Daha önce 64. Hükümet Proğramı ve Eylem Planı’nda Bireysel Emeklilik Sistemi’ne (BES) otomatik katılım ile ilgili pilot çalışma yapılacağı ve pilot çalışma sonuçları esas alınarak bireysel emeklilik sistemine otomatik katılımın genele yayınlaştırılacağı" belirtilmişti.
Yeni kurulan 65. Hükümet Proğramı’nda da, aynı şekilde “Bireysel Emeklilik Sistemi’ne otomatik katılımın pilot çalışma sonuçlarına göre genele yaygınlaştırılacağı ve tamamlayıcı emekliliğe yönelik tasarrufların destekleneceği belirtilmiştir.
Yeni hükümette de Başbakan Yardımcısı olarak görev alan Mehmet Şimşek tarafından kamu oyuna yapılan açıklamalarda da işyeri bazlı özel emeklilik planlarına yönelik bir uygulama olan BES'te otomatik katılım için pilot çalışmaların tamamlanarak, mevzuat düzenlemelerinde son aşamaya geldiğini ve Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nda (EKK) yapılacak değerlendirmenin ardından taslağın en kısa sürede Meclis'e sunulacağı belirtilmiştir.
Bireysel Emeklilik Sistemi'nde mevcut durum
Bilindiği üzere, şuanda BES sistemine katılım isteğe bağlı olarak işlemekte ve isteyen işverenler de çalışanlarına ek menfaat olarak BES katkı payı ödebilmektedir.
Devlet katkısı uygulamasının da etkisiyle aşağıda da görüleceği üzere bugün BES katılımcı sayısı ve fon tutarı önemli seviyelere ulaşmıştır.
catsbbbffbfbbf.jpg
Zorunlu BES’le ne amaçlanıyor?
Getirilmek istenen otomatik katılım sistemi ile esas olarak tasarruf oranının artırılması amaçlanmaktadır.
Zira, Türkiye’nin en önemli sorunları arasında yatırımların ve tasarrufların düşüklüğü gelmektedir. Yapılan araştırmalara göre gelişmekte olan ülke ekonomilerinin yatırım/GSYH oranı yüzde 32 civarında iken, Türkiye’nin yatırım/GSYH oranı yüzde 20’ler civarında kalmıştır.
Yine, gelişmekte olan ülkelerin tasarruf/GSYH oranı ortalaması yaklaşık yüzde 35 civarında iken, Türkiye’nin tasarruflar/GSYH oranı yüzde 14 dolayındadır.
Dolayısıyla, bireysel emeklilik sistemine zorunlu katılımla yukarıda belirtilen tasarruf ve yatırım oranlarının artırılması amaçlanmaktadır.
Bunun dışında, kamuoyu ile pek paylaşılmasa da bireysel emeklilik sistemine zorunlu katılımla SGK emekli aylıklarındaki düşmenin telafi edilmesi de amaçlanmaktadır.
Zira, 2008/Ekim ayında sosyal güvenlik reformu ile yapılan yasal düzenlemeler sonucunda hem aylık bağlama oranının, hem de prime esas kazançların güncellenmesinde kullanılan güncelleme katsayısının düşürülmesi nedeniyle, SGK tarafından bağlanan emekli aylıkları her geçen yıl düşmektedir.
Bu çerçevede, şuanda kamuoyu tarafından SGK’nın bağladığı emekli aylıklarının yetersiz olduğu belirtilerek eleştirilmekte ise de, 2035-2040’lı yıllara gelindiğinde SGK’nın çok daha düşük emekli aylığı gerçeği ile karşı karşıya kalacaklardır.
Dolayısıyla, bireysel emeklilik sistemine zorunlu katılımla kişilerin kendileri tarafından da aktif çalışma döneminde zorunlu olarak BES ödemesi yaparak ve buradan da ikinci bir aylık almalarının sağlanması suretiyle ileride karşı karşıya kalacakları SGK emekli aylığı düşüklüğünün telafi edilmesi de amaçlanmaktadır.
Pilot çalışma sonuçları ve beklentiler
Otomatik katılım uygulamalarının, çalışanların katılımı üzerindeki etkilerini görebilmek amacıyla 2014 yılında bir pilot çalışma yapılmıştır. Pilot çalışmaya 604 çalışan katılmış ve bu kişilere 60 gün içinde de sistemden ayrılma imkanı verilmiştir. Bu süre sonunda 604 çalışandan yalnızca 4'ünün ayrılma hakkını kullandığı, çalışanların yüzde 99’unun ise sistemde kalmayı tercih ettiği görülmüştür. Şuanda toplam ücretli çalışan sayısı yaklaşık 18 milyon olup, zorunlu bireysel emeklilik sistemi kapsamına 45 yaş altındaki kişilerin dahil edildiği varsayıldığında yaklaşık 13 milyon kişilik bir toplam katılımcı havuzunun mevcut olduğu öngörülmektedir. 13 milyonluk havuzdan kaç kişinin, ne kadar süreyle sistemde kalmaya devam edeceği, sistemin kurgusuna bağlı olmakla birlikte, değişik senaryoların ortalaması dikkate alındığında, sistemin başlangıcından sonraki 10 yıllık süre zarfında toplamda 100 milyar liranın üzerinde bir ek tasarrufun ülke ekonomisine kazandırılacağı öngörülmektedir.
Sistem nasıl işleyecek?
Getirilmek istenen düzenleme ile ilgili henüz kamuoyu ile paylaşılmış resmi bir taslak bulunmamakla birlikte yetkililer tarafından yapılan açıklamalara göre;
- Öncelikle otomatik katılım sistemi tüm çalışanları kapsamayacaktır. İşe yeni başlayan veya işten ayrılıp tekrar çalışmaya başlayanlar sisteme girecektir.
- İşverenler sisteme katkı payı ödemeyecektir.
- Çalışanların ücretlerinden aylık 100 TL katkı payı kesintisi yapılması planlanmaktadır.
- Aylık katkı payları işverenler tarafından çalışanın maaşından kesilecektir.
- İlk aşamada Türkiye genelinde 50 ve üzeri çalışanı olan şirketlerin sisteme alınması planlanmaktadır.
- Otomatik katılımda yaş sınırı olacaktır. İlk etapta 45 yaşın altındaki yeni çalışanlar için otomatik BES sistemi geçerli olacak.
- Çalışanların belli süre (6 ay) sistemde kalması zorunlu tutulacak. Bu süre sonrasında ise çalışanların sistemde biriken paralarını alıp çıkabilme hakları olacak.
- Hangi oranda olacağı netleşmemiş ise de muhtemelen şuandaki devlet katkısına (%25) yakın oranda bir devlet katkısı olacak.
- Sisteme ödenen katkı payları ve bunların getirileri, aynı BES'te olduğu gibi kişilerin kendi adlarına açılan bireysel hesaplarda tutulacak.
- Otomatik BES için kesilen paralar standart fonlarda, yani sadece risksiz yatırım araçlarında değerlendirilecektir.
(Kaynak: Dünya Gazetesi | 03.06.2016)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.