Bir kanun maddesini aşağıda aktaracağım. Bu madde 6183 sayılı Kanun'un ödeme emrine itiraz başlıklı 58. maddesi. Maddeyi Gelir İdaresi Başkanlığı'nın sayfasından aldım. Türkiye’nin resmi mevzuat sitesi Başbakanlık Mevzuat Bilgi Sistemi'nden de kontrol ettim orada da aynen yazıyor. Madde şöyle:
“Kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren15 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan Vergi İtiraz Komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtirazın şekli, incelenmesi ve itiraz incelemelerinin iadesi hususlarında Vergi Usul Kanunu hükümleri tatbik olunur.
Borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun o kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermesi lazımdır, aksi halde itiraz edilmemiş sayılır.
(Mülga üçüncü fıkra)
- İtiraz Komisyonu bu itirazları en geç 7 gün içinde karara bağlamak mecburiyetindedir.
- İtirazında tamamen veya kısmen haksız çıkan borçludan, hakkındaki itirazın reddolunduğu miktardaki amme alacağı %10 zamla tahsil edilir.
- İtiraz komisyonlarının bu konudaki kararları kesindir.
- Borcun tamamına bu madde gereğince vakı itirazların tamamen veya kısmen reddi halinde, borçlu ret kararının kendisine tebliği tarihinden itibaren15 gün içinde mal bildiriminde bulunmak mecburiyetindedir.
- Borcun bir kısmına karşı bu madde gereğince vakı itirazlar mal bildiriminde bulunma müddetini uzatamaz.”
Bir kısmı hocalarımızın adıyla yayınlanan bir kısmı özel kurumlar tarafından yayınlanan piyasadaki kanun kitaplarını da kontrol ettim, hepsinde madde aynı. Anayasa Mahkemesi bile kararında maddeyi yayınlarken bu değişikliği dikkate almıyor ( E.2009/83 K.2011/29).
Maddeye göre ödeme emrine itiraz edilebilir. İtiraz da İtiraz Komisyonu'na yapılır. Tam bir komedi. Bundan tam 36 sene önce 6.1.1982 tarihinde kabul edilen 2576 sayılı Kanun'la bu tabirlerin anlamları değişti. İtiraz Komisyonu ibaresi Vergi Mahkemesi olarak değişti. İtiraz deyimi Vergi Mahkemesi'nde dava açılması olarak değişti. Ancak yayınlanan kanunların hiç birinde bu değişikliği görmek mümkün değil.
Ne diyor kanun maddesi, “İtiraz komisyonu bu itirazları en geç 7 gün içinde karara bağlamak mecburiyetindedir.” Değişikliği biz işleyelim. “Vergi mahkemeleri bu davaları en geç 7 gün içinde karara bağlamak mecburiyetindedir.”
Şimdi soralım. Acaba bir Vergi Mahkemesi, ödeme emri aleyhine açılmış bir davayı 7 gün içinde sonuçlandırabilir mi? Cevabı verelim. Hukuken sonuçlandıramaz. Çünkü mahkeme, İdari Yargılama Usulü Kanunu'na göre dava dilekçesini davalı idareye tebliğ edecektir. İdarenin 30 gün cevap süresi vardır. Mahkeme bu süreyi beklemek zorundadır. Peki 6183 sayılı Kanun'un 7 günlük süresi ne oldu?
Ne diyor 58. madde; “İtirazın şekli, incelenmesi ve itiraz incelemelerinin iadesi hususlarında Vergi Usul Kanunu hükümleri tatbik olunur.” İbare ve anlam değişikliklerini biz işleyelim; “Davanın şekli, incelenmesi ve davaya ilişkin iade hususlarında Vergi Usul Kanunu hükümleri tatbik olunur”.
Şimdi soralım? Davada uygulanacağı söylenen Vergi Usul Kanunu hükümleri nerededir. Yoktur. Çünkü bu hükümler (VUK md. 379 – 412), 36 yıl önce 2577 sayılı Kanun'la yürürlükten kaldırılmıştır. Bu konudaki davalarda 36 yıldır diğer kanunlar gereği İdari Yargılama Usulü Kanunu hükümleri uygulanmaktadır.
Maddeye göre, “İtiraz komisyonlarının (yani vergi mahmelerinin) bu konudaki kararları kesindir.” Kesin midir? Hayır değildir. Tutarı 5.000 Lirayı geçiyorsa, İstinaf Mahkemeleri'ne başvurulabilir.
Maddeyi okuyan birisi, ödeme emrine itiraz etmek için İtiraz Komisyonu'nu arasa ne olacak? Geçen gün uğradığım bir vergi dairesinde memurun birine “Vergiler İtiraz Komisyonu nerede, dilekçe vereceğim” dedim. “İlk defa sizden duyuyorum, yok öyle bir komisyon dedi” Maddeyi gösterdim, “ilk defa duyuyorum, müdür muavinine bir sorun” dedi. Gencecik, pırıl pırıl bir memur. Yaşı bile bilmeye müsait değil.
Merak ediyorum, Maliye Bakanlığı'nda, vazgeçtim, Gelir İdaresi Başkanlığı'nda 36 yıldır bu maddeyi okuyup da, bu komediyi düzeltelim diyen çıkmaz mı? Bunca Torba Kanun çıkıyor. Bir madde ile konu yeniden düzenlenemez mi?
Şimdi diyeceksiniz ki, yürürlükten kaldırılmış defterleri tutmayanlara ceza öngören Vergi Usul Kanunu hükümleri dururken bu maddeye sıra nereden gelecek. Sizde haklısınız.
Kanunlarımızda uygulanma olanağı bulunmayan hükümleri tutmak, hukuka saygı kadar, devlet otoritesini de zedeler ve giderek kanunların saygınlığı ortada kalkar.
“Vergi kanunlarını yeniden yazmak gerekir” diyen Maliye Bakanı, yerden göğe haklı.
(Kaynak: Dünya Gazetesi | 30.01.2018)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.