2016 yılı Ocak-Haziran döneminde 1.1 milyar TL fazla veren bütçe, 2017 yılı Ocak-Haziran döneminde 25.2 milyar TL açık vermiştir.
2016 yılı Ocak-Haziran döneminde 27.5 milyar TL faiz dışı fazla verilmiş iken, 2017 yılı Ocak-Haziran döneminde 1.8 milyar TL faiz dışı fazla verilmiştir.
2017 yılı Ocak-Haziran döneminde bütçe gelirleri bir önceki yılın aynı dönemine göre, yüzde 8.8 oranında artarak 299.2 milyar TL olmuştur. Bütçe giderleri ise, yüzde 18.5 oranında artarak 324.4 milyar TL olarak gerçekleşmiştir.
2017 yılı Ocak-Haziran döneminde vergi gelirleri geçen yılın aynı dönemine göre, yüzde 13,6 oranında artarak 246.1 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. Faiz hariç bütçe giderleri ise yüzde 20.2 oranında artarak 297.4 milyar TL olmuştur.
HASAR TESPİTİ YAPALIM
Bütçe 2016 yılı Ocak Haziran döneminde 1.1 milyar TL fazla vermiş iken, 2017 yılı Ocak-Haziran döneminde 25.2 milyar TL açık vermiştir. Bu demektir ki; bu yılın ilk altı ayında geçen yılın ilk altı ayına göre, bütçe performansı (25.2 milyar TL+1.1 milyar TL = ) 26.3 milyar TL bozulmuştur.
Bütçedeki performans düşüklüğü sadece bütçe açığı ile kalmamış, faiz dışı fazla kaleminde de büyük bir performans kaybı yaşanmıştır. Buna göre, bütçede 2016 yılı Ocak-Haziran döneminde 27.5 milyar TL faiz dışı fazla verilmiş iken, 2017 yılı Ocak-Haziran döneminde 1.8 milyar TL faiz dışı fazla verilmiştir. Yani faiz dışı dengede (27.5 milyar TL – 1.8 milyar TL =) 25.7 milyar TL'lik performans kaybı meydana gelmiştir. Bir ülkede faiz dışı fazla var ise; bütçe gelirleri faiz dışı giderleri karşılayabilmekte ve faiz ödemeleri için de bir miktar fazla elde edilebilmektedir. Bu şu demektir; ülkenin borçlanma ihtiyacı faiz dışı fazla kadar düşecektir.
Türkiye borçlarını daha da artırmamak ve borç anaparalarını döndürebilmek için, faiz dışı fazla vermek zorundadır.
Sonuç olarak; geçen yılın ilk 6 ayı ile bu yılın ilk 6 ayı bütçe sonuçlarını karşılaştırdığımızda, bütçe açığı nedeniyle performans kaybı 26.3 milyar TL ve faiz dışı fazla kaleminin azalması nedeniyle de 25.7 milyar TL'lik performans kaybı ile birlikte, bütçenin toplam performans kaybı 52 milyar TL olmuştur. Bu rakam oldukça ciddi ve yüksek bir rakamdır.
İÇ BORÇ ÇEVİRME PROBLEMİ İLE KARŞILAŞMA İHTİMALİMİZ YÜKSEK
Türkiye'nin 2016 yılının ilk altı ayında yüzde 87 olan iç borç çevirme oranı, 2017 yılının ilk altı ayında yüzde 114.3'e yükselmiştir.
Bu oranlar; Türkiye'nin 2016 yılının ilk altı ayında ödediği borçtan daha az piyasadan yeni borçlanma yaptığını, 2017 yılının ilk altı ayında ise ödediği borçtan daha fazla piyasadan yeni borç aldığını göstermektedir. Bu durum ülkemizde faizlerin yükselmesine ve özel sektörün daha az borçlanıp, daha az yatırım yapmasına neden olmaktadır.
Bütçedeki performans kayıpları, Türkiye'nin iç borcunu çevirememe riskini de beraberinde getirmiştir.
SONUÇ FELAKET OLABİLİR
Yukarıdaki tablo; arabanın 250 kilometre hızla ve frenleri boşalmış şekilde duvara doğru ilerlediğinin bir göstergesidir.
Bütçede gelirleri artırmak, vergi gelirlerini artırmak dışında pek mümkün olmadığına göre; ya borçlanacağız ya da daha çok tasarruf edeceğiz. Referandum süreci ve kamudaki savurganlık, hep övündüğümüz bütçe disiplinini paramparça etti. Bütçedeki bozulmanın etkileri çok ciddiye alınmak zorundadır. İç borcunu çevirme konusunda sorun yaşayan bir ülke, dış kaynak da bulamayacaktır.
Siyasi iktidarın, kamu kurumları ile ilgili tasarruf tedbirlerini bir an önce başlatmasında sayısız yarar vardır.
Kamudaki savurganlığın ve referandumun faturasını, zam ve vergi artışı olarak yine vatandaş ödememelidir.
(Kaynak: Sözcü | 22.07.2017)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.