Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesi gereği olarak vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin, gerçek mahiyeti esastır. Bu bağlamda yasal düzenleme gereği “vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti her türlü delille ispatlanabilir.” Ancak vergiyi doğuran olayla ilgisi veya bağlantısı bulunmayan tanık ifadesi ispatlama vasıtası olarak kullanılamaz.
Vergisel açıdan “düzenledikleri veya kullandıkları belgelerin sahteliğine veya içeriği itibarıyla yanıltıcı olduğuna dair inceleme veya idari araştırma aşamasında vergi mükellefine söz konusu belgelerin gerçekçiliğine daha açıkçası doğruluğuna yönelik deliller ileri sürme imkanı verilmektedir. Bir başka açıdan haklarında konuya ilişkin olumsuz rapor ve/veya olumsuz tespit bulunmamakla birlikte mal veya hizmet satın aldıkları mükellefler hakkında olumsuz rapor veya olumsuz tespit bulunan mükelleflere de bu durumlarının doğru olmadığını kanıtlama imkanı sağlanmıştır. Bu aşamada da haklarında işlem yapılan mükellefler varsa ellerindeki delil ve araştırmaya konu iş, işlem ve belgelerle bir yazı (dilekçe) ile birlikte yazılı olarak idari makamlara başvurma hakkına sahiptirler. Haklarında konuya ilişkin işlem yapılanlar ellerindeki belgelerle incelemeye başlanmadan önce de idareye (bağlı bulunduğu vergi dairesine) başvurabilirler.
Dolayısıyla idare tarafından sahte veya yanıltıcı işlem yaptığı yönünde bulgular bulunan bir mükellefin gerçek nitelikte bir işleme dayandırdığı ve dayandığı işlemi mahiyet ve miktar itibarıyla doğru olarak yansıttığı işlemin tarafları, ilgilileri veya mükellefler tarafından delil serbestisi kapsamında iddia ve ispatı mümkündür. Bu aşamada da işlemin tarafları, ilgililer ve mükellefler delillerini işlem ve belge ile ilgili olmak koşuluyla yazı ile ileri sürebilirler. Ancak işlem ve belgeyle ilgili olmayan iddia ve deliller dikkate alınmaz.
Konuya ilişkin olarak ileri sürülen iddia ve deliller, inceleme elemanı veya idare tarafından karşı delillerle çürütülmek suretiyle belgenin sahte veya yanıltıcı olduğu ispatlanabilir. Bu durumda ileri sürülen delillerin ele alınarak inceleme raporunda veya dayanak bir yazı ile çürütüldüğü karşı delillerle açıklanarak mükellef veya ilgili özel esaslara alınmaktadır.
Sınırlayıcı olmamak kaydıyla belgenin geçerliliğini ve doğruluğunu kanıtlamada aşağıdaki deliller kullanılabilmektedir.
Şöyle ki;
Uygulamada bazı hallerde ticari işletmede çalışan personelin davranışlarından kaynaklanan ve vergi hukuku açısından uyuşmazlık konusu olan olaylarla karşılaşmak mümkündür. Dolayısıyla mükelleflerin ve mükellef adına işlem yapanların “basiretli bir tacir” gibi davranmaları ve olması muhtemel uyuşmazlık konusu niteliğinde ve / veyahut da mükellefi zor durumda bırakacak davranış ve ihmalkarlıklardan kaçınmaları gerekmektedir. Bu konuda gerekli özeni gösterme yükümlülüğü mükellefin bizzat kendisine veya adına hareket edenlere düşmektedir.
(Kaynak: İto | 08.11.2017)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.