Katma Değer Vergisi Kanunu Tasarısı'nın TBMM’de görüşmeleri devam ediyor. Bu makalenin yazıldığı an itibariyle tasarının ilk sekiz maddesi görüşülmüş ve kabul edilmişti. Bu hafta sonuna kadar görüşmelerin tamamlanması ve kısa süre içinde yürürlüğe girmesi beklenebilir.
Tasarının en önemli düzenlemesi, indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisinin (KDV) iadesini öngören düzenlemeydi. Düzenlemeydi diyorum çünkü buna ilişkin hüküm TBMM Genel Kurulu'nda tasarıdan çıkartıldı. Dolayısıyla, başlığa uygun olarak ifade etmek gerekirse, tasarının en önemli eksikliğinin şu an itibariyle devreden KDV'yi iade etmemesi olduğunu söylemek yanlış olmaz. Devreden katma değer vergisi mükellefin devletten alacağı. Bu borcun her yıl itibariyle büyüyerek gittiği ve bir süre sonra ödenemez büyüklüğe ulaşacağı açık. Maliye Bakanımız ve Bakanlığımız cesaret gösterdi iade edebiliriz dedi ama zannediyorum bütçe endişeleri nedeniyle olmadı. Belki de son şans böylece ortadan kalktı.
Tasarının kalan düzenlemeleri içinde önemli diyebileceğim bir grup düzenleme, indirim mekanizmasını daha iyi çalıştıracak hükümler. Devreden katma değer vergisinin iadesi ile kıyaslanacak önemde değil belki ama kayda değer. Eksikleriyle birlikte önemli.
KDV yayılı bir tüketim vergisi. Üretimden tüketime bütün aşamalarda ortaya çıkan katma değeri vergiliyor. Nihai olarak da nihai tüketimi hedefleyen bir ciro vergisi. Bütün aşamalarda satış bedeli üzerinden vergi hesaplanıyor, bu tutardan yüklenilen vergi mahsup edilerek kalan ödeniyor. Sistem vergiden vergi indirimi esası üzerine kurulu. İndirim mekanizmasının bir nedenle çalışmadığı, kanunla engellendiği veya indirim sisteminde bir aksama olduğu durumlarda da doğal olarak katma değer vergisine benzemeyen bir vergi çıkıyor ortaya.
Katma Değer Vergisi Kanunu’nun yürürlüğe girdiği ilk halinde de bazı durumlarda indirim mekanizması tam olarak kurulmuş değildi. Ancak zamanla sistemi aksatan başka gelişmeler de oldu. Bazen bir yasal düzenleme sonucu, bazen Mali İdarenin yorum ve uygulamalarıyla indirim mekanizması olması gerektiği gibi çalışmadı. Tasarıyla bunların tamamı değilse de bir kısmı tamir ediliyor.
Zayi olan sabit kıymetlerde KDV düzeltmesi kullanım süresine bağlı
Tasarıyla;
- Faydalı ömrünü tamamladıktan sonra zayi olan veya istisna kapsamında teslim edilen amortismana tabi iktisadi kıymetlere ilişkin yüklenilen KDV’nin tamamının,
- Faydalı ömrünü tamamlamadan zayi olan veya istisna kapsamında teslim edilen amortismana tabi iktisadi kıymetlere ilişkin yüklenilen KDV’nin ise kullanılan süreye isabet eden kısmının,
indirim konusu yapılabileceği hükme bağlanıyor.
Böylece, zayi olan veya istisna kapsamında teslim edilen amortismana tabi sabit kıymetler nedeniyle yüklenilen verginin indiriminin düzeltilip düzeltilmeyeceğine ilişkin sorun, doğru bir şekilde açıklığa kavuşturuluyor.
Uygulaması kolay değil. Umarım uygulamada sistem çalışır.
KDV indiriminde takvim yılı sınırı uzatılıyor
Mevcut düzenleme çerçevesinde, istisnai durumlar hariç, yüklenilen KDV, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği takvim yılında indirim konusu yapılabiliyor. Tasarıyla indirimin, vergiyi doğuran olayın meydana geldiği yılı izleyen yılda da yapılabilmesine olanak sağlanıyor.
Düzenleme genel anlamda yeterli. İhtiyaçları büyük ölçüde karşılayabilir. Ancak zamanaşımı dikkate alınarak bazı önlemler alınıp, herhangi bir yıl sınırı olmadan indirime izin verilebilirdi.
Bazı istisnalar nedeniyle yüklenilen verginin indirimine izin veriliyor
Tasarıyla, kısmi istisna kapsamındaki bazı teslim ve hizmet ifaları nedeniyle yüklenilen vergilerin indirimine izin veriliyor. Bu teslim ve hizmet ifalarından bazıları şunlar:
- Özel okul, üniversite ve yüksekokullar tarafından verilen bedelsiz eğitim ve öğretim hizmetleri.
- Öğrenci yurtları tarafından verilen bedelsiz yurt hizmetleri.
- Kanunların gösterdiği gereklilik üzerine bedelsiz olarak yapılan teslim ve hizmetler.
- Gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara bağışlanan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin teslimi.
- Serbest bölgelerde verilen hizmetler ile serbest bölgelere veya bu bölgelerden yapılan ihraç amaçlı yük taşıma işleri.
- KDV Kanunu’nun 17. maddesinin 1. fıkrasında sayılan kurum ve kuruluşlara bedelsiz olarak yapılan her türlü mal teslimi ve hizmet ifaları.
- Gümrük antrepoları ve geçici depolama yerleri ile gümrük hizmetlerinin verildiği gümrüklü sahalarda, ithalat ve ihracat işlemlerine konu mallar ile transit rejim kapsamında işlem gören mallar için verilen ardiye, depolama ve terminal hizmetleri.
- Teknoloji geliştirme bölgesinde ve ihtisas teknoloji geliştirme bölgesinde faaliyette bulunanların, bu bölgelerde ürettikleri oyun yazılımlarının teslimi.
Kısmi istisna kapsamında olup tesliminde vergi hesaplanmayan bazı işlemler nedeniyle yüklenilen verginin indirilemediği durumlar hala kalıyor. Ancak yapılan düzenleme yine de olumlu bir adım.
Örtülü kazanç dağıtımı işlemlerinde indirilen KDV’nin düzeltilmemesi öngörülüyor
15.07.2016 tarih ve 6728 sayılı Kanun'la yapılan düzenlemeyle, transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazançlara ilişkin ithalde veya sorumlu sıfatıyla ödenen katma değer vergisinin indirimine olanak sağlanmıştı. Bu defa tasarıyla yurt içindeki işlemler için de indirim olanağı getiriliyor.
Örtülü kazanç dağıtımına ilişkin sorun bu ikinci düzenlemeyle çözülüyor ancak örtülü sermaye sayılan işlemler nedeniyle yüklenilen KDV’nin indirimine ilişkin bir düzenleme ne yazık ki bu tasarının eksiği.
(Kaynak: Dünya Gazetesi | 30.03.2018)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.