel Şartları ve 1 Ekim 2014 tarihli ve 29136 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sigorta Branşlarına İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2007/1)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ ile yürürlüğe girdi. Yapılan bu düzenlemelerle, kefalet sigortası banka teminat mektubunun işleyişine benzer bir yapıya kavuşturuldu.
Kefalet sigortasının ülke mevzuatımıza girmesiyle beraber özel sektörün teminat ihtiyacının karşılanmasında ilave kapasite oluşturulmuş oldu. Bu şekilde, bankalarca hali hazırda teminat ihtiyacı için kullandırılan kredi limitlerinin başka alanlarda kullanımına imkan sağlandı, teminat ihtiyacının karşılanmasında ürün çeşitliliği artırıldı. Kefalet sigortasının yaygınlaşmasıyla birlikte dünyadaki eğilime uygun olarak Türkiye’deki teminat pazarının da bankalardan sigorta şirketlerine doğru kayması hedeflendi.
Çok sayıda ülkede uzun süredir yaygın olarak kullanılan ve teminat mektubuna alternatif olarak uygulanmakta olan Kefalet Sigortasının yürürlüğe konulması için neden bu kadar geç kalındı anlamak mümkün değil.
Kefalet Sigortası Senetleri Kamu İhalelerinde Teminat Mektubu Olarak Kabul Edilerek, İhaleci Şirketlerin Teminat Mektubu Sorunu Çözüldü!
Kefalet sigortasına ilişkin düzenleme 2014 yılında yürürlüğe konulmuş olmasına rağmen, bu sistemin kullanılmasına ilişkin olumlu ilk adım, 2017 yılında 7061 sayılı Kanunla 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 4 ve 34. Maddelerinde değişiklikler yapılarak, Türkiye’de yerleşik sigorta şirketleri tarafından kefalet sigortası kapsamında düzenlenen kefalet senetlerinin kamu ihalelerinde teminat mektubu olarak kabul edilmesine imkan sağlandı. Bu şekilde, kamu ihalelerinde kefalet sigortası kapsamında düzenlenen kefalet senetleri de artık banka teminat mektubu gibi teminat mektubu olarak kabul edilmeye başlandı. Artık reel sektörün bir kamu ihalesine teminat verirken opsiyonu sadece banka teminat mektubu ile sınırlı değil. Banka teminat mektubu yerine dilerlerse kefalet sigortası da yaptırabilirler.
Kefalet Sigortası, Reel Sektörün Teminat Mektubu Sorununa Çözüm Olabilir Mi?
Kefalet sigortasına ilişkin düzenlemenin yürürlüğe konulması ve sonrasında bu senetlerin kamu ihalelerinde teminat olarak kullanılmasına olanak sağlanması, biz de dahil olmak üzere herkes tarafından takdirle karşılandı ve desteklendi. Kefalet sigortası sisteminin, kamu ihalelerine katılan firmaların banka teminatı bulma konusunda yaşadıkları sıkıntıları çözeceği öngörüldü. Reel sektöre, bankadaki kredi limitini başka alanlarda kullanma opsiyonu sağlandı, bu durum reel sektörün bankalardaki kredi limitlerini de olumlu yönde etkiledi, en azından varsayıldı. Kamuya iş yapan şirketlerin yani özel sektörün teminat mektubu ihtiyacının karşılanmasında ilave kapasite oluşturulmuş oldu. Bankalarca hali hazırda teminat ihtiyacı için kullandırılan kredi limitlerinin başka alanlarda kullanımına imkan sağlandı ve teminat ihtiyacının karşılanmasında ürün çeşitliliği artırıldı. Tabi bunlar hep öngörü ve amaç.
Ancak, gelin görün ki, evdeki hesap çarşıya uymadı. Sigorta şirketleri sisteme adapte olamadı, reel sektör de bu sisteme sahip çıkmadı/çıkamadı, bu da sistemi durma noktasına getirdi, başlamadan bitti, film koptu diyebiliriz.
Uygulandığı ülkelerdeki başarılı örnekleri dikkate alındığında, daha da geç kalmadan kefalet sigortasının hızlıca finansal sisteme adapte edilmesinde ve bu alanda faaliyet gösteren sigorta şirketlerinin teşvik edilmesinde fayda olacağını düşünüyoruz.
Sonuç olarak;
Tüm dünya ülkelerinde başarılı bir şekilde uygulanan kefalet sigortası sistemine, ülkemizin neden bu kadar geç kaldığını anlamak mümkün değil. Maliyet açısından banka teminat mektuplarına göre ciddi avantajlara sahip olan bu sistemin bir an evvel finansal sisteme adapte edilmesi gerekiyor. Bize göre, reel sektörün teminat mektubu ihtiyacı, kefalet sigortası ile çözümlenebilir. Kefalet sigortası, teminat mektubu ihtiyacının karşılanmasında ürün çeşitliliğini artırır.
Herkesin dikkatine sunuyorum…
(Kaynak: O Gün Haber | 17.09.2019)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.