Katma Değer Vergisi Kanunu’nun üçüncü kısmının üçüncü bölümünde “indirim” ile ilgili düzenlemeler yer almaktadır.
(Madde:29-36)
Söz konusu Kanun’un 29’uncu maddesi uyarınca “Mükellefler, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan Katma Değer Vergisi’nden, bu kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak aşağıdaki vergileri indirebilmektedirler. Şöyle ki;
Diğer yandan “Bir vergilendirme döneminde indirilecek Katma Değer Vergisi toplamı, mükellefin vergiye tabi işlemleri dolayısıyla hesaplanan Katma Değer Vergisi toplamı olan fazla olduğu takdirde, aradaki fark sonraki dönemlere devrolunur ve iade edilmez. Ancak Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 28’inci maddesi uyarınca Cumhurbaşkanı tarafından vergi nispeti indirilen teslim ve hizmetlerle ilgili olup indirilemeyen ve tutarı Cumhurbaşkanınca tespit edilecek sınırı aşan vergi, bu mükelleflerin vergi ve sosyal sigorta prim borçları ile genel ve katma bütçeli idareler ile belediyelere olan borçlarına ya da döner sermayeli kuruluşlar ile sermayesinin yüzde 51’i veya daha fazlası kamuya ait olan veya özelleştirme kapsamında bulunan işletmeler ile organize sanayi bölgelerinden temin ettikleri mal ve hizmet bedellerine ilişkin borçlarına mahsuben ödenir.
İndirim hakkı vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılını takip eden takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde kullanılabilir.
Vergi Usul Kanunu’nun 322’nci maddesine göre değersiz hale gelen alacaklara ilişkin hesaplanan ve beyan edilen Katma Değer Vergisi, alacağın zarar yazıldığı vergilendirme döneminde indirim konusu yapılabilir.
Diğer yandan Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 30’uncu maddesinde “İndirilemeyecek Katma Değer Vergisi” ile ilgili hususlara yer verilmiştir. Şöyle ki;
Ancak;
Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirim kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen Katma Değer Vergisi.
5510 sayılı Kanun’un 13’üncü maddesine göre transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazançlar ile Gelir Vergisi Kanunu’nun 41’inci maddesinin birinci fıkrasının beş numaralı bendine göre işletme aleyhine oluşan farklara ilişkin ithalde veya sorumlu sıfatıyla ödenen Katma Değer Vergisi’yle yurt içindeki işlemlerle mal teslimi veya hizmet ifasında bulunan mükellefler tarafından ilgili vergilendirme döneminde beyan edilerek ödenen Katma Değer Vergisi indirim konusu yapılamaz.
(Kaynak: İto | 07.05.2019)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.