7 Ağustos 2014 tarihli DÜNYA Gazetesi'nde yayımlanan “DİİB Kapsamındaki Teslimlerde İadesi Gereken KDV Tutarında Yeni Uygulama” başlıklı yazımızda; DİİB sahibi mükelleflerin, 3065 sayılı Kanun'un geçici 17'nci maddesi kapsamında temin ettikleri malzemeleri kullanarak ürettikleri malları kanunun (11/1-c) maddesi kapsamında ihraç kayıtlı teslimlerinde ya da DİİB sahibi alıcılara 3065 sayılı Kanun'un geçici 17'nci maddesi kapsamında teslimlerinde iade edilmesi gereken katma değer vergisi tutarlarına KDV Uygulama Tebliği düzenlemeleriyle sınır getirildiği ve bu kapsamda ihraç kayıtlı olarak mal teslim eden bir mükellefin iade alacağı KDV tutarının, ihraç kayıtlı teslim nedeniyle hesaplayıp tahsil etmediği KDV tutarından, bu ürün için DİİB kapsamında aldığı girdiler nedeniyle ödemediği KDV tutarı düşüldükten sonra kalan tutardan fazla olamayacağının öngörüldüğü açıklanmıştı.
Keza 16 Ekim 2014 tarihli DÜNYA Gazetesi'nde yayımlanan “Dahilde İşleme İzin Belgesi Kapsamındaki Teslimlerde İadesi Gereken KDV Tutarında Düzeltme Gerekliliği” başlıklı makalemizde de konuya ilişkin örnekler verilerek, tebliğde öngörülen düzenleme uygulanmaya kalkıldığında, normalde olması gereken matematiksel eşitliğin ortadan kalkacağı ve ortada hatalı bir önermenin olduğunun görüldüğü açıklanmış ve konunun Gelir İdaresi Başkanlığı'nca tekrar gözden geçirilmesinin ve soruna bu tebliğin uygulamaya girdiği dönemden bu yana geçerli olmak üzere çözüm arayışında bulunulmasının elzem olduğu ifade edilmişti.
Konuya ilişkin olarak, Gelir İdaresi Başkanlığı'nca Sakarya Vergi Dairesi aracılığıyla verilen Özelgenin ele alındığı ve 25 Aralık 2014 tarihli DÜNYA Gazetesi'nde yayımlanan “Dahilde İşleme İzin Belgesi Kapsamındaki Teslimlerde İadesi Gereken KDV Hakkında Maliye Bakanlığı Özelgesi” başlıklı yazımızda açıklandığı üzere özelgede özet olarak; DİİB kapsamındaki ihraç kayıtlı teslimden doğan iadelerde, iadesine izin verilmeyen kısmın, iade talep dilekçesinin verilerek iadenin talep edildiği dönemdeki KDV beyannamesinde tekrar “İndirilecek KDV” ye dahil edileceği belirtilmekteydi.
Anılan yazımızda bu husus eleştirilmiş ve bu özelgede verilen görüş doğrultusunda uygulamaya yön verilmek isteniyorsa, bu kapsamdaki mükelleflerin iade alamayacakları KDV tutarlarını ihraç kayıtlı teslimlere ilişkin ihracatlar gerçekleşinceye ve iade talep dilekçesi verilinceye kadar beklemek ve sonrasında iade alınamayan KDV tutarını tekrar İndirilecek KDV tutarı içine dahil etmek yerine, daha başlangıçta (ihraç kaydıyla teslimin yapıldığı dönem beyannamesinde), iade edilebilecek KDV tutarının mükellef tarafından yüklenime göre belirlenerek beyannameye elle girilmesini sağlayarak ya da iade edilmeyecek bu KDV tutarını tekrar “Sonraki Döneme Devreden KDV” tutarına eklemeyi sağlayarak uygulamaya yön verilmesi gerektiği; bu şekilde hareket edildiği takdirde mükelleflerle ihtilaf ortadan kaldırılabileceği gibi, sonraki dönemlerde indirim yapılabilecek KDV tutarlarının indirim konusu yapılmasında mükelleflerin zaman ve hak kaybına uğramamalarının da temin edilmiş olacağı vurgulanmıştı.
Gelir İdaresi Başkanlığı, KDV beyannamelerinin şeklini değiştirmiş ve bu durumu İnternet Vergi Dairesi'nde 03.02.2015 tarihinde yayımladığı bir “duyuru” ile duyurmuştur. Yapılan değişiklikle; Beyannamenin ihraç kayıtlı teslimlerin beyan edildiği tablosuna bir satır eklenerek “DİİB kapsamında temin edilen girdiler nedeniyle ödenmeyen KDV tutarı”nın beyannamede gösterilmesi sağlanmıştır. Keza, dönem ihraç kayıtlı teslim bedeli üzerinden hesaplanan ancak tahsil edilmeyen KDV tutarından düşülen bu tutar, aynı dönem devir KDV tutarına eklenmektedir. Böylece söz konusu tutar, ihracatın gerçekleşmesi beklenilmeden (DİİB kapsamında teslimin yapıldığı dönemde) devir KDV yoluyla tekrar indirimlere alınmış olmaktadır. Buna göre; 2015/Ocak ayından itibaren, ilgili dönemde DİİB kapsamında ihraç kaydıyla teslim edilen malların üretiminde kullanılan ve DİİB kapsamında temin edilen girdiler nedeniyle ödenmeyen vergilerin tespit edilip Beyanname üzerindeki ilgi satıra yazılması yeterli olacaktır. Dolayısıyla, ihracatın gerçekleştiği dönemde bu tür işlemler için ayrıca dilekçe verilmesine gerek kalmamıştır. (Bu beyannameleri vermesi gereken mükelleflerin güncel Beyanname Düzenleme Programı'nı "Gerekli Programlar" bölümünden indirip yeniden bilgisayarlarına kurmaları gerekmektedir.)
Yapılan bu değişiklik soruna belli bir çözüm getirmekle birlikte, bu değişiklik tebliğ bazında yapılmadığı için geniş mükellef kitlesi bu işlemden haberdar olamamıştır. kanımızca, uygulamaya bu şekilde devam edilecekse, bu uygulamanın başlangıç tarihi net olarak belirlenmeli ve geçmişte verilen beyannamelerle ilgili olarak geriye yönelik cezalı işlemler (gecikme zamları dahil) yapılmasından kaçınılarak bunlar için de bir çözüm getirilmelidir.
(Kaynak: Dünya Gazetesi | 25.02.2015)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.