İşe iade davaları çoğunlukla çalışan tarafından kazanılıyor. Bu noktada işçinin de patronun da bilmesi gereken noktalar var. En önemlisi, ‘işçinin savunması’ konusu. İşveren, savunma almadan çalışanı kovamaz.
İş Kanunu’nda işçinin korunmasına ilişkin pek çok düzenleme var. Bu yüzden işverenler zaman zaman “Haklı da olsam iş mahkemelerini işçi kazanıyor” düşüncesine kapılırlar. İş Mahkemeleri işçinin korunması ilkesini gözetir. Ancak çoğu kez işverenlerin davayı kaybetme nedeni bu ilke değildir. İşverenler uygulamada bazı noktaları atlarlar ve bu nedenle davaları kaybederler. Atlanılan noktalardan bir tanesi de ‘işçinin savunması’ konusudur.
HANGİ ÇALIŞANIN GÜVENCESİ BULUNUYOR
Kanuna göre 30 ve daha fazla işçinin çalıştığı işyerlerinde en az 6 aylık kıdemi olan işçiler iş güvencesi kapsamında. İşten çıkarmalar geçerli bir nedene dayanmak zorunda. Aksi takdirde çalışan, işe iade davasını kazanıp işine geri döner. İade davasını kazanan işçiyi işe başlatmayan işveren, yüklü bir tazminat ödemek zorunda kalır. İş güvencesi kapsamındaki işçiyi işten çıkartan işveren, eğer şekil şartlarına uymazsa haklı olsa bile davayı kaybedebilir. İş güvencesi kapsamındaki işçisini işten çıkartacak işveren, fesih bildirimini yazılı olarak yapmalıdır. İşveren, işten çıkartacağı işçisine, “Yarın işe gelme” derse, işe iade davasını baştan kaybedebilir. İşveren işçiye hangi nedenle işten çıkartıldığını anlatan bir tutanak vermeli ve işçiden bu tutanağı teslim aldığına dair imza almalı. Eğer fesih bildirimini yazılı yapmamışsa fesih yaptığını ispatlayamayabilir ve bu da işveren aleyhine olur.
SAVUNMASI ALINMALIDIR
Hukukun genel esaslarından bir tanesi savunma hakkıdır. İş Hukukunda bu esasın yansıması, iş sözleşmesinin feshinde işçinin savunmasının alınmasıdır. İşçinin iş sözleşmesini, işçinin davranışı veya verimi ile ilgili bir nedenle feshedecek işverenin, işçinin savunmasını alması gerekiyor. Eğer işveren bu durumda işçinin savunmasını almazsa, fesih nedeni haklı bile olsa davayı daha en başından kaybeder.
Savunma vermeyenin durumu
İşveren, sözleşmeyi davranış veya verim gibi nedenlerle feshederken savunma ister ancak işçi vermezse, işçinin kendisini savunmaktan vazgeçtiği anlaşılır. İşveren, savunma davet yazısında bu durumu da ifade etmeli ve vermemesi halinde savunma vermekten vazgeçmiş sayılacağını hatırlatmalı.
Haklı nedenle fesihte savunma şart değil
İşveren eğer iş güvencesi kapsamındaki işçisini, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller nedeniyle işten çıkartmışsa, işçinin savunmasını almak zorunda değil. Ancak yine de, mahkemede feshin bu nedenle yapıldığının ispatlanabilmesi açısından işçinin savunmasının alınması işverenin elini güçlendirir. Diğer yandan hukukun en genel esasının yerine getirilmesi adına da işçinin bu durumda bile savunmasının alınması yerinde olur.
İşçiye savunma için belli süre tanınmalı
İşveren işçinin iş sözleşmesini feshederken işçiden savunma istemeli ve işçiye kendisini savunması için makul bir süre vermeli. İşçinin savunmasını isteyen fakat kendisine savunma yapmak için yeterli bir süre vermeyen işverenin işçinin savunmasını aldığına hükmedilmez. İşçinin savunmasını vermesi gereken makul süre, fesih nedenine göre değişir.
Mutlaka tutanak tutulmalı
İşveren işçinin savunmasını almak ister ancak işçi savunmaya davet yazısını almaz veya belirtilen tarihte hazır bulunmazsa, işveren bu durumu tutanakla kayıt altına almalı. İşçinin, savunmaya gelmediği mutlaka ispat edilmek zorunda. Bu nedenle gerekirse noter kanalıyla savunmaya davet yazısı gönderilmeli ve işçinin bu yazıyı almasına rağmen savunma vermediği tutanakla kayıt altında tutulmalı.
(Kaynak: Akşam Gazetesi | 13.07.2016)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.