Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5’inci maddesinde Kurumlar Vergisi’nden müstesna (bağışık) tutulan kazançlar Türkiye’de iç hukuka göre kurulu kurumlara olan ortaklıklardan elde edilen kazançlar ile kanuni ve iş merkezleri, Türkiye’de bulunmayan kurumlardan elde edilenler için ayrı ayrı belirlenmiş bulunmaktadır. Şöyle ki, iç bünyede;
Kurumlar Vergisi’nden müstesnadır.
Ancak diğer fon ve yatırım ortaklıklarının katılma payları ve hisse senetlerinden elde ettikleri kâr payları bu istisnadan yararlanamamaktadır.
Mevcut düzenlemeler çerçevesinde kâra katılma imkanı veren kurucu senetler ile diğer intifa senetlerinden elde edilen kâr payları için iştirak kazancı istisnasından yararlanmak mümkündür.
İştirak kazancı istisnası vergilemede mükerrerliğin önlenmesi amacıyla uygulanmaktadır. Bu bağlamda da istisnaya konu kazanç elde edildiği yıl ilk kurumda vergiye tabi tutulduğundan, daha sonra söz konusu kazancın kâr dağıtımı yoluyla iştirak eden kuruma aktarılmasından sonra tekrar vergilendirilmesi bu düzenleme ile önlenmiştir.
Kanuni ve iş merkezi yabancı ülkelerde bulunan anonim ve limited şirket niteliğindeki şirketlerin sermayesine iştirak eden kurumların, bu iştiraklerinden elde ettikleri kazançların Kurumlar Vergisi’nden bağışık tutulması ise aşağıdaki düzenlemeler çerçevesinde olmaktadır.
Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5/1-b maddesi uyarınca;
Rüçhan hakkı kullanılmak suretiyle veya yurtdışı iştirakin iç kaynaklarından yapılan sermaye artırımları nedeniyle elde edilen iştirak payları için sahip olunan eski iştirak paylarının elde edilme tarihi esas alınmaktadır.
Ancak yurtdışındaki inşaat, onarım, montaj işleri ve teknik hizmetlerin yapılabilmesi için ilgili ülke mevzuatına göre ayrı bir şirket kurulmasının zorunlu olduğu durumlarda, söz konusu şirketin özel amaç için kurulduğunun ana sözleşmelerinde belirtilmesi ve fiilen bu amaç dışında faaliyetinin bulunmaması koşuluyla, söz konusu şirketlere iştirak edilmesinden elde edilen kazançlar için yukarıda belirtilen koşullar aranmamaktadır.
Diğer yandan uygulama açısından yukarıdaki özellikler çerçevesinde vergi yükü, kanuni veya iş merkezlerinin bulunduğu ülkede ilgili dönemde tahakkuk eden ve kâr payı dağıtımına kaynak olan kazançlar üzerinden ödenen vergiler dahil olmak üzere toplam Gelir ve Kurumlar Vergisi benzeri verginin, bu dönemde elde edilen toplam dağıtılabilir kurum kazancı ile tahakkuk eden Gelir ve Kurumlar Vergisi toplamına oranlanması suretiyle tespit edilmektedir.
(Kaynak: ito | 04.04.2017)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.