Yurtdışı borçlanması ülkemizden emeklilik için önemli bir hak. Yüzbinlerce gurbetçi vatandaşımızın yurtdışında çalışma veya ikamet sürelerine göre elde ettiği bu hakta zaman zaman problemler yaşanabiliyor.
Yurtdışında ve yurt içinde aynı anda prim ödenmesine dayalı olarak çıkan bu sorunlarda neyin ne anlama geldiğini, hangi durumda hangi hakkın daha yerinde olduğunu süzebilmek gerekiyor. Açıkçası bu kısmı vatandaşın bilgi dağarcığını aşan bir niteliğe sahip bulunuyor.
Bilgisizlikten vatandaşlarımız gereksiz yere onbinlerce TL’si hatta yüzbinlerce TL’sini kaybedebiliyor.
Evet, yurtdışı borçlanması para ödeyerek ülke içinde sigortalılık süresi kazandıran bir hak olsa da kimi zaman ayağa dolaştırıcı bir yönü olabiliyor.
İşte bu ayağa dolaştırıcı yönlerden biri de çifte sigortalılık hali ki ilke olarak kabul edilen bir hal olmamakla birlikte istisnaları bulunabiliyor.
Türk vatandaşlarının 3201 sayılı Kanuna göre borçlanmaya esas yurt dışındaki sigortalılık, işsizlik ve ev kadınlığı süreleri ile ülkemizdeki prim ödeme sürelerinin çakışması halinde yapılacak işlemler şöyle açıklamak mümkün.
5510 sayılı Kanuna göre hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar 4/a (SSK) sigortalısı sayılıyor.
Öte yandan yine 5510 sayılı Kanuna göre sigortalılığın fiili çalışmaya dayanmaması halinde iptali söz konusu olup kişilerin çalışmadıkları halde çalışmış gibi gösterilmesi sahte sigortalılık anlamına geliyor. Bu durumda da fiili çalışma ve sahte sigortalılık, SGK’nın denetim ve kontrolle görevli memurlarınca iptal ediliyor.
Hatta, sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmış ülkelerdeki sigortalılık süresi ile 4/a sigortalılığı kapsamındaki hizmetlerinin çakışması halinde sigortalıların ülkemizde bulunmadığı tarihlerdeki hizmetlerinin denetim ve kontrolle görevli memurların dışında genel idare hizmetleri sınıfında çalışan personel tarafından da iptal edilebiliyor. Ki burası tartışmalı bir konuyu teşkil ediyor.
Zira kimi mesleklerde sigortalıların işlerini belirli bir yere bağlı olmadan yapmaları mümkün bulunmakta olup, bu tür durumlarda sigortalının adresinin yurt dışında bulunmasının bir önemi bulunmadığına dikkat etmek gerekiyor.
Sosyal güvenlik sözleşmeleri Anayasanın 90 ıncı maddesine göre uluslararası antlaşma niteliğinde olup, sözleşme ile kanunların çelişmesi halinde uluslararası antlaşma hükümleri esas alınmıyor.
Ülkemizde sigortalı olanların sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmış ülkelerde geçici görevli olarak çalışmaları mümkün olup, işverenlerin bu şekilde sigortalı çalıştırmaları geçici görevli çalıştırılmasına ilişkin belge alınması ile mümkün bulunuyor.
Diğer taraftan SGK’nın 2019/9 sayılı Genelgesine göre ;
“Sigortalının yurt dışında bulunduğu ülkenin, ülkemizle sözleşmesi bulunup bulunmadığına bakılmaksızın;
İptal edilecek olup,
Tavsiye ediliyor.
(Kaynak: Ali Tezel | 17.06.2019)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.