Demokrasilerde bütçe yapma yetkisi, seçimle iş başına gelen hükümetlere verilmiştir. Hükümetler, halktan topladıkları paraları bütçe yoluyla yine halka harcarken, isterlerse bazı kesimlere daha fazla kaynak aktarabilir, geniş seçmen kitlelerini memnun edecek politikalara ağırlık verebilirler.
Fonun sahibi 15 milyon işçi
Ancak hükümet, bütçe yerine işçilere ait olan bir kaynağı, İşsizlik Sigortası Fonu’nu son dönemde sıklıkla kullanmaya başladı. Evet, fonda 81 milyar lira var. Ancak o para devlete değil sigortalı çalışan yaklaşık 15 milyon işçiye ait. Bu işçilerin bir kısmı ister istemez dönem içinde işini kaybedecek. İşte o zaman, çaresiz kalan vatandaş namerde muhtaç olmasın, devlete de ilave yük gelmesin diye bu fon kuruldu.
Fon, kümes mi?
Aslında hükümetin, başkasına ait bu fon kaynağıyla ilgili 12 yıldan bu yana sürüp gelen kötü bir alışkanlığı oluştu. Gider ağırlıklı bir iş yapılacağı zaman hemen gözünü çalışanların fondaki parasına dikiyor. Özellikle de geniş kitlelerin gönlünü hoş tutma, kaz gelecek yerlere tavuk gönderme fırsatçılığının depreştiği seçim dönemlerinde işsizin fonu adeta tavuk kümesi gibi görülüyor. Hükümet bütçe yerine fondan harcayınca bütçe açığı artmıyor. Bu sayede yeni borçlanma yapmak ya da ilave vergi toplamak zorunda kalınmıyor.
İki tasarı da fondan harcayacak
Önümüzde yine seçim var ve ne yazık ki çalışanların parası yine tehlikede. Hükümet Meclis’e iki yeni tasarı gönderdi. Biri iş güvenliği diğeri çocuk sayısını artırma ve kadın çalışanların izin süreleriyle ilgili. Tasarının ilkinde, iş kazalarını önlemeleri için işverenlere teşvik verilecek. İşte o teşvik bütçeden değil fondan karşılanacak. Yetmedi Karaman’daki maden kazası nedeniyle binlerce işçi maaşını alamıyor. Hükümet sosyal devlet gereği, maaşını alamayan bu işçilere 6 ay süreyle brüt asgari ücretin iki katı tutarında maaş ödeyecek. Bu para bütçeden mi karşılanacak? Hayır, tabii ki fondaki hazır para aktarılacak.
Başbakan Davutoğlu’nun müjde olarak duyurduğu ikinci tasarıya ne demeli? Çocuk doğuran çalışan kadınlara verilecek aylık 960 liralık ücretli iznin parasını da bütçe değil fon ödeyecek. Tasarılarda fona yük getiren başka maddeler de var. Hükümetler tabii ki seçim yatırımı yapabilirler. Ancak bu harcamalar bütçe yerine başkasına ait kaynaklarla yapılıyorsa orada hukuktan, adaletten, siyasi rekabetten hatta kul hakkından bahsedemeyiz. Kıdem tazminatı için kurulacak yeni fona niçin karşı çıktıklarını sorduğumuz işçi sendikaları boşuna işsizlik fonunun başına gelenleri göstermiyorlar.
Emekli olan işçiye iade
İşsiz kalan vatandaşlar maaş alabilsinler diye işsizlik sigortası başlangıçta öylesine sıkı tutuldu ki, fon 2014 yılında faizin de büyük etkisiyle yaklaşık 10 milyar lira fazla verir hale geldi. Hükümet, son 5 yılda fondan çıkan her 100 liranın 72 lirasını şu veya bu nedenle başka yerlere harcadı. İşini kaybeden işçi, yani gerçek hak sahibine maaş olarak sadece 28 lira düştü. Hükümetin sadece GAP için fondan aldığı yaklaşık 10 milyar liradan ise haber yok.
Eğer fon kaynakları gerçek amaç doğrultusunda kullanılmak isteniyorsa; işsizlik ödeneği almak kolaylaştırılabilir, işsizlik ücretleri artırılabilir, maaş alma süreleri uzatılabilir. Hatta yıllarca prim ödeyip fondan hiç para almayan çalışanlara hiç olmazsa işçi primleri emekli ikramiyesi olarak iade edilebilir. Ancak başkasının parasıyla seçim yatırımı olmaz!
(Kaynak: Bugün Gazetesi | 28.01.2015)
>> Duyurulardan haberdar olmak için E-Posta Listemize kayıt olun.
>> Uygulamalı Enflasyon Muhasebesi (171 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> SGK Teşvikleri (150 Sayfa) Ücretsiz E-Kitap: hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Apple Store 'dan hemen indir.
>> MuhasebeTR mobil uygulamasını Google Play 'den hemen indir.