Yatırım indiriminde son durum
Yatırım indirimi istisnası kaldırılalı yaklaşık on yıl oldu. Kazanılmış hakların korunması çerçevesinde, daha önce başlayan yatırımlar için geçici düzenlemeler çerçevesinde istisna halen devam ediyor.
Gelir İdaresinin internet sitesinde yer alan verilere bakarsak, daha yararlanılacak oldukça büyük bir yatırım indirimi stoku var. Dolayısıyla, yatırım indirimi mevzuatını uygulamaya ve izlemeye bir süre daha devam edeceğiz anlaşılan.
Yatırım indirimi istisnasının sağladığı vergi avantajı
Yatırım indirimi istisnası, iki farklı mevzuat çerçevesinde uygulanıyor. Gelir Vergisi Kanunu’nun mülga ek 1-6 maddeleri kapsamında yapılan yatırım harcamaları için yararlanılan istisna tutarı üzerinden, kazanç dağıtılsın dağıtılmasın stopaj yapılıyor. Stopaj, kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği aya ilişkin muhtasar beyannameyle beyan ediliyor ve vergi izleyen ay ödeniyor. Mevcut yatırım indirimi stokunun ayrıntısına baktığımızda, tutarın büyük bir bölümünün dağıtılsın dağıtılmasın stopaja tabi istisna tutarından geldiğini görüyoruz. Bu tutar %19,80 oranında vergiye tabi. Kurumlar vergisi oranının %20 olması nedeniyle, istisnadan yararlanmanın avantajı ancak % 0,20 kadar. İstisnanın geçici vergide de dikkate alınması ancak stopajın izleyen yılda ödenmesi nedeniyle, istisnadan yararlanmak finansal açıdan bir miktar avantaj sağlayabiliyor. Ancak yine de istisnadan vazgeçmenin önemli bir maliyetinin olmadığı söylenebilir.
Gelir Vergisi Kanunu’nun mülga mükerrer 19. maddesi kapsamında yapılan yatırım harcamaları için istisnadan yararlananlar, kazanç dağıtılmadığı sürece vergi ödemiyorlar. İstisna kazanç dağıtıldığında kâr payı stopajı yapılıyor. Stopajın oranı halen % 15. Kâr dağıtımının yapıldığı aya ilişkin muhtasar beyannameyle beyan ediliyor ve izleyen ay ödeniyor.
Mevcut indirim stokunun küçük ancak ihmal edilmeyecek bir bölümü, bu gruptan geliyor. Hem stopajın dağıtıma bağlı olarak yapılması, hem de oranın daha düşük olması nedeniyle, bu grup istisna yatırımcıya önemli bir avantaj sağlamaya devam ediyor.
Kazanç olmasına rağmen yatırım indirimi uygulamasından yararlanılmazsa ne olur?
İlgili yıl kazancı indirime imkân verdiği halde yatırım indiriminden yararlanılmaması halinde, yararlanılmayan indirim tutarının daha sonraki dönemlere ait kazançlardan indirilmesi olanaksız. Bu konu açık. Yeterli kazanç olmasına rağmen indirimden yararlanılmazsa, sonradan beyanname düzeltilerek ödenen vergi iade alınabilir mi sorusunun cevabı ise bu ölçüde açık değil. Maliye Bakanlığı'nca 1995 yılında yayımlanan 187 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği'nde bu soruya olumlu cevap verilmiş. Tebliğde yatırım indirimi ile belirli bir tutarda kazancın vergiden istisna edildiği, istisna kazanç üzerinden vergi alınmasının ise vergi hatası niteliğinde olduğu ve düzeltme konusu yapılabileceği belirtilmiş.
Daha sonra verilen çeşitli özelgelerde de aynı görüşün tekrarlandığı görülüyor.
Tebliğde yapılan açıklama böyle ama geçmişte düzeltme talebinin kabul edilmediği durumlar olmuş. Danıştay'ın, düzeltmeyi kabul etmeyen idari işlemi kanuna uygun bulan kararları da var.
Danıştay Dördüncü Dairesi'nce verilen 21.02.1994 tarih ve E:1992/1028 K:1994/894 sayılı kararda, yatırım indiriminden yararlanmanın beyannameye bağlı olduğu, indirim tutarı beyannamede gösterilmemişse düzeltme yoluna da gidilemeyeceği belirtilmiş. Kararın gerekçesinde;
Gelir Vergisi Kanunu’nun ek 6. maddesinin amir hükmü uyarınca, mükelleflerce istifade edilecek yatırım indirimi miktarının yıllık beyannamelerde gösterilmesinin zorunlu olduğunun belirtildiği,
Yatırım indiriminden yararlanma, istifade edilecek miktarın beyannamede gösterilmesine bağlı olduğuna göre, bu zorunluluğa uymamış olan kurumun ihtilaflı dönem beyanından her hangi bir indirim yapılması ve buna bağlı olarak da vergi iadesinin düşünülemeyeceği,
Uyuşmazlığın Vergi Usul Kanunu’nun 116, 117 ve 118. maddelerinde tanımlanan “vergi hatalarının düzeltilmesi”ne girmediğinden olay düzeltme ve şikâyet kapsamında da olmadığı,
belirtilerek düzeltme talkebini reddeden idari işlem uygun bulunmuş.
Kişisel düşüncem, ilgili yıl kazancı indirime imkân verdiği halde yatırım indiriminden yararlanılmaması halinde, yararlanılmayan indirim tutarının daha sonraki dönemlere ait kazançlardan indirilemeyeceği, ancak bu durumun Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre vergi hatası niteliğinde olduğu ve düzeltme konusu yapılabileceği şeklindedir. Ancak yatırımcının istisnadan yararlanmamayı bilinçli olarak tercih ettiği ancak tercihini daha sonradan değiştirmek istediği durumda farklı düşünülebilir.
Yatırım indirimi istisnası / İndirimli kurumlar vergisi oranı tercihi
Devreden yatırım indirimi istisnası olan bir yatırımcının, yaptığı yeni yatırımlar nedeniyle aynı zamanda indirimli kurumlar vergisi oranı uygulama olanağı olabilir.
Yararlanacakları istisna tutarı üzerinden %19,80 oranında vergi yüküne katlanacak yatırımcılar, yatırım indirimi istisnasından vazgeçip, indirimli kurumlar vergisi oranı teşvikinden yararlamayı tercih edebilirler.
Yeni yatırımdan elde edilen kazançların dışındaki diğer gelirlere de indirimli oran uygulama olanağının genişletilmesine bağlı olarak, bu tercihi muhtemelen bir çok yatırımcı yapmıştır.
Bu durumda, yatırım indirimi istisnası hakkını sonraya bırakıp, öncelikli olarak indirimli kurumlar vergisi uygulamanın mümkün olup olmadığının incelenmesi gerekiyor.
Bu konuyla birlikte, mümkün olmasına rağmen indirimli kurumlar vergisi uygulamasının yapılmaması durumunda, düzeltme hükümleri çerçevesinde uygulama yapılıp yapılamayacağına da bakmak gerek.
Bir sonraki makalede.
(Kaynak: Dünya Gazetesi | 16.09.2015)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.