Geçen pazar günü halkoylaması yapılarak yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi halkın yüzde 51.4’ünün kabul oyuyla vize almış oldu. Şimdi artık yeniden ekonomiyi ayağa kaldırma, sanayiciyi ve yatırımcıyı yeni projelerle buluşturma, vizyoner projeler geliştirerek ülkeye hizmet etme vakti geldi. İşsizliğin düşürülmesi, istikrar ve güven ortamının gençlerimize iş ve aş kapısı olması için bürokrasinin azaltılması, sanayiciler üzerindeki mali yüklerin düşürülmesi, yerel yönetimlerin sanayiciyi ve yatırımcıyı bezdiren uygulamalarının sonlandırılması gerekiyor. Referandum/Halkoylaması nedeniyle ertelenen projelerin güven ve istikrar ortamında hayata geçirilmesiyle birlikte yüzbinlerce işçi kardeşimize iş ve ekmek kapısı açılmış olacak.
İktidarıyla, muhalefetiyle el ele verilmesi ve farklılıklarımız zenginliğimizdir düsturuyla yeni bir başlangıç yapılması gerekiyor. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakanımız Binali Yıldırım referandumun sonuçlarının belli olmasının hemen akabinde tüm kesimleri kucaklayan mesajlar vermesi de bu anlamda çok önemli oldu.
İTO bünyesinde oluşturulan İş Kanunu Çalışma Grubu, iş hayatında yaşanan sorunları ve bu sorunlara çözüm önerilerini ele alan çok önemli bir rapor hazırladı. İşte referandum nedeniyle basında yeterince yer bulamadığını düşündüğüm İTO'nun Çalışma Hayatı Raporunu yeniden gündeme getirmenin gerekli olduğunu düşünüyorum.
İTO'nun 13 Nisan günü Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu'nun katılımıyla gerçekleştirilen nisan ayı meclis toplantısında konuşan İTO Başkanı İbrahim Çağlar "Reel sektörün önünü açacak en büyük reform Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçiş olacaktır” demek suretiyle yeni dönemde ekonomik yatırımların ve istihdamın artacağını öngörmesinin önemli olduğunu düşünüyorum.
Acil çözüm bekleyen konular
İş dünyası ve çalışma hayatına etki eden unsurlar dikkate alınarak belirlenen sorunların ve öneriler özetle;
- Ücretten alınan vergi ve SGK prim oranlarının indirilmesi,
- Bireysel hesaba dayalı kıdem tazminatı fonu kurulmasına yönelik çalışmaların bir an önce sonuçlandırılarak uygulamaya konulması,
- İş mahkemelerinde açılan davalara ilişkin zamanaşımı sürelerinin kısaltılması,
- İşyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanlarının çalışma sürelerinin artırılmış olmasının, maliyetleri olumsuz yönde etkilemesi,
- Özel sektör işverenlerinin kreş açma yükümlülüğü,
- 10 işçiden az çalışanı olan işyerleri için uygulanmaya devam edilen, SGK eksik gün bildirim yükümlülüğü,
- İş Mevzuatı ve Türkiye İş Kurumu Mevzuatı uyarınca uygulanan idari para cezalarına itiraz mekanizmasının sağlıklı işlememesi ve yargı yolunun tıkanması,
- SGK sigorta prim teşvikleri ve vergi teşviklerinden yararlanma koşullarında karşılaşılan güçlükler ve bürokratik işlemlerin fazlalığı,
- Raporlu işçilerin SGK’ ya bildirilmesine yönelik SGK ‘çalışamazlık kaydı’ uygulaması kapsamında; işverenlere, haberdar olmadıkları istirahat raporlarından dolayı idari para cezası uygulanması,
- Sıkıyönetim döneminde çıkartılmış olan 1774 sayılı Kimlik Bildirim Kanunu’nun işverenler üzerinde gereksiz bir bürokrasi yaratması,
- İş Kanununa İlişkin Fazla Çalışma Ve Fazla Sürelerle Çalışma Yönetmeliği gereği çalışanlardan her yıl fazla çalışmaya ilişkin onay alınması,
gibi önemli sorunları ve çözümlerini çok kapsamlı bir şekilde ele almış. İş dünyasının beklentilerinin karşılanması, istihdam önündeki bürokrasinin anlamsız uygulamalarının bir an önce kaldırılması için hem Maliye Bakanımız Naci Ağbal’a ve hem de Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız Dr. Mehmet Müezzinoğlu’na büyük sorumluluklar düşüyor. İTO’nun bu naporunda önerilen;
- Ücretten kesilen vergiler ve SGK primlerinin işçi ve işveren payı toplamı, net ücrete oranlandığında oldukça yüksek tutardadır. Ücretler üzerindeki vergi ve sigorta primi maliyetlerinin düşürülmesi gerekir.
- Ücret üzerinden damga vergisi alınmamalıdır.
- İşverenlerce çalışanlara yapılan ayni yardımların vergiden muaf tutulması sağlanmalıdır.
- Sendikalı, Toplu İş Sözleşmeli işyerlerinde SGK işveren payından ilave yüzde 1-2 oranında sendikal indirim sağlanmalıdır.
- İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliği’nin 12. maddesinin 5. ve 6. fıkralarında yer alan OSGB’ler komşu il dışındaki illere hizmet verememesi kuralı kaldırılarak OSGB’lerin her yerde hizmet verebilmesi sağlanmalıdır.
- 1 Temmuz 2017 tarihinde yürürlüğe girecek olan 50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi çalıştırılması yükümlülüğü en az 2 (iki) yıl ertelenmelidir.
- 20’den az işçisi olan az tehlikeli sınıftaki işyerleri için iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi çalıştırılması yükümlülüğü 6331 sayılı kanundan tamamen kaldırılmalıdır.
Taleplerinin en kısa zamanda hızlıca ele alınması gerektiğini düşünüyorum.
Bir sonraki yazımda da İTO’nun Kıdem Tazminatı Fonu önerisini ele alacağım
(Kaynak: Star Gazetesi | 20.04.2017)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.